bugün

Yalnızlığı sevdiğimi sanırdım. Ama sevmediğimi anladım bu sene. insanlara zorla gülmekten yanaklarım ağrıyor ve kalkıp gidesim geliyor bazen. Sonra yalnızlığım ve ben daha kötü bir arkadaş oluyoruz. Zaten toplasan 2-3 arkadaşım var. Onlarında çok umrunda değilim. Soruyorum ilk sene her zaman böyledir diyolar ama hiç umudum kalmadı be. Ne zaman geçicek bu zamanlar ben iyi değilim.
Suan duygusal anlamda karmakarigim. Insanoglunun istekleri, dertleri, sorunlari bitmez. Hoslandigim kizla aram acik benden hoslanan kizdan da ben hoslanmiyorum. Dunya hep boyle olmak zorunda mi? Bir sey hissetmedigim bir kiz sirf benden hoslanmis diye iliski kurmali miyim? Hoslandigim kizla da aram acik. Zaten bu iki kiz birbirinin yakin arkadasi. Ancak isin icinde ben oldugum icin bu durumu birbirleriyle paylasmamis olabilirler. Simdi hoslanmadigim bir kiz icin belki ilerde severim desem ilerletsem diger kizla asla daha bir sey olmayacak. Ben de az pezo degilim farkindayim ama iki arada bi derede kaldim.
kürdüm ve kürt olmakla gurur duyuyorum. onurluyum. açık ve net.
Evet efendim, dün otel sahipleri üniversitemize geldi, tabii otel tecrübem yok neyse işte world of wonders adlı otele basvuruyorum formu doldurdum işte oradaki adam kontrol etti ve sordu hangi bölüm dedi, bende sanırım üniversitemdeki bölümü sordu sandım ve bilgisayar mühendisliği dedim, herkes gülüyor allah allah noluyor noluyor meğersem orada servis, komi, ön büro gibi pozisyonları söylemem gerekiyormuş.

Rezil olduğum bir gündü evet...
Uzun entry girmek Saçma geliyor. Kimse okumuyor.
Imam değilim puta tapmiyorum.
Benim gözler miyop. Sol gözüm 4.5 sağ gözüm 5 numara. Bu yüzden uzaklara falan dalamiyorum. Hep bir karış çevre. Çok güzel. Ama en guzeli ortamda sevmediğim kişi varsa gözlüğü bir çıkarıyorum yok oluyor. Muazzam.
Yine sevdiğim birileri tarafından hayal kırıklığına uğratıldım. Yine ortada bırakılıyorum. Ortada bırakılmalara doyamadım ömrümün son birkaç senesinde.
13 14 yaslarimdayken seyi buyuk olan erkeklerin en guclu oldugunu zannederdim. Yani erkek kavgalarinda falan doven erkegi en buyuk penisli ilan ederdim aklimca

Her hatirladigimda kahkahayi basiyorum cunku Erkek arkadasima da bu durumu bahsetmistim ve de sormustum boyle mi diye. Verdigi cevap şuydu:
Niye adamları sikle mi dövüyoruz.
bomba gibiyim be sözlük .
Bu akşam hanımla evladı kayınpederlere bıraktım ve az önce eve geldiğimde çocuğun odasına girdiğimde konuşan oyuncaklardan birisi durup dururken merhaba dedi, bende şok korku karışık selam verdim. Tövbe yarabbi...
Yaşadığım yerde hiç arkadaşım yok.
Tadı Yok buraların yatıyorum ben.
ne kadar süre oldu bilmiyorum ama aylardır aklımın ucundan bile gecmeyen bu sözlük az önce aklıma geldi. cünkü bulantı ve kasvetten ölmek üzereyim. icimi dökebileceğim baska mecraa bile yok aq yerinde 4 bi yandan kapana kısılmıs haldeyim. burda tanıdık ettik yok diye buraya yazıyorum. nefes alıs verislerim öyle düzensizki kac gündür kafamın icinde bağırıp duran bütün seslerin altında kaldım. enkazdayım. soğukluk ve inanılmaz bir gürültüden baska bir sey yok kafamı icinde. buz gibi ve kaskatıyım. kafayı yemek üzereyim. selamun aleyküm.
Az once cok onemli bir şeyi fark ettim ve cok zamansız oldu. Ya ben bunu nasil atlarim? Of ulan ya düşün dur şimdi.
Ne kadar büyürsem büyüyeyim hala o ufacık cocuğum işte.
Canı acıyınca ağlayan o ufak çocuk. Ağlıyorum!!!

Ağlayınca geçmez biliyorum ama...
Dükkan kapanalı 1 ay oldu evden hiç çıkmadım diyemicem çokta çıktım ama yeni bir iş kurmam zaman alacak ya da kurabilecek miyim? işsiz mi kalacağım? Böyle mi devam edecek soruları kafamdan gitmiyor. Unutmak için film izliyorum, kitap okuyorum ama kâr etmiyor diyebilirim. Bazı zaman kafayı yiyecek gibi oluyorum bazen normal moda dönüyorum bazen istem dışı hareketler sergiliyorum sanırım be yaptığımı bilmiyorum.
Canlılığı çok seviyorum, canlı olan her şey bana inanılmaz bir hayat enerjisi veriyor.

Bu yüzden evimde sürekli bir şeyleri canlı tutmayı denedim.
Çiçekler aldım kurudular, kedim vardı 13.kattan yanlışlıkla aşağı atladı, geçici olarak bir köpek sahiplendim ama onu da sahiplendirdim hal böyle olunca evimin denize yakın olması sebebiyle ben de camın önündeki klima kutusunun üzerinde martı beslemeye başladım.
Haftanın 4 günü simitle kahvaltı ederim. Artan simitleri, pizzaları hep ıslatıp ıslatıp o klima kutusunun üzerine bıraktım onlar da sürekli geldiler sağolsunlar.

Ancak uzunca bir süredir kargaları besliyorum, tek bir martı bile görmedim havanın soğumasından mıdır, yoksa sahile yapılan yüksek binalardan mıdır bilmiyorum ama bu durum beni çok üzüyor.
Icim birikip birikip çekiliyor ama ne konuşabiliyorum ne de yazabiliyorum. Olse öldü derim en azindan.
Ulan bütün dertliler bana yazıyor millet sevgili yapıyor bana yazıyor sevgilisinden ayrılıyor benle uğraşıyor yüz bulamıyor bana sarıyor iyice güzin abla yaptılar kum torbasına çevirdiler nedense kimse sormuyor bu insanın ne derdi var diye anca dinliyoz.
4 senedir sevgili olmayı beceremedigim birisi var. Ne sevgili gibi ne arkadaş gibiyiz. Olsa ne güzel olacak halbuki. Bir türlü kendimi sevdirmeyi beceremedim.
böyle iyiydik ya?
O kadar sinirliyim ki uyuyamıyorum.
Şuana kadar fazlaca kişi sevdim fakat hiçbirine, duygularımla sarılamadım. Sıkıca, sıcakkanlılıkla sarılmak istediğim birileri var fakat onlar bilmiyor, ben de utanıyorum.
Umarım o gün gelecek, kemiklerimiz kırılana kadar onunla sarılabileceğiz.
Birkaç gün izin aldım evdeyim, çok sıkılirsam sahildeki kafeye gidiyorum, artık tanıyorlar beni. Kötü olduğum anlarimi da gördüler. garson bir gun gelip yaaa ne oldu anlat, çözeriz abicigim nedir yani, derse sasirmam. Dün yine aynı yerdeyim ayni masada oturuyorum bir arkadaşım geldi yanıma baktım garson tebessüm etti, sevindi adam. Birgun ağabey sizi de verem ettim kusura bakmayın diyeceğim. *
birde nazan öncel de yazık, her şarkısında birini gitme diye yalvarıyor.