bugün

uzun zamandır herkes ülkede neler olduğuna dair kendince fikir üretiyor çözüm öneriyor.

vatandaş olarak aklımızın yettiğine gücümüz yetmiyor ve çaresizlik yaşıyoruz.

başka bir sözlük için yazdığım yazıda anlatıp anlatmama konusunda kararsız kaldığım bölümü paylaşmak istiyorum.

15 temmuz sonrası parkta insanlarımızın içinde kalabalığın ve bireysel hareketliliğin gözlemini yaparken yanıma küçük kızıyla gelen bir hanımefendi oturdu.

küçük kızının bitmek bilmeyen korku ve endişe dolu neler olduğuna dair anlamaya çalıştığı sorularını, tükenmiş vaziyette cevaplamaya çalışıyordu.

parkın ortasındaki dev ekranda belediyenin yayını esnasında akan görüntü beni ürpertti.

bunu bir çoğunuz görmüş olabilir.

hatırlarsınız.

kocaman türkiye haritası içinde kocaman bir tane bayrağa sarılı tabut. içim ürperdi.

küçük kız birden yerinde toparlanıp parmağıyla ekranı gösterek içini çekti ve

-anne türkiye öldü mü?

dedi.

aniden annesiyle gözgöze geldik.

sessizlik.

o an içimdeki tarifsiz duyguyu hissi anlatamam. bu mümkün değil.

dünyanın bir çok ülkesini gezdim. gittiğim her ülkenin kendine has tarihi kültürü var. günümüzde yaşıyor. hepsini geçmişi ayakta tutuyor. muhteşem doğa geçmişiyle geleceğiyle gözlerinizden başlayarak bütün bedeninizi ruhunuzu büyülüyor.

her ülkede yaşayabilme imkanınız var. yerleşip gelecek planlama imkanınız var. bu planları özgürce imkanlar dahilinde hayata geçirebilirsiniz. çok ta mutlu yaşayabilirsiniz.

mutluluğunuzu hayatınıza dahil ettiğiniz yeni insanlarla paylaşıp çoğaltabilirsiniz. hayatınızın parçası olabilir o yeni insanlar.

dünya vatandaşısındır hatta sınırları aklından kaldırmış galaksi gezginisindir.

iyilik alıp verirsin o insanlarla iyilik üretirsin her yeni gün.

arandaki sınırları yok ettiğin hayatının parçası olan bu candan insanların hepsi bir gün sorarlar;

-nerelisin?

sessizlik...

köklerinin ait olduğu vatanının varlığının verdiği güvenle nereli olduğunu söyleyebilirsin.

merak eden olur sorar.
gelip gören çıkar sana anlatır vatanını.
ayrı zamanlarda yaşadığınız vatanınla ilgili anılarınızı paylaşırsınız.

gittiğiniz her ülkede kendinize dilediğiniz hayatı kurup karnınızı doyurursunuz.

gitmesende görmesende orada bir vatanın vardır uzakta o vatan senin vatanındır.

bilirsin.

nerede öleceğini değil vatanında aile mezarlığına gömüleceğini bilirsin.

dirinde ölünde güvendedir.

bu topraklarda din - mezhep, ırk -cinsiyet, particilik, fanatizm sebebiyle düşmanlık yaratılıp kutuplaştırılan insanlar anadolu dışında bir coğrafyada aynı dili konuşurken karşılaştığında ilk anda bu ayrımcı ögeleri hatırlamıyor önemsemiyor. aynı memleketin insanı olduğunu farkediyor.

defalarca dile getirdiğim tek konu;

aslolan vatan millet özgürlük.
insanımız. tüm sıfatlardan arınmış insanımız.

yaşlı anadolunun üzerinde çok güçlü devletler kuruldu çok güçlü imparatorlar devletler yönetti.

bugün sadece anadolu var vatanımız var. gelecekte de sadece gene o olacak.

ölümlü insan kim olursa olsun vadesi dolduğunda emanetini teslim ediyor toprak oluyor.

ülkenin yönetimi hangi partide olursa olsun önce vatan önce insan olmalı hedefi.

adına ne derseniz deyin bunun iç ve dış güçler, bugün hepimizin en değerlisi vatanımızın üzerinde bilmem kaç yıldır planlanan projeler vs vb vd uyguluyor.

tüm halkın din dil mezhep ayrımı yapmadan ortak değerlerine sahip çıkması gerekiyor. tek ortak ilke vatanın milletin bütünlüğü özgürlüğü güveni olmalı.

vatana millete zarar veren kim olursa olsun kendi evladın yada babanın partisi hatası söylenmeli. en doğru karar verilip gelecek için birlikte hareket edilmeli.

can yürekteyken değer görmeli.

küçük kızın görüp korktuğu gibi değil türkiye hep yaşamalı yaşatılmalı, güvenli ve özgür kalmalı.
yol olduğuna emin misiniz ?