bugün

bundan 15 sene evvelinden hafızlara kazınmış anılardır. liseliler hatırlayamaz.

25 ocak 1999 minicik bir kız kardeşim dünyaya gelmişti, öyle minikti ki inanamamıştım... şeker seni.
amcamın düğünü. diğer amcamın çocuğunun doğumu. bir gece* babamın kollarında dışarı fırlamam.
usta birliğine teslim.

daha da kötüsü 17 ağustos depremi.
lise 1'den lise 2'e geçtiğim tarih.
depremdir.17 ağustos 1999 depremi.enkazdır.enkaz altından çıkmaktır.enkaz altında on saate yakın kalmaktır.

edit:açacağın başlığı sikeyim.
ikinci binyılın son güneş tutulması .
uefa kupasini kazanmistik. 7 yasindaydim.

uefa kupasini kazanmamizla ilgili birseyler yazmistim kagida. hala duruyor evde.
Deprem, yıkılan binalar.
hindistan pakistan savaşı.
(#16088224)
oha be daha doğmamıştım ki ben.
milenyum, digital kıyamet muhabetleri.
üniversiteye hazırlık ve deprem.
matrix filminin yeri göğü salladığı zaman.
yurtta kalırken, 17 ağustos depreminde herkes hüngür hüngür ağlarken ''noluyor la'' deyip 15 dakika boyunca durumu idrak etmeye çalışma çabam. zelzele olmuş biz sığır gibi uyumuşuz arkadaş.
enkazlardır.
1999 yılı denince akla ilk marmara depremi gelir. istanbulda depremi yaşayan birisi olarak 17 ağustos gece 03:02 unutulmaz bir an oldu maalesef. sonrasındaki ölümler, artçılar ve yine düzce depremiyle o dönem depremden başka bir şey konuşulmaz oldu.

bir de fifa99 geliyor aklıma.
17 ağustos deperemi. hatta okulların açılacağı döneme doğru yine bir deprem olmuştu, okullar 1 hafta kadar geç açılmıştı.
barış mançonun vefatı.
ilk sex.
daha yeni doğmuştum.
Biz o zaman aydın daydık. Daha küçüktüm zaten fazla hissedilmemiş ama 99 depremini hatırlamayan kimse yoktur. Yolda geçen herhangi birisine sorsan ağzından ilk deprem lafı çıkar..
maltepe pazarına gidip fifa99, nba live 98 arar dururdum.
15 Şubat 1999 Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye teslim edilmesi. Kimsenin yazmamış olması ilginç.

--spoiler--
Türkiye'nin baskıları sonucu 1998'de Suriye, Öcalan'ı topraklarından çıkarmak zorunda kaldı. Suriye'den Rusya'ya, oradan italya'ya geçen Öcalan, italyan Hükümeti tarafından da ülkeden çıkarılınca Kenya'nın Yunanistan Büyükelçiliği'nde saklandı.

Kenya'daki Yunanistan Büyükelçiliğinden çıkarıldıktan sonra, Kenya güvenlik birimlerince yakalanıp, Türk güvenlik görevlilerine 15 Şubat 1999 günü teslim edildi. 16 Şubat 1999 tarihinde Engin Alan'ın komutanlığında Bordo Bereliler tarafından uçakla Kenya'dan Türkiye'ye getirildi. Öcalan'ın üzerinden Lazaros Mavros adına düzenlenmiş bir Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu çıktı.

Kenya'da ele geçirilen Öcalan, Türkiye'ye getirildikten sonra Bursa açıklarında bordo bereliler tarafından Deniz Kuvvetleri'ne ait bir hücumbota getirildi. imralı adasındaki özel hapishaneye konuldu. 31 Mayıs 1999 tarihinde hapsedildiği imralı adasında yargılanmasına başlanan Öcalan suçluluk savunması yaptı ve PKK'yı kendisinin kurduğunu, örgütü sevk ve idare ettiğini, yakalandığı ana kadar örgütün kendisinin liderliği ve komutası altında faliyetlerini sürdürdüğünü itiraf etti.

29 Haziran 1999'da yapılan son duruşmada Ankara 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından kurduğu silahlı örgütü PKK'yı, aldığı kararlar ve verdiği emir ve talimatlarla sevk ve idare ederek, devletin hakimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya matuf eylemleri gerçekleştirdiği sabit görüldü. Abdullah Öcalan, oybirliği ile idama mahkûm edildi. Karar Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından da onandı. Mahkemenin gerekçeli kararında, Öcalan'ın, eylemlerinin şiddeti, yoğunluğu ve sürekliliği ve içinde bebek, çocuk, ihtiyar ve kadınların da bulunduğu binlerce insanın öldürülmüş olması ve ülke genelinde ciddi tehlike oluşturması nedeniyle Türk Ceza Kanunu'nun 59. maddesinde düzenlenen cezai sorumluluğu kaldıran veya azaltan nedenlerden yararlandırılmasının uygun görülmediği açıklandı. Mahkemenin verdiği idam kararı, Yargıtay tarafından 25 Kasım 1999 tarihinde onandı, fakat idam cezası yerine getirilmedi, AB uyum yasaları ile idam cezası kaldırıldığı için imralı Cezaevi'nde hapis yatmaktadır.
--spoiler--
dedemin ölümü.....
(bkz: fifa 99)