bugün

büyükler zamanında demiş ki 'her millet layık olduğu şekilde yönetilir' peki yanılmışlar mı? kesinlikle yanılmamışlar.

her güne zamcıklarla uyanıyoruz ve zamcıklarla uyandığımız her gün, yeni gamcıklar ekleniyor hayatımıza. sürekli çoğalan gamlardan şikayet etmeyecek kadar gamsız olmak her millete nasip olmaz doğrusu!

ister 'eşşek olana semer vuran çok olur' de, ister 'göt nasipten çıkmışsa, yarak bağdattan gelir' de, içinde bulunduğumuz imkan ve şeraiti takrir edecek türlü türlü atasözümüz var çok şükür. zaten en çok söz konusunda şanslıyız, laf lafıgüzaf'a gelince üstümüze yoktur, varsa da amına koyarız, öyle de hırslıyız.

koca dünya üzerinde 'değişmeyen tek şey değişimin kendisidir' cümlesinin baştan sona yalan olduğu tek ülke burasıdır, zira hiçbir zaman, hiçbir şey değişmiyor ve hiçbir zaman, hiçbir şey neden değişmiyor diye, hiçbir insan hiçbir şekilde sorgulamıyor. sanırım bu 'hiçbir' konusuna hiçbiriniz itiraz etmez. * *
sonracığıma, hani bir de en belirgin yanımız -ki hepimiz zaman zaman bundan dem vururuz- 'gaza gelmek'tir.
bir milletin genetik yapısında gaza gelmek varsa; bu, o milletin başına gelmiş hem en iyi, hem de en kötü şey olabilir.

gaza gelen bir millete, gazlambalarında sidiklerini yaktırıp, beygir fışkısı ayıklatıp, süpürge tohumu yedirip, savaşlar kazanabilirsiniz.
gaza gelen bir milletin doğal gazına, allah'ın gazabından korkmadan, bıkmadan, usanmadan, biteviye basabilirsiniz. *
bu yüzden sevemedik hiçbir hükümeti, çünkü bu özelliklerimiz cezbetti her başa geçeni ve her başa geçenin üstüne attık, her başa geleni.

sözüm tbmm den dışarı;

hz ömer bile yönetse bu milleti, yine özelleştirirdi, elektriği, suyu, gazı, interneti.

velhasılı demem o ki, bir hükümetin zamcık kafalı olmasının yegane sebebi, bizzat kendi milletidir, hani şu sönmeden şafaklarda yüzen, uğruna binlerce kez ölünen şanlı alsancağın sahibi olan millet. hani şu, daha dününü, hemen bugün unutabilen ve faili meşhur cinayetlerin sorgusunu göt cebinden yere düşüren millet!

kumandası kendi elinde olan bir aletin kölesi olmuş, içinde gördüğü her yüze, her yüzsüzlüğe inanmış, kendi hayatını ordakilere özemiş, onların yalan, kendisinin gerçek olduğu gerçeğini öğrenememiş.. bir torba kömüre muhtaç edilmiş ve bunun nedenini sormamış, sorgulamamış bir millet, layıktır her cefaya ve böyle bir milleti kim yönetirse yönetsin, dalacaktır bir derin sefaya.

en pahalı ulaşım
en pahalı iletişim
en pahalı ısınma
en pahalı beslenme

en paha biçilmez memlekette, en pahalı yaşayan, en fakir millet!

statlarda toplanıp birbirinin anasına sövmek yerine, sokaklara dökülüp ekmeğinin hesabını sorsaydı eğer,
ırzına geçenlerin eşkallerini tarif etmek yerine, ırzına sahip çıkma fikrini akıl etseydi eğer,
hakkımız yeniyor diye ağlamak yerine, hakkımı yedirmem ulan diye haykırsaydı eğer,

hakkında bu kadar konuşamazdı kimse.

farz ı misal, ben bu beyhude lafları, peş peşe sıralarken, bir taraflarımıza yeni zamlar giriyor, şu an itibarıyla.

son tahlilde, sen gamcık kafalı olursan güzel kardeşim, hükümetin de zamcık kafalı olacaktır haliyle...

düzeltme: düzelttim.