ufku yoklamak

düşünce sınırlarında gezinmektir.

esmek lazım uzaklara arada

esmeyi zorlamak lazım takılıp kalmak yerine

yeni ufuklara esip nefes almak adına

kopup gidebilmek yabancı iklimlere

koparmak girdaba sürükleyecek duyguları

kopmak yok edici hislerden

alıp başını yükselivermek

yüksek uçuşlu bir kuş kanadına bağlanıvermek

bulutlarla selamlaşırken gönlünün yükünü yıkıvermek

o yükün bulutla birlikte çözülüp yok oluşunu görmek

ne kendine, ne kendinden başkasına ağırlık koymamak

hafifleyince kuş oluvermek

kanadına tutunduğun kuşa eyvallah demek

kendince uçmak

kendince irtifa almak

rüzgarla tanışmak

sakin uçuş derken çarpmak sert rüzgara

kafa tutmak rüzgara

rüzgarla yırtılan deri hatta kanayan

öğrenmak rüzgara karşı duruşu

darbe almamayı, yırtmasına fırsat vermemeyi

yaralanmadan dalaşmak rüzgarla

dalaşmalar oynaşma oluverince

gökyüzünün maviliğini feth etmek

gönlünü genişlete genişlete uçmak

her kanat çırpışta daha bir hafiflemek

her kanat çırpışta güçlerini farketmek

her kanat çırpışta kendine daha bir inanmak

rahat, güç ve inanç ile konmak yeryüzüne

gökyüzünde kazandığın heybetinle

insanca yaşamak yeryüzünde...