bugün

Düşündüm de
Küçücüklüğümden beri izlediğim tüm amerikan menşeli filmlerde hep çöp öğütme makineleri vardı. Pek anlamazdım işlevini ve büyüdükçe gördüm ki adamlar tertemiz yaşamanın yolunu böyle bulmuş.
Bizde ise senelerdir sürülerle sinek üreten , pislikten, ağır kokudan yanına yanaşılmayan, gaz sıkışmasından patlamalar yaşanan, ne yapılması gerektiğini şaşırtan kötü yerler.
Aç çocukların içinde gezerken öldüğü sefalet timsalleri!
Yenilebilir durumdaki gıdaların çöpe atılmayıp ihtiyacı olanlar için henüz tazeyken dağıtılmaları geniş kapsamlı kampanyaların işi. Eminim herkes seve seve katılır.
Benim burada söylemek istediğim en önemlisi bu olmasına rağmen, gıda israfının dışın da başka bir şey.
Pislikten ülkeyi kurtarma savaşı başlatmalı!
Mecazi değil gerçek anlamda atıkların yarattığı pislikten. Diğeri beni aşar.
Aylardır kendi uyguladığım bir yöntemi herkese önermek istiyorum. Fertlerin rahatlıkla uygulayabileceği bir yöntem.
En güzeli çöp öğütücüler tabi ki ama ülkece bu nevi lükslere bütçe ayıracak fert sayımız çok düşük. Bütçesi yeterli olanlarda ülke şartları böyle olduğu için kafa yormuyorlar sanırım.
Evet. Diyorum ki gelin organik atıklarımızı çöplere atmayalım. Önce evimizi sonra mahallemizi sonrada genel çöplükleri arındıralım. Ben uygulamaya başladığımdan beri evimde rahatım. Akan kokan feci bir pislikten kurtuldum.
Ne mi yapıyorum? Efendim organik atıkları doğrudan kanalizasyona gönderiyorum. Aynı çöp öğütücülerin yaptığı gibi. Nasıl mı? Korkmayın tıkanma yaratmayacak şekilde. Yani küçük parçalara ayırarak. Pek çoğumuzun evinde robotlar var. Üşeniyor musunuz? Elinizde ayırıverin üç beş parçaya. inanın tertemiz olacak çöpleriniz. Ambalajları da çalkaladık mı olay bitiyor.
Birden gözünüze zor göründü biliyorum. Ama hevesle uygulamaya başlarsanız alışırsınız. Bunu yemek hazırlamanın rutin parçaları içinde görmeye başlayın lütfen. Tıpkı ayıklamadan sebze pişiremeyeceğiniz gibi. Olması gerekenler içine ekleyin. Sadece birkaç dakikanızı alacak.
Şu küresel ısınma sorunu varken su harcamak doğrumu? Dediğinizi duyar gibiyim. Fakat düşünürseniz diğer pisliği arındırmaya çalışmaktan daha doğru olduğunu göreceksiniz, tüm ülke ekonomisi adına.
Hanımlarımızı bilirim. Hemen suyu aka aka bir poşete doldurup evin dışına attıklarında bu pislikten bir ohh deyip kurtulurlar. Oysa nasıl bir genel kirlenmeye sebep olduklarını oturup düşünme zamanı geldi.
Sokağımızdaki çöplerin yanından geçerken burnumuzu tıkatan kokulardan ve yıllardır sızıp akmış kendine yer etmiş o iğrenç izlerden başkaca korunma yöntemi varmı?
Ha kanalizasyon için çok iri ve sert olan kemik gibi atıklara gelince, sokağımızda melül melül bekleşen, yiyecek arayan hayvancıklar ne güne duruyor?
Aslolan belediyelerimizin her atığı ayrı ayrı toplama işlemini başlatması ama ne yazık ki bunu başarabilen çıkmadı bildiğim kadarıyla.
Gelin fertler olarak biz üstümüze düşeni yapmaya başlayalım. Arınma bir yerlerden başlamalı öyle değimli? Ne oldu her yönüyle temizliği, her şeyin önünde tutan bu topluma?