bugün

türk tarihinin yaratılmasında etkileri hala görülen ve mustafa kemal liderliğinde oluşturulan inanışlar bütünüdür.

--spoiler--
kendine güvensiz bir topluma güven aşılamak, sömürülmeyi önlemek ve daha bir çok sebepten dolayı öne sürülmüş olan "teori"

şöyle ki 30larda anadolu'da bir çok devletin hak iddia ettiğini görüyoruz. italyanlar roma bahanesiyle güneybatıda, yunanlar hellen medeniyeti sayesinde batıda hatta ermeniler kilikya ve d. anadolu bölgesinde, geçmişte yani türklerden önce buralarda kendilerinin yaşadığı gerekçesiyle, hak iddia etmekteydiler. bunun cevabı ancak bu sayılan medeniyetlerden önce türklerin burada olduğunu kanıtlanarak verilebilirdi.

bu konun araştırılması ve daha bir çok gerçeğin bulunabilmesi için türk tarih kurumu kurulmuştur(işbu kurumun tc tarihi boyunca bir çok araştırmaya imza attığı unutulmamalıdır). kurumun araştırmaları sümer ve hitit uygarlıklarının türk uygarlığıyla benzerliklerinin araştırılması üzerinde yoğunlaşmış, sosyolojik ve kültürel bağlar araştırılmış, öte yandan batı anadolu'daki yunan eserleri es geçilmiştir.

tüm bu araştırmalara rağmen, doğal olarak somut bir sonuca ulaşılamadığı gibi tezin tümden yanlışlığı da iddia edilemez olmuş fakat yabancı bilim adamlarının ilgisi bu teze yönelmiştir. ayrıca tezde bazı noktalar, şu an için, mantık dışı olarak nitelenebilir

tezin çıkış noktaları sıralanacak olursa:

- medeniyetin ilk çıkış yeri ve beşiği orta asya'dır.
- brekisefal ve beyaz ırkın ilk yurdu burasıdır.
- türkler brekisefal ve beyaz ırktan olup kökenleri orta asya'dır.
- göçler sonucu türk medeniyeti bir çok yere ulaşmış ve uygarlaşmayı tetiklemiştir.
- anadolunun ilk yerli halkı olan hititler, orta asyadan gelmiş olup türklerin atasıdırlar.

raziel @ ekşi sözlük
--spoiler--
komiklikler manzumesi.

"Konfüçyüs adında bilgili bir Türk" Çin'e yeni bir ahlâk ve düzen getirmiş; "sonraları Buda adını alan bir Türk" de Hindistan'da Brahma dinine karşı yeni bir din kurmuş." (Tarih IV. Sınıf, 1938, s. 132-3)
tarihe kemalist bir bakış. evet hz. adem'de türkdü.
mustafa kemal'in ender itibar görmemiş görüşlerindendir. şaşılacaktır ama evet öyle olmuştur. neredeyse tüm söylediklerini ve savunduklarını hatim etmek durumunda kaldığımız mustafa kemal'in bu tezi itibar görmemiştir. şimdi gelelim neden itibar görmediğine.

efendim bilinmektedir ki arkeolojik ve antropolojik buluntular etnosentrik(ırkçı diyebiliriz) tarih yaklaşımı için olmazsa olmaz iki öğedir. öncelikle mevcut olunan yığın için bir kutsallık oluşturulur ve bu kutsallık çerçevesinde medeniyetin kökeni bu yığınların adanmış kutsallıklarına bağlanmaya çalışılır. bu bağlamda mustafa kemal bu yaklaşımın yani medeniyetin beşiğine türkleri yerleştirme anlayışının batılılaşma için iyi bir kılıf olabileceğini görmüştür. o dönemlerde batı bilim ve teknolojide üstündür. bunu eldeki olanla elde edemeyeceği açık olduğu için tarihe gidip oradan elde edilecek buluntularla bu medeniyet ve bilimin kökü sahiplenmiş olunacaktır. böylelikle hem medeniytetin beşiği türkler olacaktır hem de batılılaşma aslında bir nevi kendinleşme olacaktır. ancak görünen o ki elde edilen buluntular pek te öyle düşünüldüğü gibi çıkmamıştır. sümer ve etilerin konuştukları dillerin türkçe ile köken olarak uzaktan yakından akraba olmadıkları ve türklerin anadoluda 1000'li yıllardan önce hiç olmamış olduğu anlaşıldığı için çökmüştür.

tarih mustafa kemal'e hak vermemiştir. etnosentrik tarihi hülyalar çökmüştür. buna rağmen günümüzde de hala prof. dr. veli sevin (-ki kendisi benim de bir dersime girmiş ve bu uydurma tez üzerine kendisiyle koca anfide 500 kişi önünde ateşli bir şekilde tartışmışızdır) gibi kelle-i şerif tarih yorumları yapan birkaç hayalperest tarafından savunulabilmektedir. hatta öyle ki hakkari'de bulunan stel'ler için "arada 1000 yıl gibi bir zaman farkı olsa bile benzer steller orta asya'da da vardır o yüzden o dönemde yaşayanlar türktür" yorumunu yapmıştır. varın bunun da yorumunu siz yapın. arada 1000 yıllık bir fark var ve bu adam göz göre göre sallıyor. neyse konudan sapmayalım.

gerek kürt otoktonist, gerek türk otoktonist gerekse de çerkez otoktonist tarihçiler bu noktada avuçlarını yalayacaklardır. eti'ler, sümer'ler, hurri'ler, urartu'lar, ion'lar ve daha birçokları bu topraklarda yaşayan herkesin -etnik ayrım yapılmaksızın- atalarıdırlar. işi etnik bir tekele almaya çalışmak olsa olsa ırkçılıktan başka birşey olamaz.
(bkz: güneş-dil teorisi)
herkesin kendi tarafından bakıp götünden uydurarak yorumladığı tezdir.

öncelikle Tez Mustafa Kemal Atatürk'ün Savunduğu tez değildir, Halide edip adıvar'a "araştır bakalım çocuk ne var ne yok anadolu'nun geçmişinde" der. Halide edip adıvar da kendi çapında takılır, hatalarıyla sevaplarıyla bir tez ortaya atar. Sümer diliyle Türk dili arasındaki benzeşmeyi inkar edecek kadar cahiller de 21. yyda bu tezi temelsiz olarak eleştirirler.
Ben de eleştiriyorum bu tezi, lakin kimi bilimsel gerçekleri de hasır altı etmeye çalışmıyorum. Buna çalışsa çalışsa tarihinde bir halt olmayan zavallı iptidai etnikler çalışır. Sümerler türk müdür? Sümerler bana göre türk değildir, Türkçeyle benzeşen dilleri var mıdır? Vardır, Sümerlerin Türk kökenli sanılması için nedenler var mıdır? Elbette vardır.
bana göre türk değil diye Yüzde yüz türklerin ataları veya türkler onların ataları değil diyebilir miyiz? Diyemeyiz. Sümerler Bölgedeki Farsi, arabi, ibrani zavallı kavimlerle dil, köken ve kültür olarak temelde bölgesel kültür etkileşimi harici benzeşme gösterir mi? göstermez. Ama sümerlerin göç edip buralara geldiği yerler Türk vatanıyla kesişse bile O vatan sadece ve sadece türklerin vatanı mıdır? değildir.

kaldı ki Halide edip'in Türk tarih tezi Sümerlerden daha çok batı medeniyetini kuran beyaz aryani ırktan olduğumuzu temellendirme üzerine gitmiştir, Kimbilir Sümerler Halide edip'in tezinin tek temele oturtulmuş bilimsel noktasıdır. Sümerleri aryani ırk statüsüne nasıl soktu etti bilmiyorum.
Beyaz aryani ırktan olduğumuzu temellendirmeye çalışmanın nedeni de genetik, evrimsel ırkçılığın moda olduğu ve ciddi ciddi bilim olarak araştırıldığı bir çağda hayatta en hakiki mürşitin ilim olduğu bir çağda, ilimin dünya çapında dinselleşmeye başladığı bir çağda evrimin üst noktasına oturmuş Aryani ırktan olmazsanız bilimsel ve genetik olarak ilkel bir topluluğa üyesiniz, medeniyetsizsiniz demektir.

E haliyle Halide Edip de kafasına göre takılmıştır.

zaten ilerleyen dönemlerde de tezin temelsiz kısımları atatürk zamanında tarih kitaplarından çıkartılmış daha çok gerçekçi Hun, göktürk, uygur ve tarihine dönülmüştür.

Ha yine de Sümerler ve orta asya kavimleri üzerine bilimsel çalışmaların devam etmesi gereklidir. Sonuçta geçmişe dair elde hala kesin kanıtlar yoktur. Haliyle bilimsel küçük bir ipucu da olsa üzerine gidilmelidir.

ben ise bilimden ayrı kişisel olarak tarihin derinliklerinde kalmış ve yok olup gitmiş bir Topluluğun torunu olmuşum olmamışım umurumda olmaz. Atam Timur'dur, Çengiz Handır, Kılıç arslandır. Barbarlar mıdır? değil midir? Onu avrupalılar düşünsün, Anadolu'yu kanla aldım, kanla veririm. ister 1 yıllık vatanım olsun ister 10000 yıllık. uğruna tek damla kan döktüğüm, tarih boyunca 1 tane de olsa türk yaşamış yer Türk'ün içerisinde yaşayan diğer etniklerin tapusuyla beraber malıdır.

ek: Anası orospuluk yapan, babası istiklalde travestilik yapan kişiler dille ortak noktalar olduğunu iddia edilmesinden rahatsız olmuş. arkadaş bütün bilim insanları aynı görüşü savunmak zorunda mı? Hele de fizik mi ki bu F=MA gibi keskin kanunları olacak? Bunu savunan yüzlerce Türk biliminsanı insan değil seninkiler insan. Unutma ki Sümerler türkmüş değilmiş Bu senin ananın orospuluk yaptığı gerçeğini babanın da götten verdiği gerçeğini değiştirmiyor, git bunlarla uğraşacağına ananı babanı kurtar.
21. yüzyılda hala sümer dili ile türkçe arasında bağlantı kuran andavalların savunduğu tez. açın biraz arkeoloji okuyun. ha özürlüyseniz ben size önereyim. açın bakalım arkeo atlasın son sayısını adamın biri gayet güzel yazmış. götünden bilgi uydurup mal mal yorum yapılmaz en azından. adam arkeolog araştırmış söylüyor sen ne yarrağımsın götoğlanı demek istiyorum her boktan anladığını iddia edenlere.
atatürk ün tarih tezi doğrultusunda, gazi'nin direktifleri ile araştırılmış, geliştirilmiş, türk ırkının kökeni ve türklerin medeniyete olan katkıları hakkında önemli bulgular elde edilmiş çalışmadır.
bu çalışmaların ışığında 1930 yılında yüz adet basılan Türk Tarihinin Ana Hatları isimli eser Türk tarih tezi'nin en önemli ürünü olup 1931-1941 yılları arasında okullarda ders kitabı olarak okutulmuş ve türkçülük ideolojisinin gelişmesine önemli katkılar sağlamıştır.
http://tr.wikipedia.org/w...ih_Dersleri_1931-1941.jpg

yine türk tarih tezi çalışmalarında türklerin anavatanı olan orta asya'dan evvel dünyaya mu kıtasından yayıldığına dair bulgular ve savlar ortaya atılmış, mu kıtası uygarlığına ait halkların sümerler ve amerika yerlileri'nin türkler ile akraba oldukları, aynı soydan-kökenden geldikleri bu ırklarla türkler arasında, gerek lisan gerekse yaşamsal örneklemelerden yola çıkılarak iddia edilmiştir.
--spoiler--
Türk Tarih Tezi, beyaz ırkın kökeninin Orta Asya olduğu hipotezinden yola çıkmaktadır. Buna göre değişik çağlarda, çeşitli göç dalgaları halinde Orta Asya'dan dünyaya yayılan Türklerin de atası olan halklar, dünya medeniyetlerinin önemli bir kısmını kurmuştur.
--spoiler--
bu gün cumhurbaşkanlığı forsunda bayrakları ile sembolize edilen 16 türk devleti de türk tarih tezi'nin sonuçlarından biridir.

(bkz: güneş dil teoremi)
Ilk turk tarih kongresinde bu tezin savunusu yapilirken, yunanlilarin da turk olduguna dair ilginc(!) bulgular ortaya konulmustur. Tarihci falan olmayan adamlara, bu tezi savunduklari icin profesor payesi verilmis, ankara universitesi kurularak burada ders vermeleri saglanmistir.

bu tezi, bilimselikten uzak ve atmasyon olusu nedeniyle reddeden darulfunun hocalarinin ise islerine son verilmistir.
afet inan adlı bir ulusalcı'nın 1928 yılında okuduğu fransızca bir coğrafya kitabında karşılaştığı; türklerin sarı ırktan olduğuna dair bir bölümü atatürk ile paylaşması ve atatürk'ün de bunun üzerine türk tarih tezi araştırmalarına başlanması için talimat verdiği söylenmektedir. kaynak isteyenler afet inan'ın kaynak yayınlarından çıkmış türk tarihinin ana hatları kitabının 25. sayfasına bakmaları yeterli olacaktır.
türk tarih tezi'ne göre;

afet inan'ın fransızca bir kitaptan okuduğu metinden ötürü ayyuka çıkan 'türklerin sarı ırk olması sorunsalı' olayının atatürk tarafından incelemeye alınması emri gelince başta isviçreli antropolog eugene pittard olmak üzere antropologlar tarafından, zamanın yüzde 70'ten fazla türk çocuğunun kafa tasları, osmanlı devleti zamanında yaşayıp ölmüş türk kökenli insanların mezarlarının açılmasıyla kafatasları incelenmiş ve türklerin sarı ırka mensup olmadığı, eurepeid yani beyaz ırka mensup olduğu anlaşılmıştır.
1. ve 2. türk tarih kongreleri ile tüm dünyada gerçek tarihçiler tarafından kabul gören tezdir.

(bkz: birinci türk tarih kongresi/#15460964)
(bkz: ikinci türk tarih kongresi/#15462066)
(bkz: türk tarihinin ana hatları/#15460478)
(bkz: hint avrupa odaklı tarihçilik/#14985704)
kemalizm'in akıl ve bilime ne kadar önem verdiğinin göstergesidir.
önemli bir araştırma konusudur. önemli olan türk milletini övmek herşeyi biz icat ettik önce biz vardık demek değildir. gerçek tarihimizi geçmişimizi öğrenmek istiyoruz. gerçeklerde atalarımızla övünmek için yeterli olacaktır.
kemalizm'in akıl ve bilime ne kadar komik yaklaştığının göstergesidir.

lan, "türk" ismininin ortaya çıkışı kaç senelik bi şey? iki milenyum bile değil amk. sen hangi akla hizmet böyle komik şeyler söylüyorsun? yazık. gerçekten yazık.
Belgeli tarihtir.
küçük beyniyle aşağılamaya çalışan eziklerin itibar ettikleri tarihe ait ise tek bir belge yoktur.
bütün tarih tezleri gibi türk tarih tezi de ben- merkezci bir tutum ve politik bir karakter taşımaktadır.

amaç türk tarihini orta asya' dan başlatarak türk milletine zaman- mekan idraki kazandırmak ve eski anadolu uygarlıklarının türk merkezli olduğunu belirterek anadolu' nun ontolojik olarak türk yurdu olduğunu algılatmaktır.

ayrıca türk milletini barbar ve tarihsiz bir millet gibi gösteren oryantalist tezlere çok ciddi bir meydan okumadır.
Çok dalga geçilir saçma yönleri var tabi mesela könfüçyüs,buda nın türk olması ya da eski anadolu uygarlıklarının türk olması gibi(truvalılar hariç)

Buna laf eden de genelde türkleri ortalığı yakıp yıkan,basit çoban,m Mongoloid bir ırk olarak görürler.
https://www.youtube.com/watch?v=BbF02BZBWdA&t=3s

Cengiz Özakıncı'nın muhteşem anlatımıyla bu tezin nasıl yazıldığını hangi bilimsel kaynaklara dayandığını yukarıdaki programdan başlayarak tarih sırasına göre izleyip öğrenebilirsiniz.

Bu tez, Türk'leri barbar olarak yaftalayıp Anadolu'yu işgal gerekçesi oluşturmaya çalışan Yunan-Roma tarih tezi savunucularına karşı yazılmıştır. Batılılar uygarlığın Yunan-Roma tarihinden geldiğini ve bunların da batılıların ataları olduğu iddiaları üzerine Atatürk uygarlığın daha eski kavimlere dayandığını ve bu kavimlerin de Orta Asya kökenli olduğunu yani Anadolu'nun binlerce yıllık Türk yurdu olduğunu ortaya atarak ve bunu yine batılı bilim adamı ve arkeologların çalışmalarına dayanarak batılılara ayar vermiştir.

Atatürk bu çalışmaları yapmadan önce 4000'e yakın kitap okumuştur. Bu kitaplar üzerinde işaretlediği yerler aldığı notlar Anıtkabir Derneği tarafından 24 cilt halinde yayınlanmıştır.
Genelde güneş dil teorisi ile karıştırılsa da aynı olmayan tez

Güneş dil teorisi işte o tüm dünyayı türk ilan eden teori

Türk tarih tezi ise tarihteki Türk devletlerini araştırır hun,avar,hazar, Göktürk, Karahanlı vs gibi hatta artık tez değil ispatlanmıştır.