bugün
- cumaya gidenlerin çok azalması17
- vatandaşlık farkı alan otel17
- bik bik'in balona binmesi31
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim14
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız10
- aleyna tilki'nin en seksi fotoğrafı8
- alınan en güzel iltifat11
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- türkiyede çok abartılan arabalar15
- futbolcu ismiyle nick almak10
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim8
- icardi190524
- artificialintelligence15
- icardi1905 silik olsun kampanyası28
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- anın görüntüsü17
- kanınıza rengini verir misiniz11
- abır nerede sorunsalı8
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan15
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım28
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- integralin müfredettan kaldırılması15
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı28
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- istanbul suriyenin başkentidir9
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş8
go to power?
ya love ya go. this is turkiye
ya love ya go. this is turkiye
önce bu dersin önemi bilinmelidir ki çocuk bu dersi merak ederek dinlesin.
Türkiye'de ingilizce dersi mi veriliyormuş?
Eğitim sisteminin değil, eğitilen öküzün mallığıdır.
Sen haftada 3-5 saat ayır ingilizceye, onuda zaten anca okulda kitabı açarak yap, kendi kendine çalışma, pratik yapacağım diye turist kovalama, film seyretme, yani kısacası götünü yırtma, sonrada 'okullarda eğitim çok kötü !' .He yarrraaaammm, he..... Biz zaten uzaydan geldikte 3 yabancı dili çatır çatır konuşuyoruz.
Ayrıcada şunuda söyliyeyim, tr deki ingilizce öğretme sistemi neyse birçok ülkedede o. Hatta tr de birçok ülkeye göre hem sistem daha iyi, hemde öğrenme imkanı fazla. Bilip bilmeden atıp tutmayın.
Sen haftada 3-5 saat ayır ingilizceye, onuda zaten anca okulda kitabı açarak yap, kendi kendine çalışma, pratik yapacağım diye turist kovalama, film seyretme, yani kısacası götünü yırtma, sonrada 'okullarda eğitim çok kötü !' .He yarrraaaammm, he..... Biz zaten uzaydan geldikte 3 yabancı dili çatır çatır konuşuyoruz.
Ayrıcada şunuda söyliyeyim, tr deki ingilizce öğretme sistemi neyse birçok ülkedede o. Hatta tr de birçok ülkeye göre hem sistem daha iyi, hemde öğrenme imkanı fazla. Bilip bilmeden atıp tutmayın.
O zaman, "Denk yu".
Egitim sisteminin genelinden kaynaklanan durumdur.
havuz problemiyle matematik ögretmeye calisan sistemin dengesizligidir. Nasil o ögrenci o havuzun sahibi olamiyorsa; derdini bir baska dille de anlatamiyor.
ögrenci daha kendi dilinde ismin e halini i halini de halini bilmezken; ingilizce dersinde bunlar anlatilmaya calisiyor. Ögrencinin kelime hazinesini arttirmak yerine, cümleyi ögelerine ayirmaya calistiriyorlar.
Bu ögrenci kelime bilmezse, cümleyi zaten anlayamaz. Anlamadigi cümlede de neyin ne oldugunu bilemez.
bu sadece türkiye'de degil, dünyanin bir cok ülkesindeki sacma sapan egitim sistemine sahip diger ülkelerinde de aynisidir.
Umarim bir gün tasakli (argo kullandim af edin) bir egitim bakani cikip "yeter! Bu ögrenciler bundan sonra okulda gercek hayatta kullanabilecekleri konulari ögrenecekler." deyip, sistemi daha serbest hale getirerek hem ögrencileri hem de ögretmenleri ve de velileri rahatir. En azindan daha saglam, daha da sorgulayan bir gelecege sahip oluruz.
havuz problemiyle matematik ögretmeye calisan sistemin dengesizligidir. Nasil o ögrenci o havuzun sahibi olamiyorsa; derdini bir baska dille de anlatamiyor.
ögrenci daha kendi dilinde ismin e halini i halini de halini bilmezken; ingilizce dersinde bunlar anlatilmaya calisiyor. Ögrencinin kelime hazinesini arttirmak yerine, cümleyi ögelerine ayirmaya calistiriyorlar.
Bu ögrenci kelime bilmezse, cümleyi zaten anlayamaz. Anlamadigi cümlede de neyin ne oldugunu bilemez.
bu sadece türkiye'de degil, dünyanin bir cok ülkesindeki sacma sapan egitim sistemine sahip diger ülkelerinde de aynisidir.
Umarim bir gün tasakli (argo kullandim af edin) bir egitim bakani cikip "yeter! Bu ögrenciler bundan sonra okulda gercek hayatta kullanabilecekleri konulari ögrenecekler." deyip, sistemi daha serbest hale getirerek hem ögrencileri hem de ögretmenleri ve de velileri rahatir. En azindan daha saglam, daha da sorgulayan bir gelecege sahip oluruz.
"Like" kelimesini "beğenmek" olarak öğrettiler, sonra dediler ki "sevmek" o da yanlıştı.
Öğrenciler çok sonradan öğrendiler "like" ın "gibi" olduğunu.
Öğrenciler çok sonradan öğrendiler "like" ın "gibi" olduğunu.
Türk Eğitim Sistemi'nin yabancı dil öğretiminde ,ne yazık ki, eksik olduğunun kanıtıdır.
Her şeyden önce çocuklar Türkçe’yi doğru düzgün öğrenemiyor bu yüzden yabancı dili de öğrenemiyor. Anadilinin kurallarını düzgünce öğrenemezsen başka dili nasıl öğrenebilirsin ki? En basit Türkçe cümlenin ne anlattığını, bu ülkede okuyan bir çok çocuk anlamıyor, anlatamıyor. Çok da şaşırmamak lazım ingilizce öğrenememelerine.
ingilizce'yi Dünya'nın büyük bir çoğunluğu ile iletişim kurmaya yarayan bir iletişim aracı olarak değil de sınavından yüksek puan alınıp ailenin övgüsünü almaya yarayan, tarih gibi, kimya gibi bir ders olarak ya da kariyerin vazgeçilmez bir parçası olarak önümüze koymalarından kaynaklanan durumdur.
Üstelik MEB'de çalışan ingilizce öğretmenlerinin %95'i* ingilizce konuşamadıklarına da gözlerimle, kulaklarımla şahit oldum. Kitapta yazılanları tahtaya yazmayı, sınıfta okumayı hiç ingilizce bilmeyen de yapabilir. Yazık, ilkokuldan başlayarak üniversitenin sonuna kadar eziyet ediliyor öğrencilere, zamanları boşa harcanıyor.
Üstelik MEB'de çalışan ingilizce öğretmenlerinin %95'i* ingilizce konuşamadıklarına da gözlerimle, kulaklarımla şahit oldum. Kitapta yazılanları tahtaya yazmayı, sınıfta okumayı hiç ingilizce bilmeyen de yapabilir. Yazık, ilkokuldan başlayarak üniversitenin sonuna kadar eziyet ediliyor öğrencilere, zamanları boşa harcanıyor.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar