bugün

canan için izlediğim yarışma.

ben o kadar kişinin bu kadar zamanda birbirleri için ağlayacak neler paylaşıp neler yaptıklarını çok merak ediyorum.

bbg denilen bi yarışma vardı zamanında. millet o zaman için, iyi bi para miktarı alacaklardı. ama yarışmanın ortalarında herkes kafayı üşüttü. birisi azdı kediye kaydı[biz öyle tahmin ediyoruz] birisi kamerayı kapattı elizabeth yaptı. birisi kameranın görmediği yerde başba birisiyle fik fik yapmaya kalkıştı. tamam orası farklı ama birbirlerini görmekten bıkmışlar ve üşütmüşlerdi.

şimdi bu yarışmada da 3 5 günlük, yeni tanışmış insanlar seni çok seviyorum sana küçük açmak istiyorum diyor. bu ne lan, ne yi ne kadardır seviyorsun. ne açmak istiyorsun.

o yüzden ben sadece cananınımı izliyorum. bakıyorum bakıyorum bir daha bakıyorum. eğer bak biri çıkıp seni çok seviyorum küçük falan aç derse, çok berbat küfürler hazırladım, bilsin. şimdiden söylüyorum.
(bkz: yokum diyor).
ikinci yalan rüzgarı vakasına dönmemesini dilediğim yarışma mı artık ne bileyim ki ondan işte.
insanları aç karnına uyuttuğu için sürekli iktidardan tebrikler alan yarışma programı. toplum olarak tüm dertlerimizi unuttuk, artık tek bi derdimiz var, var mısın yok musun mevlüt na na na naaam..

ahey aheeey, bir de şu programı ilk çıktığı günlerde meraktan izledim ya en çok ona yanıyorum ulan. böyle bi el ele tutuşmalar, yapay yapmacık ağlama seansları, kutuları açarken kutulara üflemeler, üstlerini silmeler. la ne siliyon açsana işte, sanki bana silince içinden küçük para çıkacak. işin ilginci kendi kutusuna gidiyo gene kutuyu siliyo. lan oğlum sen o hareketi küçük çıksın diye yapmıyor muydun kutuya? al bak gördün mü küçük çıktı işte. ama o da nesi, yarışan insanlar ağlıyor, seyirciler ağlıyor, yarışan ağlayamıyor bayıldı o çünkü demincek.

lan yapmayın ne olur beni de ağlatacaksınız. vah garibim vah 300 bin lirayı kaçırdı ağlayalım hadi. zaten senin olmayan bi para için niye ağlıyorsun lan.
ağlama, ağlama, el bağlama, ağlama... ~ (bkz: nazım) ~
tamamını izleme mantığını hala çözemediğim yarışma. arkadaşım derler adama, eğer çok merak ediyorsan açarsın özetini izlersin. hatta onu da izleme özetin sonuna denk getirmeye çalış. halkı bu kadar tembelliğe iten bir program oldukça nah kalkınırız.
öylesine garip bir yarışma ki hem nefret edip, hemde izlemek istersin.
acaba bugün ne komiklikler yapacaklar dersin.
gördükleri rüyaları, hislerini anlattıklarında yarışmacılara kıl olup, içten içe büyük kutu açmalarını istersin.

yani kısacası insanı kötü duygulara sürükleyen ve bol miktarda rating alan yarışmadır vesselam.
(bkz: recep ivedik in var mısın yok musun a katılması)
Daha önce Zafer Ergin tarafından başka bir isim altında (şimdi hatırlayamadım) oldukça benzer bir formatta ATV ekranlarından yayınlanmış yarışma... Bu yarışmanın bir öncekinden farkı ise kutuları açanların yarışmanın hostesleri değil, bizzat yarışmacı adayları, sizin bizim gibi kimseler olması...Var mısın yok musunu reyting manyağı yapan da zaten bu küçük faklılık... Nursel'in gözleri için yarışmayı izleyenler, ileyn'in sempatikliğine, Ünsal'ın yakışıklılığına, Mevlüt'ün (ve annesinin) köylü şivesine bayılanlar derken herkesi bir yerden bir şekilde kendine bağlamayı başarmıştır bu yarışma. Tabi bir de Acun Ilıcalı faktörünü unutmamak lazım...
bu akşam son ikiye 500.000 ytl kalmıştır, yarışmacı heyecana ve galeyana gelip hamdi bey'in 45.000 ytl'lik teklifini kabul etmiştir. halbusi iki kutuda da 500.000 ytl var hacım seçsene birini, cesur ol biraz.*
--nE hissediyosun?
--valla bilmem ki büyük gibi ama yine de ucundan bak derim
--tamam dursun biraz
sıfır bilgi gerektiren formata cuk diye oturan sıfır bilgi sahibi katılımcıları, araya bir kaç güzel hatun serpiştirilmesiyle, son zamanlarda ekranların en tırt vakit dolduran programı.
her an farklı bir acayipliğini keşfettiğim program.

şimdi efendim tablo normaldir*. kişi ilk söylediği kutuda 50bin ytl'yi açtırır. deli gibi üzülürler, uzun bir sessizlik hakim olur. bir sonraki söylediği kutuda da 40bin ytl'yi açtıtır ve ardından alkış kıyamet kopar.

sırf kırmızı diye 50bin'e ağıtlar yakıp, sırf sarı diye 40bin ytl açıldığına sevinmek hangi mantıkla açıklanır? nasıl bir psikoloji içerisindesiniz siz? madem 10 bin ytllik bir meblağı bu kadar önemsiyorsunuz neden 10 bin ytl civarı teklifleri elinizin tersiyle itiyorsunuz?

çiçekler sizi..
(bkz: bence kutuna git)
'başkalarının kazandığı ve ya kazanmadığı paradan bana ne?' dedirten vakit kaybı tv programıdır. acun ılıcalı sunar, olayın bilgiyle hiç bir alakası yoktur. insanlar kutuları açtırırlar yani tamamen şans ile ilgilidir. havadan para düşer ki merak ederim şu ana kadar ödül kazananların kaçının ödülü teslim edilmiştir. hiç izlemediğim hatta izleme luzum bulmadığım programdır.
ayrıca mor ve ötesinin cambaz adlı şarkılarında geçen iki dizedir. bu iki dize pek çok tartışmaya yol açmıştır. bu söz grubunun öyle bir özelliğide vardır.bilgilerinize.
fake hareketlerin, yapmacikligin 1000'inin 1 para oldugu yarismamsi.

efendim 24 tane insani bir yere topluyorsunuz, bunlar belli bir sure ayni sosyal ortami paylasiyorlar. fakat yarismacilardan biri buyuk bir kutu acinca hepsi birden uzuluyor, agliyor, karalar bagliyor ve saire.

boyle bir sey mumkun mudur ? esyanin tabiatina aykiri bir kere, insanoglunun fitratinda boyle bir sey yok. 24 tane adamin hepsinin de birbirinden hazetmesi mumkun degil diyorum yahu. hatta bahse girerim iclerinden seviniyorlar bunlar gicik olduklari yarismaci para alamadan ayrilinca.
- kutunla ilgili ne düşünüyosun irfan abi
+ genelde küçük açıyorum ama, sana kalmış, aç dersen açarım. *
+ açiyim mi??
- aç irfan abi sana güveniyorum.

her bölümünde mutlaka yukarıdaki gibi bir diyalog geçen program.
medyatava'dan reytinglerini düzenli takip ettiğim,avrupa kupası maçları dışında birincilik tahtını kolay kolay kaybetmeyen program.acun ılıcalı'nın vurduğu paranın haddi hesabı yoktur heralde.
"Kutusu" açılmış ve açılmamış bir çok kişiyi bünyesine almış şans oyunu. "Kutuyu açmak" en önemli hadisedir. Kutusu açılan bir yarışmacı artık devre dışıdır.
Kutuyu açtırmadan yarışmayı bitirenler olduğu gibi, kutusunu açtırıp bitirenler de vardır. Kutusundan küçük çıkanların yarışmacı adına çok sevindiği anlar çok komiktir.
Komedi niyetine izlenildiğinde keyif alınası bir şans oyunudur.
Anlam veremediğim ; amaçsız bir program . Televizyon dünyasında öyle çok bahsediliyor ki bu programdan , bir de insanlar bu programa bayılıyormuş ! Abicim nedir bu programın amacı ? Koltukta oturan eleman numara söylüyor onu açıyorlar . Yok işte ; beklemeler , geriye doğru saymalar , yavaşça açmalar falan filan ... Lan sanki kim 500 milyar isterde soru sorulmuş da cevabını bekliyorsun ! Hani sadece koltuktaki eleman heyecanlansa tamam anlıcaz , ama yok tüm kutucular heyecanlanıyor . Lan size ne adamın kazanacağı paradan . Bu kadar yapmacık hareketler olmaz ki ! Günümüzde insanlar para için birbirlerini öldürüyorlar ama burda herkes kardeş *. Tekrardan soruyorum nedir lan bu programın amacı ?
dün yayınlanan bölümünde kıvanc isimli yarısmacının bir bayan yarısmacıya "-ebruuu sen büyük seversin büyük hissediyosun dimi" diyerek beni benden alan yarısma programı.
30 haziran' da Arda turan adlı aslan parçası nın katılacağını öğrenip ilk defa başından sonuna kadar izleyeceğim yarışmadır.
katılımcılardan biri ile yapılan mülakatta kendisi hariç hepsinin işsiz güçsüz olduğu yolunda bilgi alınmıştır.
bu akşam yayınlanacak sezon finalinde arda turan'ın yarışacağı program. ayrıca yalın kişisi de şarkılarıyla programa renk katacak.*
sezon finali değil, final yapması gereken program. zira fazlasıyla kabak tadı vermeye başlamıştır.
an itibariyle 174. bölümü yayınlanan yarışma programı.