bugün

görsel

(bkz: ağır roman)
=====_____süper tanım____=====

+yeni işiniz reklamcılık hakkında bir kaç söz söyler misiniz ?
-efendim, reklam reklamdır. reklama reklam demeyen arkadaşlara teessüf ederim .
reklam üç kola ayrılır; bu kollar sonra bir yerde birleşirler sonra tekrar ayrılırlar
bilmem anlatabildim mi.
bitti.
Kemal Sunal'a saygıyla. (bkz: üç kağıtçı)

-babama selam söyle, o da gideceğin yerde
-ben ananın olduğu tarafa gidiyorum
=====_____Süper Tanım____=====

+yeni işiniz reklamcılık hakkında bir kaç söz söyler misiniz ?
-efendim, reklam reklamdır. Reklama reklam demeyen arkadaşlara teessüf ederim .
Reklam üç kola ayrılır; bu kollar sonra bir yerde birleşirler sonra tekrar ayrılırlar
bilmem anlatabildim mi.
bitti.
maaş dağıtılır.
+ hepsi bu kadar mı kurban?.
- evet.
+ benimki niye ötekilerden eksik?.
- onlar sendikalı.
+ bende Harranlıyım..

görsel
(bkz: canım kardeşim)

-bana bak, sana bir şey söyliyim mi?
-söyle
-kimseye söylemek yok ama!
-iyi ya söylemem.
-yemin et bakiyim.
-valla billa söylemem.
-ben ölücekmişim.
-ne var oğlum bunda yemin ettiricek?
- hiiiiç..ama abimle halit abim “duydun mu?”
diye bağırdılar akşam bana. ben de korkudan “duymadım” dedim.
-sen sahiden ölürsen bilyeler nolucak?
-ne biliyim ben.
-bana versene?
- iyi ya, ölünce abimden alırsın.
bu kaltakla aynı mahallede büyüdük. mevlanakapı da. babası zabıtaydı. alkolik hasta bi adamdı rahmetli, erkenden de gitti zaten. bu anasıyla yoksul, perişan. bizim tuzumuz kuruydu, hacı babam yapmış bi şeyler. bi de zagor vardı. bizim eski evin kiracısının oğlu. babası filimciydi yeşilçamda. cepçilik, arpacılık, her yol vardı itte. ama sevimli, yakışıklı oğlandı. bizimkine aşık etmiş kendini. ben efendi oğlanım, okul mokul takılıyorum o zamanlar. öylece büyüdük gittik işte. ne tak varsa? hep askerliği beklerdim. dört sene kaldı, üç sene kaldı. sonunda o da geldi gittik. bizde de herkes bunu bekliyormuş; gelir gelmez yapıştılar yakama. ev düzüldü, kız bulundu, çeyiz falan filan... nikahlandık. iki taksi bi dükkan verdi peder. dükkanda koltuk moltuk satardım. bi gün bu huur çıkageldi. hiç unutmam, görür görmez cız etti içim. böyle basma bi etek dizine kadar, çorap yok, üstünde açık bi bluz, saçlar maçlar... pırlanta anlayacağın. şunun bunun fiyatını sordu, dalga geçti benimle. kanıma girdi o gün. tabii taktım ben bunu kafaya. ertesi gün bi soruşturma. dediklerine göre yemeyen kalmamış mahallede. ama asıl zagor a kegibmiş. zagor da kaftiden içerde o sıra. bi gün, süslenmiş püslenmiş; zırt geçti dükkanın önünden. yazıldım peşine. tuhafiyeciye gitti, pastaneden çıktı; minibüs otobüs, geldik sağmalcılar a ; benim içimde bi sıkıntı. işi anladım tabii: zagor u ziyarete gidiyo. bi tuhaf oldum, bini de kıskandım. uzatmayalım çaresiz evlendik ötekiyle. o ara zagor içerden çıktı. sonra bi duyduk; kaçmış bunlar. altı ay mı bi sene mi; kayıp. hep rüyalarıma girerdi huur. o gün dükkana gelişini hiç unutamadım. benimkine bile dokunamaz oldum. sonra bi daha duyduk ki iki kişiyi deşmiş zagor: biri polis, ikisinin de gırtlağını kesmiş. karakolda beş gün beş gece işkence buna. arkadaşlarının öcünü alıyorlar. kaltağa da öyle... önce öldü dediler zagor a, sonra komalık. ankara da oluyor bunnar. bizimki bi gün çıkageldi mahalleye. zagor içerde, en iyisinden müebbet. bi sabah dükkana geldim, baktım bu oturuyo. önce tanıyamadım. anlayınca içim cız etti. cız etti de ne? tornaya değmiş gibi oldu. çökmüş, zayıflamış, bembeyaz bi surat. ama bu sefer başka güzel huur. oranın şarkıları gibi. kalktı böyle, dimdik konuşmaya başladı. dedi para lazım, çok para. zagor a avukat tutacakmış. ilerde öderim dedi. esnafız ya bizde, nasıl? diye sormuş bulunduk. huurluk yaparım dedi, istersen metresin olurum. içime bişey oturdu ağlamaya başladım, ama ne ağlamak... işte o gün bu günden beri bu huuryla tam yirmi yıl geçti. uzatmayalım, zagor a müebbet verdiler. ama rahat durmaz ki bin! ha birini şişledi, ha firara teşebbüs; o şehir senin bu şehir benim, cezaevlerini gezip duruyo. huur da peşinden. sonunda dayanamadım: ben de onun peşinden. önce dükkan gitti, ardından taksiler. karı terk etti, peder kapıları kapadı. yunus gibi aşk uğruna düştük yollara. iş bilmem, zanaat yok. bu durmuyo hiç. ilk yıllar ufak kahpeliklere başladı, sonra alıştı. gözünü yumup yatıyo milletin altına. gel dönelim diye çok yalvardım. evlenelim, pederi kandırırım, zagor a bakarız: yok. kancık köpek gibi izini sürüyo itin. naptı buna anlamadım. kaç defa dönüp gittim istanbul a. yeminler ettim. doktorlar, hocalar kar etmedi. her seferinde yine peşinde buldum kendimi. bi keresinde döndüm, biriyle evlenmiş bu, hamile. beni abisiyim diye yutturduk herife. nedense rahatladım, oh dedim, kurtuluyorum. bu da akıllanmış görünüyo. yüzü gözü düzelmiş, çocuk diyo başka bişe demiyo. sinop ta oluyo bunnar. ben de döndüm istanbul a. doğumuna yakın, zagor bi isyana karışıyor gene. hemen paketleyip diyarbakır cezaevine postalıyorlar. çok geçmeden bizimki depreşiyo gene; o haliyle kalk git sen diyarbakır a, üç gün ortadan kaybol... herif kafayı yiyo tabii. dönünce bi dayak buna: eşek sudan gelinceye kadar. kızın sakatlığı bu yüzden. sonra çocuğu doğuruyo. uzun zaman anlaşılmamış. ortaya çıkınca bi gece esrarı çekip takıyo herife bıçağı. çocuğu da alıp vın diyarbakır a, zagor un peşine. allahtan herif delikanlı çıkıyo da şikayet etmiyo. ben o ara istanbul da taksiden yolumu buluyorum. epey bi zaman böyle geçti. yine her gece rüyalarımda bu. zagor un diyarbakır cezaevinde olduğunu duymuştum o sıra. bi gece bi büyükle eve geldim. hepsini içtim. zurnayım tabi. bi ara gözümü açıp baktım: karlı dağlar geçiyo. bi daa açtım, başımda bi çocuk, kalk abi, diyarbakır a geldik diyo. baktım, sahiden diyarbakır dayım. bi soruşturma. kale mahallesi vardır oranın, bi gecekonduda buldum, malımı bilmez miyim? görünce hiç şaşırmadı. hiç bişe demedik. o gece oturup düşündüm. oğlum bekir dedim kendi kendime, yolu yok çekeceksin. isyan etmenin faydası yok, kaderin böyle, yol belli, eğ başını, usul usul yürü şimdi. o gün bugün usul usul yürüyorum işte.

edit : daha önceden girilmiş, görmedim..
görsel
dinleyin ulen develer. istanbulun en büyük mafyası biziz artık. baba takımında haracını kestik. bize posta kimse kalmadı.
şakire çay yok.
yaz kızım 200 torba çimento - tükür ulan babanın suratına.
benim dayımın çocukları mermiye kafa atıyor.
medine dilencisi olurlar şerefsizim.
kaptan milletin içinde bağırma ayıp oluyor.. bağırma lan milletin içinde.
yanıyorsun fuat abi.
sen mi büyüksün hayır. ben büyüğüm ben, yaşar usta.
kardeş bana niye az para verdin. onlar sendikalı. bende harranlıyam.
seni hiç sevmedim süt oğlan.
hiç bir örgütle ilgim yok. beni adamdan sayıp alacak örgüte zaten ben girmem. o örgüt ibrahime kaldıysa örgüt bile sayılmaz.
bu da mı gol değil be.
çünkü içinizde hala bomba atmasını bilmeyen hayvanlar var.
buralarda müslüm denen bir hıyar varmış - 1 dayak nedir? 2 neden atılır?
binicem üstüne vurucam kırbacı.
adamın dötünden kan alırlar kamil kan.
kovirmisin agam.
fırsat ayağınıza geldi, cibicibis marka..
amerikan başkanı dahil herkese haber ver.
ateş, su, toprak, tahta.
ben almadım jurasic verdi.
citroën - efenim abi.
komutan logar bir cisim yaklaşıyor.
ben kadir - hangi kadir - deli kadir ulenn.

çoktur say say bitmiyor.
- herkese benden çay!
+ ben içmem
- şakir'e çay yok
+ ne dedin sen?
- şakir dedim. şakir değil mi senin adın?
+ şakir abi, şakir ağa diyeceksin
- o günler eskidendi şakiiirr!
+ şakir deme ulan..!
- ne diyem mahmut mu diyem?
bu suyun esansı eksik ağam itibarına gölge düşii.
Birde pardon filminde efsane bir şekilde telafuz edilmiş olan

Asuman... orospu asuman.
+Emrah kooooooooos anani sikiyorlar
-nerdeeee.
-Şaban uyuyorsun
+ yok canım
- evet uyuyorsun hemde babamın yatağında.
+eeeeeee
-babamın yatağında
+eeeeeeee
-babamın yatağa
+bende ananın yatağa demedim ki.
görsel
-baba değil Erzincan zelzelesi.
-evlat deel guzu guzu.
Dorduncu element tahta.
- borcum ne kadar abi?
- anan önceden ödedi yavrum.
Emrah'in kaşlar o biçim.
bi ekstraya çağırmışlardı, piyastos olduk. tavuk dönerken ihbar etmiş.

(bkz: masumiyet)
görsel
görsel
evet tarafından

gora.
Parka gidecekmiş iki gözümün çiçeği.
Ben avul başbuğu değil ulus hakanı olacağım. Çok kan dökülecek ama Büyük Göktürk Devleti kurulacaktır.

Hakanlar Çarpışıyor (Tegin Noyan)