bugün
- en obez özelliğiniz17
- mauro icardi'nin karısı9
- 15 mayıs 2024 türkiye japonya voleybol maçı9
- nişanlı kalmanın saçma olması11
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım14
- karadeniz bölgesinde yaşamak8
- larisalisa'nın parayla şukulatması9
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması16
- herkesin merak ettiği o piç erkeğim soru alayım18
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi29
- sütyen takmaktaki inanılmaz mantık hatası19
- icardi190514
- şampiyonluk için yanak okşatmak52
- gençler iş beğenmiyor8
- sevdiğiniz sözlük yazarları16
- kızılcık şerbeti dizisi12
- iki adım atınca kan ter içinde kalmak8
- öpüşme ile bulaşan hastalıklar8
- en nefret edilen yazarlar9
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin14
- kaç yaşındaki insan evde kalmıştır14
- anın görüntüsü14
- larisalisa18
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- aç karnına poğaça yemek11
- karşı cinse giyim önerileri11
- otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin zamlanması20
- jose mourinho29
- en dindar özelliğiniz17
- chat sitesi kurmak9
- yaz aşkı varda kış aşkı neden yok11
- embesil yazarlar9
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı25
- doğum gününde hatırlanmamak14
- en taşaklı kızların bizim sözlükte bulunması16
- en havalı erkek meslekleri16
- her erkeğin unutamadığı bir kadın vardır10
- burçlara inanmak9
- kezo dili ve edebiyatı8
- zall beceremiyorsan bırak git13
- sözlüğe yeni gelen masum erkek12
- bugün hangi kadın yazara ne diksem15
- hayatınızda kaç kere reddedildiniz19
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması14
- sözlük erkeklerini evire çevire pataklamak8
- şort diken müzisyen motorcu uzun boylu yazar11
- icardi1905 ile jakuziye girmek10
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak17
- ali koç9
- günahların takımı galatasaray13
lisedeki fizik hocalarının kafalarını kurcalayan durumdur.
allahım biz kimlere emanetiz dedirtmektedir.
allahım biz kimlere emanetiz dedirtmektedir.
newton a yapılan hakarettir.
(bkz: o ne lan).
-hocam
-söyle evladım
-yer çekimi değil de gök itimi oldugunu düşünüyorum ben siz ne dersiniz
-aman evladım galileo yi biliyor musun sen? sus düşünme böyle kötü şeyler.
-söyle evladım
-yer çekimi değil de gök itimi oldugunu düşünüyorum ben siz ne dersiniz
-aman evladım galileo yi biliyor musun sen? sus düşünme böyle kötü şeyler.
bilimsel bir açıklamasının olup olmamasına bakıldıktan sonra yorum yapılması gereken önerme.
Ama sonucun ne olduğunu tahmin edebiliyoruz tabii ki.
Ama sonucun ne olduğunu tahmin edebiliyoruz tabii ki.
eğlenceli bir kelamdır.
-ciddiye alacak olanlar için açıklama-
yerçekimi* denilen şey dünyaya özgü değildir.
evrende her maddenin bir çekim kuvveti vardır*. kütle büyüdükçe çekim kuvveti artar. bu nedenle dünyadaki nesneler birbirini çekmezken galaksideki gezegenlerin ve diğer büyük cisimlerin bir çekim alanı vardır.
güneş sistemimizdeki en büyük cisim güneştir. büyüklüğü nedeniyle o kadar büyük bir çekim kuvveti vardır ki çevresinde gezegenler döner.
aslında yerçekimi dediğimiz hadise, bizi yeryüzünde tutan ve uzaya savrulmamamızı sağlayan şey dünya'nın kütle çekimi + atmosferik basınçtan başka bir şey değildir.
gök itimi ha.. ehuheh..
-ciddiye alacak olanlar için açıklama-
yerçekimi* denilen şey dünyaya özgü değildir.
evrende her maddenin bir çekim kuvveti vardır*. kütle büyüdükçe çekim kuvveti artar. bu nedenle dünyadaki nesneler birbirini çekmezken galaksideki gezegenlerin ve diğer büyük cisimlerin bir çekim alanı vardır.
güneş sistemimizdeki en büyük cisim güneştir. büyüklüğü nedeniyle o kadar büyük bir çekim kuvveti vardır ki çevresinde gezegenler döner.
aslında yerçekimi dediğimiz hadise, bizi yeryüzünde tutan ve uzaya savrulmamamızı sağlayan şey dünya'nın kütle çekimi + atmosferik basınçtan başka bir şey değildir.
gök itimi ha.. ehuheh..
bir iddia. 1500lu yillarda bu cumleyi kursaydiniz sonunuz giordano bruno gibi olurdu. neyse ki sansliyiz.
bir an için bu iddianın doğru olabileceğini varsayalım. uzayda bu 'gök itimi'nin doğrultusunun rüzgar misali rastgele her yöne değil ama her nedense gezegen veya yıldız gibi büyük gök cisimlerine doğru olmasını nasıl açıklayacağız? yani bu itim gücü neden sadece bu büyük cisimleri herbir yanından hedefine koyuyor ve neden bu cisimleri birbirine doğru savurmuyor? sadece gök cisimlerinin çevresinde var olan 'lokal' yani 'yerel' bir itim mi bu? üstelik bir şekilde bu gök cisimlerinin alanından kurtulan nesnelerin boşlukta savrulmalarını nasıl yorumlayacağız?
nihayetinde henüz evrendeki maddenin yüzde beş kadar bir oranını biliyoruz; kara maddeymiş, kara enerjiymiş geri kalan yüzde doksanbeş'i hakkında bir bilgimiz yok. hatta 'yerçekimi' diye adlandırdığımız fiziki kuvvetin etkisini biliyoruz ama kuantum kaynağını da henüz bilmiyoruz, bunlara da tamam. yani değişik akılyürütmelere yeni fikirlere açık olalım, eyvallah.
ama bu alternatif fikirler de bir zahmet olan biteni açıklayabilecek kapasitede olsun...
nihayetinde henüz evrendeki maddenin yüzde beş kadar bir oranını biliyoruz; kara maddeymiş, kara enerjiymiş geri kalan yüzde doksanbeş'i hakkında bir bilgimiz yok. hatta 'yerçekimi' diye adlandırdığımız fiziki kuvvetin etkisini biliyoruz ama kuantum kaynağını da henüz bilmiyoruz, bunlara da tamam. yani değişik akılyürütmelere yeni fikirlere açık olalım, eyvallah.
ama bu alternatif fikirler de bir zahmet olan biteni açıklayabilecek kapasitede olsun...
helal olsun, bunu da itim göküne soktunuz ya bravo...
tam olarak olmasa da aşağı yukarı bilimsel gerçekliktir.
yer çekimi dediğimiz şey aslında gezegen kütlesinin uzay-zamanda kapladığı yerde boşluk sandığımız, aslında boşluk olmayan yere yaptığı etkidir.
hani sık sık gösterilen bir model vardır. gergin bir çarşafın üzerine bir bilardo topu bırakılır. çarşafın her yeri düz iken topun üzerinde olduğu kısım çukur olmuştur. işte o çukurluk topun uzay zamana yaptığı baskı sebebiyle neden olduğu bükülmedir. ne kadar büyük kütleli cisim, o kadar fazla bükülme ve dolayısıyla çekim gücü.
(o model: https://m.youtube.com/watch?v=im97pe4wfvk&t=4s )
ama aslında o model de yetersizdir çünkü çarşaf iki boyutlu bir yüzeyden oluşur. bilardo topunun çarşafta üzerinde bulunduğu bölgede aşağıya doğru yaptığı baskıyı, uzay zaman üzerindeki gezegen, alt üst kavramı olmadan uzay zamanda kapladığı yerin tamamına yapar. yani çarşaf üzerindeki topun yaptığı baskı sebebiyle çarşaf üzerinde oluşan çukurluk, uzay zaman üzerinde(içinde) bulunan gezegenin dört bir yanına baskı yaparak bükmesine tekabül eder. bu sebeple gezegene hangi noktadan yaklaşılırsa yaklaşılsın bu bükülme gezegene yaklaştıkça artan bir çekim kuvveti kazandırır. dünya ekvatordan daha çıkık, kutuplardan daha basık olduğu için ekvatorda daha kuvvetli olan çekim, kutuplarda az farkla daha düşüktür.
yani evet. dünya bir mıknatıs değildir ve dolayısıyla yer çekimi değil bir nevi gök itimi vardır.
yer çekimi dediğimiz şey aslında gezegen kütlesinin uzay-zamanda kapladığı yerde boşluk sandığımız, aslında boşluk olmayan yere yaptığı etkidir.
hani sık sık gösterilen bir model vardır. gergin bir çarşafın üzerine bir bilardo topu bırakılır. çarşafın her yeri düz iken topun üzerinde olduğu kısım çukur olmuştur. işte o çukurluk topun uzay zamana yaptığı baskı sebebiyle neden olduğu bükülmedir. ne kadar büyük kütleli cisim, o kadar fazla bükülme ve dolayısıyla çekim gücü.
(o model: https://m.youtube.com/watch?v=im97pe4wfvk&t=4s )
ama aslında o model de yetersizdir çünkü çarşaf iki boyutlu bir yüzeyden oluşur. bilardo topunun çarşafta üzerinde bulunduğu bölgede aşağıya doğru yaptığı baskıyı, uzay zaman üzerindeki gezegen, alt üst kavramı olmadan uzay zamanda kapladığı yerin tamamına yapar. yani çarşaf üzerindeki topun yaptığı baskı sebebiyle çarşaf üzerinde oluşan çukurluk, uzay zaman üzerinde(içinde) bulunan gezegenin dört bir yanına baskı yaparak bükmesine tekabül eder. bu sebeple gezegene hangi noktadan yaklaşılırsa yaklaşılsın bu bükülme gezegene yaklaştıkça artan bir çekim kuvveti kazandırır. dünya ekvatordan daha çıkık, kutuplardan daha basık olduğu için ekvatorda daha kuvvetli olan çekim, kutuplarda az farkla daha düşüktür.
yani evet. dünya bir mıknatıs değildir ve dolayısıyla yer çekimi değil bir nevi gök itimi vardır.
işte onlar birbirini götürüyor.
Bkz: yemin edebilirim ama ispatlıyamam.
Gerçekten hiç fark etmez beynimde 3 hücre kaldı zaten.
güncel Önemli Başlıklar