bugün

Tek partili dönemin bittiği tarihin ironiyle anlatılmasıdır. Atatürk bir diktatör olmuştur lakin şahsi kanaatim dönemi içinde iyi bir diktatördür. Asıl problem Atatürk'ten sonra gelen ismet inönüyle devam etmiş diktatörlüktür. Ülkeyi de mahveden ve kuruluştan sonra ki kazanımları parça pinçik eden bir dönemdir. Şuan ki chp liler bağıra bağıra "demokrasi" kelimesini kullanmaktalar fakat 1950 yılına kadar yaklaşık 60 civarında partiyi kapattırmalarını ve bir çok siyasetçiyi yargılanmaksızın astırmalarını görmezden gelmektedirler. 1950 yılına kadar fiilen osmanlı yıkılmış olsa da rejim değişikliği yapılmamıştır.
mimar sinan'ın harca kırdığı yumurtaya horozlara verilmiş bir göz dağı diyen bu beyinsiz canlılar ülkesine atatürk iyi ki diktatörce yaklaşmış.
Bir iddia. çok kısa da olsa 1950den önce bazı partilerin kurulup, çok partili hayata geçme çabalarının olması bu iddiayı bir miktar çürütmekle birlikte çok da yanlış değil. Ama o partilerin kapatılma sebepleri de göz önüne alındığında gayet haklı olunduğu görülür. (bkz: atatürk e suikast düzenlenmesi)
Atatürk teorik anlamda bir diktatördü. ama pratikte bu durumdan faydalandığı nadiren görülür. bunun dışında cumhuriyet kavramının sözlük anlamına bakmanız gerektiğini görmekteyim. cumhuriyet için yasama organının seçimle gelmesi yeterlidir. 1923'ten beri de yasama organı seçimle işbaşına gelir. bu da atsızın haksız olduğunu gösterir.
Edit: http://www.tdk.org.tr/ind...S.5675d21c0819d1.47932710
Atatürkçü olduğunu söyleyip profiline atsız koyanların bilmediği ve duyunca dumura uğradığı Hüseyin Nihal atsız sözüdür.

görsel