bugün

zaman geçince geçmişteki bazı kişilerin-nesnelerin ne kadar da önemsiz olduğunu anlıyor insan... ve şu andakilere ve gelecektekilere ona göre değer vermeyi öğreniyor.
kafa iznine çıkıyorum sözlük. sağlıcakla.
ey sozluk bugun dogum gunum. annem babam doğum günümü kutlamadi. gram siklenmiyorum. kafam bozuk.
bu itirafım benim için çok acıdır sözlük. 1yıl ömcesinde halı sahada döktürürken şimdi 5 yaşındaki çocuk gibi oynuyorum sözlük neden sözlük neden ağlamayacağım tamam.
çok değil bundan 2 ay önceki zamanları çok özlüyor ama dönmek istemiyorum sözlük.
10 12 sene öncesine gideceğim sözlük. Lisedeyim o zamanlar. Hoşlandığım bir kız vardı. Onun bundan haberi yok ben de söyleyemiyorum . Deli gibi aşığım ama söyleyemiyorum. Kaçmaya başlamıştım ondan.1 yıl böyle devam etti. Araya yaz tatili girdi göremiyordum onu ama aklımdan bir dakika çıkmıyordu. kendimi cengiz kurtoğlu şarkılarına vermişim ben de sürekli kulaktan uyuşturucu alıyordum. 3 ay boyunca ona nasıl söyleyeceğimin provasını yaptım. Okulların açıldığı gün karşısına dikildim. Seninle birşey konuşmak istiyorum dedim. Uzun zamandan beri aklımdan çıkmıyorsun senden çok hoşlanıyorum dedim. Bunu 23 nisan da şiir okumak için kürsüye çıkan çocuklar gibi hızlı hızlı söyledim. Şaşkın şaşkın birbirimize bakıyorduk. cevap beklediğimi anlayınca sadece olmaz deyip gitti başka hiçbir şey söylemedi. O an bilincim kapalı olduğundan ne olduğunu anlayamadım.
Sonraki günlerim hep aynı geçti. En arka sırada oturur, çok fazla kişiyle konuşmaz eve gidince de cengiz kurtoğlu dinlerdim. Birkaç ay geçti hiç konuşmadık ama ben hep ona bakardım.
Birşeyler oldu sonra ama ne olduğunu anlayamadım. Birkaç arkadaşla konuşurken yanımıza geldi. Kaçırdım gözlerimi. Arkadaşlarımla konuşmaya başladı arada bir yerde bana laf attı. Kafamı kaldırıp baktım, gülümsüyordu.bu olaydan sonra konuşmaya başladık,sohbetimiz ilerledi. Ben korktuğumdan o da herhalde gurur yaptığından birşey söyleyemiyorduk. Birgün birlikte bankta otururken elimi tuttu birşey söylemedi yine. Ben de elini kavradım birşey söylemedim. Böyle başladı ilişkimiz yaklaşık 4 yıl sürdü. Üniversite birinci sınıfın sonuna kadar. Neden bittiğini hala bilmiyorum. Uzak mesafe ilişkisinden mi yoksa sıkılmaya mı başlamıştık bilmiyorum. Ayrılmak istediğini söyledi. Neden diye bile sormadım. Bitti işte..
Onunla ilgili haberleri alıyordum daima. Yavaş yavaş unutmaya çalışıyordum. 5 6 ay sonra hayatında başka biri olduğunu öğrendim. Kendisinden 5 6 yaş büyük birisi. Tatillerde onu görmemek için memlekete gitmiyordum. Bizimkiler de üstüme çok gelmiyorlardı zaten.
3. Sınıfın yazında evleneceklerinin haberini aldım. Unuttuğumu sanıyordum o ana kadar ama durum hiç de öyle değilmiş.
Neyse düğünleri oldu, 1 yıl sonra kızı olmuş. Yıllar geçti haberini almıyordum artık. benim için de herşey bitmişti zaten. Umrumda değildi.
Bundan 5 6 ay önce eski arkadaşlarımla görüştüm. Konu nasıl ona geldiyse boşandığını ve ailesiyle birlikte yaşadığını söylediler. Şaşırdım ve üzüldüm onun için. Geçmişe dönmedim bitmişti gerçekten benim için.
Memlekete bir sonraki gidişimde yürürken caddede birden arkadaşım koluma dürttü 'karşıya bak lan' dedi. Kafamı kaldırdım karşımda bize doğru yürüyor kızıyla birlikte. Tanımazlıktan geldik ikimizde. Geçip gittik. Kızı ona benziyordu, çok tatlıydı. Şaşkınlığım birkaç gün sürdü o kadar.
Anlattıklarımı bilen az kişi var. Niye yazdım diye sorarsanız: evimin karşısındaki pes salonundaki kitapsızlar sahuru cengiz kurtoğlu şarkılarıyla yapıyorlardı. aklıma geldi birden yazdım.
nefret ediyorum sözlük. şifremi değiştirip bidahada girmiycem buraya. okudukça itirafları ağlayasım geliyo zaten. Allaha emanet.
Bir saattir kendime hiç acımadan uğraşıp yazdığım o destansı aşkı ne hale getirdiğini görsün diye ona atasım var. Hatta şuan online. Ama götünü daha fazla kaldırmak istemiyorum. Pişman olmakta istemiyorum.
tam bir kulaklık canavarıyım. bir sene içinde 5. kulaklık bozuşum bu. dünyanın parasını verip yenisini aldım bir hafta geçmeden teki bozuldu. yahu yemiyorum içmiyorum ne oluyor bu kulaklıklara! adam gibi üretin olum şu kulaklıkları.
yeni tanıştığım diyebileceğim biri ile sırf ideolojisi çok zıt olduğu için arkadaşlarım konuşmamı istemiyor. Hak veriyorum onlara ama çocuğa durduk yere, sen böyle böyle düşünüyorsun seninle konuşamam da diyemiyorum ki..
Yok efendim, "ben annemin kızıyım", "ben ayaklarımın üzerinde dururum", "kimse elime su dökemez", "ay insanlar ne kadar acımasız, düşüncesiz vs." mavallarını okuyanlara basıyorum eksiyi sözlük. Biliyorum hepsinin kendilerini nasıl gördüklerini. Sürekli aynı şey söyleniyorsa ortada kompleks vardır, psikolog olmaya gerek yok.
Mideme bir şey saplanmış gibi hissediyorum bi eksiklik var bir şey batıyor.
En songeçen yıl böyle oldum, birden böyle hissetmek çok iğrenç.
mutsuzum, mutsuzsun, mutsuz, mutsuzuz, mutsuzsunuz, mutsuzlar.
Bu yasima geldim hala duş alırken kendimi konserde hayal edip saclarimi salliyorum. Daha doğrusu kafami salliyorum ve bundan mütevellit saclarim ahenkle dans ediyor.
- çoğu insanı sevmiyorum ve samimiyetinden şüphe ediyorum. sözlük de buna dahil...
- kosta rika" nın elenmesine üzüldüm. onları takdir ediyorum.
- bir insanla vakit geçirmektense oturup kitabımı okumayı tercih ederim.
- glades dizisindeki callie" ye bayılıyorum.
- uyku çoğu insandan iyi ve samimi geliyor.
- birden fazla dil öğrenmek istiyorum.
kpssciler için yazdım ben bunu:

gençler, memur olmayı siz istediniz. badem bıyık, memur istiyor düz adam yani vasıfsız. özünde memurluk bunu gerektiriyor garanti maaşla 25 yıl aynı işi yapacağım diyen sizsiniz. haliyle ezberin yoksa siki tuttuk, ben devlet dairesine girince kanunu tüzüğü, genelgeyi unutan memuru sikerim... her sene bir şeyler değişiyor, bunu ben takip edemem sen edeceksin e bunun için ezber gerekiyor, sen sorgulayan falan değil her şeyi ezberleyen olacaksın o kadar.

bak bizim muhasebeci de böyle, mevzu dışı soru sor mala bağlar. pos makinelerinin hesap cüzdanı var mı diyorum bön bön bakıyor.

40 sayfa kafa sikiyorsunuz, zordu şöyleydi böyleydi ne yapalım? ulan biriniz öğretmen, beriki polis, öteki köy işlerinde yazman, biri hemşire, öteki tcdd'de kalem, başka biri de mit görevlisi olacak. amk sınava bak hemşireyle mit görevlisi aynı şekilde ölçülüyor sen laiklik elden gitti, eyvah atatürk ne olacak diyorsun. amını sikeyim turizm otelcilik okuyan adama balzac'tan ingilizce şiir okutup soru soruyorsun şaşırmıyorsun da sana ezber sorulunca mı şaşırıyorsun? memleketin geldiği durum ortada, sistem saçma siz iyice mala bağlamışsınız. memur olacağım diyorsun bir de irdeliyorsun, sorgulama arkadaş senden memur olmaz zaten...
türbanlılardan rahatsız olmaya başladım. önyargıyla bakmamaya çalışıyorum ama benim tanıdıklarım hep dar düşünceli, bağnaz insanlardı.

edit: oylama reaksiyonunu en hızlı aldığım konular bunlar. eksi de olsa seviyorum *
ulusların zenginliği sorusunu görünce adam simith'i yapıştırmam hayretler ötesiydi. ben anlamam iktisattan falan üç yıl önce maliye okuyan eski sevgilim konuları ezberlerken kağıdını tutuyordum bana okuyordu, evet hayır falan diyordum. oğlum meğerse gizil öğrenme yaşamışım da haberim yokmuş.
Boş bir kağıt görünce elimde kalem varsa hemen adımı yazarım yada çoğunlukla imza atarım. (bkz: nedenini bende bilmiyorum)
kavunlu sakız yedim.
kimseye söylemeden aylar öncesinden planlayıp, * 5 günlüğüne londraya konsere gittim soranlara da köye çıktım dedim amk. *
az önce sağ el işaret parmağım gözüme girdi çok acıyo lan.
yaş dur akma rimelim akcak.ay tamam ağlamıyorum.
şu askerlik bitmedi arkadaş ! daraldım laaan !! son 20...
itiraf ediyorum seni sevmedim,
gereksiz insanlara verdiğim bol keseden değer için üzülüyorum. neyse ki şuan hiçbiri hayatımda değil. ama biliyorum ki başlarına bir şey gelse en önden yine biz koşarız. hayır yani her seferinde bitti, bu sefer bitti, bir daha görüşmüycez dememize rağmen yine aynı aptallığa düşüyoruz. biliçli bir malız.

(bkz: yamukpirenses)