bugün

hani filmlerde oluyor ya. kekonun birini alıyor böyle statüsü ve tecrübesi üst düzey bir hmm nası derler, alfa bi karakter diyelim. bunu her konuda yetiştiriyor, geliştiriyor. ilk halinden 5-10 gömlek daha kalifiye biri haline getiriyor.
baştan yaratıyor falan.
heh işte öyle bi tip beni de alsa baştan inşa etse benden yine adam olmaz amk.
Gece 2.30'a kadar sınav okumam ya da sabahlara kadar eğitim öğretim yöntem-teknikleri geliştirmeye çalışmam kimsenin umurunda değil. Önemli olan sabah 7.15'te uyanmam ve tam vaktinde okulda olmam.
Evlilik hayatim boyunca kocam gobegime bosaldiginda, gobek cukuruma biriken spermine parmak banip goz alti bolgeme parmak masaji yapacagim. 20 dk bekletip dusa girecegim.

Hayatimin en troll ritueli olabilir.
82 senelik yazarım, şu başlığa 1 entry bile girmedim.

çok da sikinizdeydi tabi.

söylediğim iyi oldu.

rahat rahat uyursunuz şimdi.
yola çıkmak istiyorum sözlük, hayır bu herkesin anlattığı türden "efenim takayım kulaklığımı işte arabada/otobüste kafamı yaslayıp uzak şehirlere gideyim" şeklinde bir yol değil.

bu motorunuza binip rüzgarı hissettiğiniz, "benzin yetecek mi lan acaba?" şeklinde düşüncelerle aklınızı meşgul ettiğiniz, hesapları doğru yapmadığınız takdirde en yakın benzinliğe kadar moturunuzu ittirdiğiniz ki benim motorumun kuru ağırlığı 250 kg ve sırf onu itmekten terler içinde kaldığınız bir yolculuktan bahsediyorum.

hatta bazen yolda kalırsınız, evet evet... ıssız bir yerde debriyaj telinizi sökersiniz yenisini takarsınız falan.

işte bu yolculuk efsanedir, yolların efendisi gibi görürsünüz kendinizi.. siyah vizörlü kaskınızın altında kendi kendinize gülersiniz konuşursunuz, kulağınıza taktığınız kulaklıklarda "here ı go, on the road again" diye söylenmektedir james hetfield...

bu konuda satırlarca yazabilirim ama sürmeyen, yaşamayan anlayamaz arkadaşlar.
Yetmedi, yetemedim, yetiremedik. En basindan yaraliydi, yaraliydik. Her ne kadar ugrastiysam ben hic savasmamisim gibi oldu. Hep korktum, korktuklarimi da yasadim evet. Vazgectim evet; dokunamadan, hissedemeden, okyanuslari asip ayni sehirin havasini da cektim cigerlerime ama yuregimin engelleri asmaya kuvveti yoktu. Binlerce kilometre uzakta tek basima cirpiniyorken; beni gecelerce aglatanda, her sabah mutlu uyanmama sebep olanda oydu. Evet vazgectim fakat ilk vazgecen ben degildim, sessiz birakildim yaralarimin oldugunu bile bile, kimsesizligimi bile bile yalniz biraktin. Gunlerce bir umut bir haber bekledim. Hafta sonlarini severken hafta sonu olmasin diye dualar ettim. Sana dogan gunes bana batiyordu ve simdi tamamen karanliklar icindeyim. Olsun tum hatalar benim, tum gunahlar benim boynuma olsun. Bile bile atesten gomlegi bana giydiren sen rahat uyu, sana gunes en guzelinden dogsun. Yakip yikip birakamadim, istedigimde ise sen mani oldun. Kisacasi hasret kaldim sana. Uzmesin seni kimse, ruzgar kirmasin dallarini.

Demiştim fakat, artık bitti bütün mesele.
cok istedim gitmeyi, ardima bakmadan dayandigim daglari yikmayi. cok istedim sonsuzluga karismayi, surekli mutsuz uyanip mutsuz uyanmaktan kurtulmayi. vazgecmek her aklima geldiginde ise her dogan gunese yeni bir sans daha verdim. umarim vazgecmem ama biliyorum ki bir gun vazgececegim...
Nolur bütün bunlar bi son bulsun ben dayanamıyorum.

Edit: birbirimizi heryerden engelledikten sonra bi yeri engellemediginden eminim. Bi sey yazmak neyi degistirir bilmiyorum ama yazip yazip gondermeden siliyorum. Yazsam da ne yazicam ki? Kafam cok karisik bu noktada tamamen yalnizim. Kiskancligi biraz abarttim diye gidip o kizla sevgili olup gozume sokmasina gerek var miydi gercekten diye dusunuyorum. 9 gun oldu hala gunden gune Abartmaya devam ediyo showunu. Yemin ederim gozume sokma cabasi olmasa nasil mutluysa oyle yasamasini isterim. Bunun burcla alakasi yok demeyin bi akrep burcu kontrol manyagiyken boyle savunmasiz ve plansiz napicagini bilmeden ortada kalirsa deliriyor. Ben surprizleri bile sevmem bana sorulmadi diye. Kaldiramiyorum yediremiyorum. Napicam amk.
bazen çok şey yazmak, anlatmak istiyorum. kendimi dibine kadar anlatmak istiyorum. öyle çok anlatayım ki, kendimi anlamadığım, çözemediğim noktaları bile keşfedeyim istiyorum. sonra hiçbir şeyin değişmeyeceğini fark ediyorum. keşke yapabilsem, belki düzelirdim.
insan, bekliyor tabi.. birgün ansızın telefon çalacak, arayacak diye.
o gün kendime dikkat etmiş olsaydım, o arabayı yavas kullansaydım. önceden de bazı şeyleri planlamış olsaydım. sanırım su an mutlu olurdum.
Hiç mutlu değilim lan. Yeniden sevmek ve sevilmek istiyorum çünkü bunu gerçekten hakediyorum. Umarım karşıma hayırlı, duygusal, durust ve sadık bir kısmet çıkar herşeyin hayırlısı.
Allahım birşeyler yoluna girmeli dimi?
Keşke param olsa bir süreliğine yaylalara çıkıp kafa dinlensem .Ruhen ve bedenen yorgun hissediyorum.işe gidesim yok.Yavaş yavaş gribin kollarına koşuyorum.
Ölümün imkansızlaştırmadığı bazı şeyleri sadece saçma sapan sebeplerinle imkansızlaştıran insanlar ah o insanlar..
aslında boyle seyleri dillendirmeyi cok sevmiyorum ama bu gun aynı kisiyle karsılasıp aynı agız dalasına girince buraya yazayım dedim. bundan 10 gun kadar once mahalle arasında onume ölümüne fırlayan bir araca yandan carpmamak icin direksiyonu saga kırdım ve bu esnada arabayı bir evin beton duvar cıkıntısına istemeden de olsa vurmak zorunda kaldım. kendi evim yakındı o anın stresiyle arabaya bakmadan eve cıktım ama sag arka kapı ve marspiyel hasar gormustu. aradan 10 dakika gecmedi kapı krılırcasına calınıyor. actım kapıyı tanımadıgım bir kadın bana beton cıkıntıya zarar verdigimi briketin birini,n beton kısmının dokuldugunu soyledi. bende isteyerek yapmadıgımı kazadan kacınmak icin mecbur oldugumu soyledim ama zoruma gitti kadının tavrı. benim arabamda dunya kadar hasar olustu yola bu kadar giren bir betonu niye oraya yerlestirdiniz insan bir gecmis olsun neyse vereyim briketinizin parasını dedim ama kadın zır cahil bagıra cagıra gitti. o gunden sonra karsılasmadık hatta ben gittim betonda az bir hasar oldugunu lafının bile edilemeyecegini gordum konusayım dedim av tufegi gosteriyor kocası avludan bana. bende yarın gidecegim sikayetci olacagım o beton cıkıntının yola tecavuz ettiginden eminim. insanlık ayaga dusmus iyice hic umut bırakmıyorlar insanda.
istemiyormuş artık. haklı.

ne istediyse vermedim. sevmediğimden değil, çok sevdim. hani zifiri geceyi bitiren güneşi sever gibi sevdim. geldi, karanlığım bitti sandım, gözlerim alışmamıştı aydınlığa, belki o yüzden, ne istediyse vermedim.

şimdi karanlıkta, karanlığa alışık gözlerimle bakınca görüyorum ki şansmış, kullanamamışım. sağlık olsun.
hastayım, az önce uyandım.
çok alakalı olarak şunu anladım, sevilmek yaşatıyor insanı. sevmek de yaşama renk katıyor. uyanmak güzel, seviştiğiniz güne uyanmak.

"...
severdim sizi, çaresizce lâl olmuş dilim
bazen üzgün, kıskanç çoğu zamanda çekimserim
öyle içten bir sevgi ki olabildiğine hassas ve tarifsiz
dilerim tanrıdan!
versin size sevginin tükenmezini, tükenmezini."

puşkin yazarlığının yanında güzel de şiir yazmıyor mu? uyduruyor muyum?
merhaba eru bir de sen kaydet ve yeni bu arada ne güzel bir hafta yine bir pazar sabahı vardır ve bu konuda çok güzel olmuş bu ne lan böyle bi durum yok lan ne kadarda degil mi sen hepsine teşekkür birden çok bire bir bu konuda da çok önemli güzel olur olur ya mu var acaba yoksa o kadarda gezilecek?
Canım acayip hamsi çekiyor şu anda ... Ama aynı zamanda çok depresifim yine de hamsi bulsam yerdim.
Uzun zamandan sonra tekrar uludağa geldim. Sözlük ölüler şehrine dönmüş.

Bugün yazdım biraz, yarın yine geleceğim. Burada güzel zamanlar geçirdim, onların önemi var.

uyuyorum, gece bitti. günaydın.
Çalıştığım yerde bir tane yakışıklı eleman var ve adam yıkılıyor. Genç, başarılı ve dünya tatlısı birisi. ben kendisiyle konuşmaya utanıyorum, ve mümkün olduğunca kısa kesiyorum konuşmam gerekirse. Komik olan toplantılarda bazen sadece benimle konuşuyor gibi sürekli bana bakıyor gibi geliyor, bence bilinçli bir şey değil belkide arkamdaki şahısa fln bakıyor yada olduğum yöne ama ben salak gibi çok rahatsız oluyorum. Arada duvarlara felan bakıyorum böyle resmen salak gibiyim evet. Geriliyorum, hatta avrupa yakasında ki dilber hala gibi “valla telledim” oluyorum. Evet çok saçma lan, ama işte komik de. Yalnız bunu itiraf etmekten de çok utandım şu an. Neyse geçer inşallah.
bugun 1,5 yildan uzun suredir hoslanip neredeyse hicbir eyleme gecemedigim kizla bulustum. kizi dinledim, dinledim ve dinledim. o konusurken sanki bende icimi birine dokuyormus gibi hissettim. her seyden konustuk sayilabilir kisa kisada olsa. tamamen kendim oldum, rahat davrandim ve gercekten tamamen ona odaklanmistim. arada banada soru yoneltti tabii, fakat bunlar gereksizdi. burda onemli olan ben degildim, oydu. onu daha da iyi tanimak, bilmek istiyordum. konusmasinin ilk baslarinda dahada hosuma gitmisti kisiligi. fakat, nedendir bilinmez, bir yerden sonra cekilmez bir hal aldi, yinede ben dinlemeye devam ettim cunku hoslandigimi ''dusunuyordum''. daha sonrasinda kendimi kullaniliyormus gibi hissetmeye basladim. sanki ben sadece bir dinleyiciydim onun icin. ona nasil, ne sekilde, ne dogrultuda yapmasina yonelik cevaplar veriyordum sorunlarina ve sorularina karsilik. ilerleyen zamanlarda konusma ortasinda telefonla ilgilenmeyede basladi arti olarak. sanki zorla bulusmus gibiydik lakin, bulusmaya cagiran oydu. sadece gelecek olursam, bunu gercekten hic yapmazdim fakat ilk defa bir insandan bir ''beklenti'' icine girdim ki, bu benim su ana kadar hicbir sekilde yapmadigim bir olaydi ve mutluydum. bunu yaptigim anda, ona kontrolu vermis oldum ayni zamanda ve beni yonledirip, onun gozunde ''beklenti icinde'' olan bir insan haline getirdi. kisacasi demek o ki, bugun son bir kez daha ''beklenti icinde olma'' nin ne kadar lanet bir olay oldugunu gormus oldum. su an nasilim? acikcasi kizlari cok takan bir insan degilimdir, fakat 1,5 yil boru degil ve de bos bir insanda degilim. sunu sonuc olarak bir kez daha anladim ki, insanlar icin sadece birer kuklasiniz onlarin istedigi zaman oynamak istedigi. bunu yazma nedenim ise bu butun anlattigim olayin aslinda hicbir sey ifade etmedigini kendime asilamam icin. her planda kendinizi on plana koyun, ve sakin beklenti icine girmeyin. ben uzulmedim cunku bunlari asmistim coktan, fakat yine de hani acaba? oldum. hayir yok, sadece hedefinize dogru ilerleyin ve kimseye eyvallahiniz olmasin cunku zaten sizin olan ''eventually'' size gelecektir.
Zamanında çok fazla karşılıksız iyilik yaptım hatta ben üzüldüm arkadaşlarım sevinsin misali. Baktım ki böyle yaparken hiçbir zaman mutlu olamayacağım. Artık beni seveni sevmeye karar verdim. Baktım böyle benim içinde onlar içinde daha iyi. O yüzden bir sürü sözde arkadaşlarımı sildim hayatımdan.
Her gece uyanıp 5 dk boyunca pencereden trafik lambasını seyrediyorum. Sabah kalkınca ona selam verip yoluma öyle devam ediyorum. Akşamaları dibine ekmek filan bırakıp okşamazsam içim rahat etmiyor.
Kısacası trafik lambası adamdır.