bugün

Artık cidden cok yoruldum.
Değer vermenin bize bir yalnızlık getireceğini bilemezdik.
Biraz önce ders çalışırken sokakta bağıran bi adamın sesini duydum. Pencereyi açtım ne olduğuna bakmak için. Bozacıymış ya inanamadım sözlük. Annem hep eski bir şehir efsanesiymiş gibi anlatır " eskiden istanbul sokaklarında geceleri bozacı gezer bozaaaaa diye bağırırdı. Sokakta bozacının ve kedilerin sesi dışında da ses olmazdı " diye. Sanırım geri döndü bozacı. Yetişemedim ama ben evden çıkana kadar gitmiş. Yarın da gelsin Allahım lütfen.
"kendinden veriyorsun ve durmadan eksiliyorsun. oysa bazı insanlar oldukları gibi kalarak elde ederler istediklerini…"

Oğuz Atay
Otobüste tek benim yanım boşken,ayakta gitmeyi tercih eden kız gibi lan hayattaki yerim.
Ve evet evet...
bugün otobüste tek benim yanım bosken ayakta gitti bir güzel kız.
canımdan bezdim.
klavye turkcusu fasist ergenlerin sozlukten temizlendigini gormek guzel olurdu.

bi bitmediniz aq.
Saat 00.00.
su an uyuyup ayin 31inde uyanmak istiyorum.
facebookum yok, instagramım yok, cep telefonum 2100 ve sadece numara girerek arama yapıyor. ama yine ders çalışamıyorum. demek ki insanın içinde olacak . içimi bulursam derdi ne öğreneceğim.
sokakta kavga eden insanları görünce işimi gücümü bırakıp kendilerini izliyorum. içimden beyaz futbol tadında yorumlar yapıyorum.
kişilik itirafı.
hep bir hayal dünyası içinde yaşıyorum.
yani öyle ben farketmeden oluyor.
kafamda kurguladığım şeye o kadar çok kaptırıyorum ki kendimi, o hayal, yaşantım oluyor.
sonra hayal kırıklıkları, yaşam kırıklığı oluyor.
2-3 hafta mal mal, ölü gibi geziyorum.
sonra yine kendime bir şeyler buluyorum ve yine o şeyin peşinde sürükleniyorum.
olayların hepsi bittiğinde, yaptığım şeyleri düşündüğümde ise, hani filmlerde olur ya adam ne yaptığını falan çok sonradan anlar.
ışte öyle bir donukluk anı oluyor
ışte öyle. yoruldum.
gerçek diye hep bir hayalin peşinden gidiyorum ve kaçınılmaz hüsran ile karşılaşıyorum.
bu bir kısır döngü gibi, sanki bu artık ben gibi.
delirdim mi?
bugün biraz tenha bir sokakta gidiyordum benden biraz ileride bir kadın gidiyordu sonra bir tane köpek geldi kadının peşine takıldı kadını kokluyordu kadın köpeği kovdukça köpek daha çok kokluyodu sonra baktım köpeğin diğer 2 arkadaşıda onlara doğru ilerliyo. ben topuk tabi direk geri döndüm yoluda uzattım inşallah kadına bişey olmamıştır şimdi vicdan azabı çekiyorum.
Hayatıma tam anlamıyla giren hiçbir kızın gözleri kahverengi olmadı ya da siyah, hep mavi yeşil veya ela, yani renkli göz diye tabir ettiğimiz. Bu da böyle ilginç bir istatistik bende.
her gelen içimdeki leyla'dan bir parça alıp götürdü.
onun kesmeye kıyamadığı kömür karası saçları vardı, babasınınkilere biraz olsun benziyor rengi diye şükrettiği ela gözleri.
onun küçücük elleri vardı, öpülesi.
kestiler saçlarını, çok ağlattılar ve bırakıp gittiler ellerini.

ve en fenası hiçbiri gerçekten kimi öldürdü bilmedi. baktı ama görmedi..
anlatmak istediğim şey çok, yazmaya başlarsam durduramam kendimi, sizi de harcarım kendim gibi. yapamıyorum olmuyor.

eskiden sanırım diyordum ama;
şimdi

aklımı yitiyorum sözlük.
Anlamak bir ömür sürer senin gözlerinin etkisini,yalanlarının kalbimde açtığı derin heceyi..
yapmamam gereken bir şey yapıyorum. bencillikten mi yalnızlıktan mı neden bilmiyorum.
bir geleceğimiz olmayacağını biliyorum, yinede yapıyorum. gidersem yalnız kalacağım diye korkuyorum.
kalırsam onu çok üzeceğim diye, hayatından yıllar çalacağım diye korkuyorum.
aşık oluyoruz birbirimize bu süreçte.
nasıl olacak bu işler?
içmeden sarhoş olabilen bir yapım var . mutlu olunca saçmalıyorum.
Anneyi özlemek...
sende ihanet gülüm bende matem kalacak.
yıl 2012. dokuzuncu nesil yazarım. sözlükte tanıştığım evli bir kadınla buluşup birlikte oldum.

önce kocası sonra allah affetsin.
tazecik gencecik güzel mi güzel bir sözlük kızıyla beraberim.

Aşkm nslsn? artla ama .s.s.
7/24 çalışıyorum. arada bir sözlüğe giriyorum da gündemden haberim oluyor.
Ulan çok sıkıldım, daraldım, bunaldım be.

"Acıktım, bitlendim, bir yerlerim sancıdı"