bugün

Türk Faşistlerinin kabul etmediği gerçektir, buyrun orta Asya'daki soydaşlarınıza bakın; çinlilerle yan yana koyunca aradaki 7 farkı bulamazsınız, çekik gözlü çekirgeler.
cahil yazar beyanıdır.
Atatürk o kadar TTK açtı halen kendini sarı ırktan sanan alıklar var.
T: işitirse göktengrinin çarpabileceği veya çok üzüleceği önerme.
"Çin Uygarlığı, dünyanın en eski uygarlıklarından biri olarak düşünülür ve kabul edilir. Bir Çin uygarlığı olarak geçmişi sadece 5000 yıldır. Genelde Çinlilerin kendi uygarlıklarını bizzat ürettikleri zannı hâkimdir. Hayır, bu doğru değildir. Çin Uygarlığı, babaları tarafından gelen bir mirastan nasiplenmiştir. Ayrıca Çinliler Moğol olduğu da zannedilir. Halbuki Çinliler sadece yarım kan Moğol'dur. Diğer ataları, beyaz Arîlerdir. Uygur imparatorluğu döneminde beyaz Uygurların birçoğu sarı ırktan Moğollarla evleniyorlardı. Moğol ülkesi Uygur imparatorluğu'nun güneyine düşüyordu ve bu çapraz evliliklerin çocukları ilk Çin imparatorluğu'nu oluşturdular. Kayıtlarda şöyle yazılıdır: "Uygur erkekleri sarı vahşîlerin en iyileriyle evlendiler. Bunun bir çeviri hatası olduğuna kuşku yoktur, çünkü bu evliliklerin gerçekleştiği dönemlerde, yeryüzünde vahşîlik diye bir mefhum bulunmuyordu. Bu bakımdan kastedilen ancak aşağı sarı ırk olabilir. Bu anlayışın da Sarı Moğolların Uygurlardan çok daha geri oldukları, uygarlıklarının da Uygurlarınkinden geri durumda olduğu fikrinden doğduğuna kuşku yoktur. Günümüzde Çinlilerin birçoğu son derece beyaz tene sahiptir. Bu, damarlarındaki Uygur kanına işaret eder. Alt sınıf olarak kabul edilen Çinli-Kuli tipi ise Uygur kanı taşımaz. Onlar da eski sarı Moğolların torunlarıdır."

Bu çapraz evliliklerde Uygurlu taraf, çocuklarının Uygur standartlarına göre yetiştirilmesine büyük özen göstermekteydi. Bu nedenle Çin imparatorluğu, ilk olarak damarlarında Uygur kanı olan ve büyük Uygur uygarlığından nasiplenmiş kişilerce oluşturuldu. O hâlde Çin uygarlığının, atalarınca onlara aktarılan Uygur uygarlığı olduğu söylenebilir. Çin'deki Tao tapınaklarında bunu doğrulayan pek çok yazma vardır ve her Çinli bilim adamı bunu hiç sorgulamaksızın bunu kabul eder. Çin'de karşımıza çıkan bir başka gelenek de şöyle der: "Çinliler Asyalı değildirler. Asya'ya, doğan güneş istikametinde uzak bir ülkeden gelmişlerdir."

Kaynak: James Churchward-Batık Kıta MU'nun Çocukları
sen de asimile olmamış safkan bir şeysin işte. şey.lan neyse gece gece.
(bkz: ne diyor lan bu tatar ramazan)
(bkz: geldi gene tipini siktiğim)
çinliler gibi üretken bir milletle... neyse bir şey demiyorum.
yunanlar da türkler müslüman rumdur diyor baklava bizim diyor çinliden çok rumlara benziyoruz.
cahil yazar beyanıdır.
görsel
ne meraklısınız türklerin kökenine laf atmaya bunu da yahudi, arami, asuri, berberi melezi arap ve arnavut, slav melezi yunan ile hint-avrupa, semitik melezi ermeni yapıyor

bir sitroen gidin lakin arap orospu çoçuğu kökenin sami değilde berberi çıkarsa ananın tatlı amını sikerler haberin ola.
(#36685329)

Bu arkadaşın kırgız devamını anlatayım

civilization 5 oyununda kendisine ithaf edilmiş muhteşem bir senfonik eser var;

https://www.youtube.com/watch?v=yhwaufqd9uo

bu yazıyı okurken bu müziği dinleyin...

bestenin ismi li ling si han. 2000 yıllık bir çin bestesi. yalnız işin ilginci bu bestenin kahramanı olan, yani adına beste yapılan kişi "li ling" hiung-nu lar ile kahramanca savaşmış bir çin komutanı. milattan önce 79 yılında ölmüş. "li ling si han"; hanı düşünen li ling demekmiş(ing. li ling thinks of han).

hikayesi fantastik. anlatıyorum okuyun;

milattan önce 99 yılında çin imparatoru wu li guangli isimli komutanının emrine 30.000 adam verip tien şan'daki hiung-nu lara karşı harekat düzenlemesini emreder, li ling ise bu harekatın lojistik desteğini ve ikmal yollarının asayişi sağlamakla mükelleftir. kendisi kahraman kişilikli olduğu için bu rolü sevmez tabi. imparatordan kendisinin ayrı bir sefere çıkmasına izin verilmesini ister. kendisine bağlı 5000 özel yetişmiş olağan üstü yeteneklere sahip kılıç ustası(swordsmen) olduğunu söyler. imparator isteğini kabul eder ama kendisine tek bir süvari bile verilmeyeceğini söyler. li ling kabul eder. ilk savaşında hiung-nu tanhusunun kabilesini 5000 askeri ile darmadağın eder ve imparatorun takdirini toplar.

li ling'den daha üst düzey bir komutan olan "lu bode" li ling'i yönlendirmesi için imparator tarafından görevlendirilir ve yeni bir saldırı harekatına girişmeleri emredilir. li ling imparatora harekatın ertelenmesini ister çünkü bu dönemde hiung-nu ların askeri gücü doruk noktasındadır. ancak bahar aylarında en düşük güce sahip oldukları zaman saldırmalarını tavsiye eder. imparator onu korkaklıkla suçlar ve derhal harekata başlamasını emreder.

işte bu şartlar altında li ling'in ordusu 30 gün boyunca kuzeye doğru ilerler. bu sırada imparatora da sürekli haberciler li ling şöyle kahramanca savaşıyor böyle mükemmel ilerliyor diye haberler verirler, imparatora yalakalık olsun diye, bakın sizin dediğinizi yapıyor o yüzden de başarılı oluyor hesabı. halbuki bu 30 gün boyunca li ling tek bir hiung-nu ile karşılaşmaz.

li ling'in ordusu nihayet altay dağları'na varır. altay dağlarına vardığı andan itibaren etrafı , yani her iki dağın başı 30.000 kişilik hiung-nu süvarileriyle sarılır. li ling başkennten çok uzakta olduğu için herhangi bir destek kuvvet alma şansı yoktur. zaten kendisi de ordusuna güvenmektedir. yanlarında getirdikleri arabaları kendilerine siper edip çemberden bir cephe hattı oluştururlar ve burada hunlara karşı direnirler. atlı hiung-nu lar tahkimatlı arabaların ötesine geçemez ama li ling'in ordusuna yağmur gibi oklar yağdırırlar. li lingin ordusu tatar oku dediğimiz ama aslında çinlilere ait crossbowlarla hiung-nu lara zaiyat verir. kendileri az zaiyatla direnişe devam eder. bunun üzerine hunlar 80.000 atlı daha getirirler. bu şekilde hiung-nu lara konuşlandığı yeri bırakmayan li ling'i püskürterek vadiye sıkıştırmak isterler. li ling'in ordusu kendilerinden sayıca onlarca kat fazla olan hiung-nu ordusuna daha fazla dayanamaz ve geri çekilmeye başlar. li ling'in ordusu moral açısından da çökmeye başlamıştır. geri çekilirlen 3000'e yakın kayıp verirler. takip eden 4-5 günde li ling ordusu ile birlikte güney doğuya doğru geri çekilir. bu sırada hiung-nu lar ateşli oklarla üzerlerine saldırmaktadırlar. li ling'in ordusu hem bataklıkta hem de alevlere karşı direnmektedirler. hiung-nu ların tanhusu kendi oğlunu li ling'i yakalaması için özel olarak görevlendirir. ormanın içlerinde doğru çekilen li ling şanyu'nun oğlunu ve bilriğini de crossbowlarla ve özel eğitimli kılıç ustası savaşçıları ile alt eder. hiung-nu tanhu'su li ling'in hiung-nu sınırına doğru çekildiğini düşünür ve sınıra pusu kurar. 

li ling için işler daha da kötüye gitmektedir. hiung-nu lar günde 20 hücum yapmaya başlarlar. li ling'in ordusunun kayıpları 2000'e yakındır. artık ordusunda yaralı olmayan adam kalmamıştır. li'nin ordusundaki düşük rütbeli bir subay, bir şekilde hiung-nu tarafına geçer ve onlara li ling'in ordusundaki kötü gidişatı anlatır. li ling'in yiyeceği ve artık atacak oku kalmamıştır. li ling'in adamları artık ağaçları keserek kestikleri ağaçlardan silahlar yapmak zorunda kalırlar. subaylar bile hun atlılarına karşı kendilerini hançerlerle savunacak durumdadırlar.

bir gece li ling şanyu'yu öldürücem diye gaza gelip bütün ısrarlara rağmen kampı tek başına terkeder. sonra utanç içinde geri döner ve sayıca çok azalmış adamlarına kesin olarak yenildiklerini bayrakları yakmalarını ve mücevherleri gömmelerini emreder. bütün adamlara son kalan yiyecekler dağıtılır ve sessizce kaçma planı yapılır. hücum davulları ve boruları çalınmadan kalan son adamlar sessiz sedasız son güçleriyle hun kuşatmasını yararak kaçacaklardır. 5000 kişi içinden hayatta kalan yaralı son 400 kişi çin sınırına ulaşır. yarma harekatı sırasında li ling'in yardımcı komutanı da şanyu'nun sınıra kurduğu pusu sırasında ölür ve li ling "ben imparatorun karşısına ne yüzle çıkacağım şimdi" diye ağlamaya başlar.

imparator wu'ya li ling'in öldüğü söylenir. ama li ling'in ailesinin yasını samimiyetsiz bulan imparator wu şüphelenir. savaş alanı sınıra yakın olduğu için li ling'in hayatta kaldığı haberi yayılır. imparator li ling'in ailesini karısını ve çocuklarını hapse atar. öfkesini alamayıp sarayda li ling'i savunan herkesi cezalandırır. ancak sonra gel zaman git zaman hata yaptığını anlar ve li ling'i affetmek ister, bunun için li ling'i kurtarması için özel bir harekat düzenletir. ancak harekata katılan adamlar li ling'in hunlar için çalıştığını söyler. aslında gerçek böyle değildir ama işte entrikalar yüzünden imparatora bu şekilde aktarılır. çünkü li ling yakalanmıştır ve tutsaktır. bunun üzerine imparator iyice sinir krizine girer ve li ling'in karısını çoluğunu çocuğunu öldürtür.

cephenin öteki tarafında hun şanyu'sı yakalanan li ling'e çok iyi davranır. li ling'e kendi kızını verir. li ling şanyu'nun baş veziri olur. zaten li ling'in artık geri dönecek bir hayatı kalmamıştır. lakin bizim talihsiz li ling, şanyu'nun hatunuyla geçinemez ve şanyu onu hunların kuzey sınırına komutan olarak atar ve hatun ölene kadar geri gelmemesini emreder. 

milattan önce 90 yılında hunlar wuyuan veshangu'ya akın ederler. bunun üzerine imparator wu hiung-nu'lar üzerine o güne değin yapılmış en büyük seferlerden birini düzenler. 70.000, 30.000 ve 40.000 kişilik üç ordu hunların üzerine doğru harekete geçer. bunun üzerine hunların bütün boyları göçe başlar ve li ling'in olduğu kuzeye doğru harekete geçerler. amaçları çin ordularını bozkıra çekmek ve burada desteksiz bırakıp vur kaç taktikleriyle orduları zayıflatmaktır. burada çin ordularından birisi hiung-nu ile karşılaşır ancak yenemeyecekelrini anlayınca zaiyat vermeden gerçi çekilmek ister. bunun üzerine şanyu tarafından li ling çin ordusunu takip etmek ve yok etmek üzerine görevlendirilir. kaderin bir oyunu olarak bu sefer li ling altay dağlarının eteklerinde 9 gün süren savaşta çin ordusunu darmadağın eder. diğer iki ordu da hiung-nu tarafından yok edilir ve çin kesin olarak yenilir.

işte li ling'in hikayesi böyle. bundan sonra yeni imparator tahta çıkar, li ling'i affettiğini söyler ve onu çin'e hizmet için geri çağırır. ancak li ling geri gelmez. kendisi ile birlikte tutsak bir arkadaşı daha vardır, 19 yıl sonra çin'e geri döner ancak li ling yine dönemez. 

milattan önce 79 yılında hun topraklarıda hastalıktan ölür.

wikipedia'ya göre yeniseyi kırgız kağanları li ling'i ataları olarak görüyorlarmış.

işte bu li ling için de çin'de bu beste yapılır. bu beste de civilization 5 oyununda atilla müziği olarak karşımıza çıkar. li ling'in ironik hayatına nispet yaparcasına...

makalenin ingilizcesi çhttp://evirdimhttps://en.wikipedia.org/wiki/li_ling

şurada da li ling si han'ın sözleri ve detaylı kaynak
http://www.silkqin.com/02qnpu/16xltq/xl100lls.htm

orijinal eser
http://www.silkqin.com/06hear/xltq/xl100lls.mp3

canlı çalınan versiyonu
https://www.youtube.com/watch?v=zseudp-v_7e