bugün

iyidir bazen.
kötü bir şey peri midir nedir gelmiyo uzun zamandır. (bkz: uğrayıp gitmek)
kilitlenmek, aptallaşmak ve boşluğa bakmak. empyrium' un bile çare olamaması.
bedenin ruha dar geldiği o soluksuz anlarda bir soluk almaya çalışırken duvara çarpmaktır yazamamak.
şifalı otlardan medet ummaktır.
konuşamamak ile eş değer.
(bkz: önem vermek)
sözlükten birkaç gün uzak kalmayla alakalı olabileceği gibi, hiç sebepsiz de olabilir. önceden binlerce yazıyı yazan, sen değilsindir sanki. 687.822 başlık varken, 6 kelime yazamazsın. her yazarın zaman zaman içine düştüğü sıkıcı durumdur bu. yazsan, kendin bile beğenmezsin.
sözlükten bağımsız, genel bir durum olarak insanı delirmenin eşiğine getiren durum. uzun yıllardır yazmaya alışık bünyelerde gerçek anlamda nefes alamamaya kadar yan etkileri vardır. ha bizim sayın ruh hastamız bundan ne kadar ders alır; işte orası tam bir muamma.

kıssadan hisse: fazla biriktirmeden yazmak lazım efendim, yoksa bir süre sonra kritik bir noktaya geliyor insan. canına tak edip de yazmaya niyetlendiğinde, düşüncelerin hızına yetişemeyip önündeki kağıt kalemle mal gibi kalakalıyor.
yillarca luzumlu luzumsuz bir cok konuda sirf b seyler yazmis olmak icin yazmak sonucu elde sermaye kalmamasi durumu ki bunu bulduysan op de basina ko. en acisi da artik yazmanin bir anlam ifade etmemesi, veya yazmaktan artik keyif alinamamasi sonucu fasit bir dairenin icine girip, zihnin yazmaya elvermemesi veya beyinde sozluk gibi ortamlarda yazmanin artik bir anlam ifade etmemesi falan fistik bok pusur.

yazma hissiyati iyi bi sey. paylasacak bir seylerin olmasindan ziyade, etrafindaki, zihnindeki seyleri paylasilmaya deger hale getirebilme zihinsel sureclerini bihakkin gerceklestirebilme belki de kisaca icten yazmanin gelmesi onemli bir atiyye. demek ki yaza yaza soz biter diye bir soz hakikatmis meger. hepsi hepsi yedi nota degil mi, kac farkli beste yapilabilir ki diyen dusunur de benzer surecleri idrak etmis olsa gerek. bir tur halusinasyon. belli ki bir kabz hali. muhakkak bir basta gebe. ancak dogurtabilecek kudret gerek, kuvva lazim. belki bir sicrayis, belki bir urperme, belki bir inkisar, belki bir maglubiyet belki bir, belki bir. ama illa ki bir degisiklik, tebeddul-u ahval.

edebiyatimizda da su ornekleri vardir diyecek kadar capli degilim. dunya edebiyatini da o derinlikte bilmem. va esefa. kaski su noktada arzedecek bir, sayiyla 1 somut bir ornegim olaydi.
engelleyen bir şey var. görünmez bir sicim; boynuma bağlanmış. dizginlenmiş bir at. koşmak istiyor fakat her defasında beynin kıvrımına takılmış bir çapari dur diyor. hoyt!! gel bakalım buraya. hmmm demek öyle. vah vah! ne yazık...

sanki çok şey yazıcaktın. taklacı güvercin seni. yazma lan. yazma. senden olmaz zaten. şimdi git. rahat bırak beni.

ne yapmalı. ne etmeli. nasıl irade göstermeli. bir güç olmalı.
(bkz: kal gelmek)
fetret devri. başlıklara bakıp akıldan geçen cümleleri toparlayamamak. eski entry'leri kurcalamak. yazıp yazıp silmek. aylak bakkal modu yani. kaç gündür ilk entry'im. zombiye bağladım artık. kırılsın şu durgunluk, lütfen.
ümidi kesmektir.
(bkz: türkiye)
(bkz: allaha emanet)
tıkanmaktır. ya da yazacak bir şeyi kalmamaktır. biraz zaman yazmayıp depolama yaparak tedavi edilebilir.
düşünsel kabızlık. düşünememekten veya düşünüp de düşünceleri sıraya koyamamaktan sebeplenen ve kendi kendine tak diye bitmesi istenen ruh hali.
benim için çat diye çatlamaya en yakın an! sadece sözlüğe değil kitap kenarlarına, not defterlerine, fişlerin ardına her şeye...
kelimelerin tükendiği o an işte. isyan başlar, geceyi beklersin.. gece patlar hep ınsanın dıkıslerı.. ''yelkowan we akrep ıle dıkmeye cabalarsın..'' (bkz: o tarz) yani
deli edici bir hadisedir. kifayetsiz kelimeleri alıp karşına bir güzel sövesin gelir.bu halde yazmaya başladığında kendi yazdıklarına sövesin gelir.

sonuç olarak;
(bkz: iki ucu boklu değnek)
kusmak isteyip de kusamamak gibi.
yazmak isteyip yazamayan insan, çocuk sahibi olmak isteyip de bir türlü olamayan insan gibidir. başkalarının çocuklarını sever durur. yazamayan yazar da, başkalarının yazdığı kitapları okur durur. iki eylem de az mutluluk çok acı verir.
arada sırada da olsa herkesin başına gelebilecek yapamama durumu.
(bkz: yazmak yazamamak)
(bkz: çüküşmek çüküşememek) *
iç sıkıntısı.
(bkz: ilham perisinin otobüsü kaçırması)
sanki önünde duvarlar yükseliyormuş hissi veren eylemsizlik.
yazılacak onca şey varken istemsizce susma hali. yazamıyorsun ya konuşasın da gelmez. düşünür düşünür durursun.
güncel Önemli Başlıklar