bugün

hayatın acı gerçeğidir. kendine bir kalkan oluşturup duygulara ket vurmaktan kaynaklanır.
kişinin mesleğinin bu tür durumlara etkisi yadsınamaz.
duygularda katılaşma yerine duyarsızlaşma da denilebilir.
örneğin bir adli tıp uzmanın kadavrayı kesip biçerken normal bir insanın göstereceği refleksleri göstermesini bekleyemezsiniz.
ya da bir savcının gördüğü bir cinayet kurbanından normal insanlar gibi etkilenmesini bekleyemezsiniz.
tüm bunlar duygu erezyonu gibi gözükse de o kişinin işini tam konsantrasyon ile yapmasını da sağlayabilir.
bu oluyorsa illa bari sevgilinize yapmayın demek istiyorum.
feleğin çemberinden geçilmesi ile doğru orantılıdır.
en duyarlı insanın bile farkedebildiği "hissizleşmedir" olan.
sürekli nemli kalmasına dikkat edilmelidir.
yumuşatan yollara rota almayı gerektirir.
adı geçen konuya karşı hissizleşmek,duygusuzlaşmak ve uzak olmak.
birşeyleri yaşamış olmanın, yaşın ve olgunlaşmanın verdigi şeyle doğru orantılır.
tecrübedir gereklidir salaklıktan kurtulmaya yaklaşmak .
bedeli ağır bir olgunlaşmadan sonra oluşan savunma mekanizması. o sert zırhı kırmaya değecek birini bulursan da en güzeli.