bugün

dünyanın en eğlenceli olaylarından biridir. acayip kafalar var adamlar fena. evet.
maç 1-0 bitti ve golün olduğu esnada başka bir şeyle ilgileniyordum. o gün bugündür gitmem stadyuma.
Beni huzursuz eden durumdur. Hayır sen avel avel takımı izleyince faydanmı oluyor? Bence olmuyor. O yüzden maçı izlemeyı bırakıp 90 dakika tribün yapıp sahada 11 degilde 12 kisi mücadele etmelisiniz. Kârargah gka'dan selamlar. (bkz: turbeyler)
Stadda maç izlemek futbolu tatmaktır. Tvden izlersin belki ama stadta yaşarsın.
Dünyanın en zevkli eğlenme yöntemlerinden biridir.

Takımları desteklemek için maçı izleyen, en az 2 (iki) grup vardır.
Onların yanında, kendi takımlarını ilgilendirdiği için maçı izleyenler vardır.
Güvenlikçiler vardır.
Keskelalaka o ortama katılmışlar vardır.
Basın yayıncılar vardır.
Top toplayıcıları vardır.
Hakemler vardır.

Bir de yalnızca futbolu sevdiği için maçı izleyenler vardır.

Bir şenliktir stadyumda maç izlemek.
çocukluğa dair en güzel anılardandır.

o zaman yaşım henüz 7. ilkokula yeni başlamışım. ama okuma yazmayı biliyorum he. öyle de zehir gibiyim hani. rahmetli tuttu elimden hadi gidiyoruz dedi. ki o güne kadar kendisinden en sık şunu duyardım "birazdan ineceğiz oğlum uyuma"... çocuk uyurken zor tabi toplu taşıma araçlarından inmek.

ne diyodum... maç izlemek evet. yaş yedi. tuttular elimden peder ve arkadaşları gittik bostancı'ya. maç saati yaklaşıncaya kadar bir mekanda takılıyorlar ben de kola ve ekmek arası döner'e talim keyfime bakıyorum tabi.

neyse vakit geldi çıktık mekandan fenerbahçe stadı'na gidiyoruz. vardık stada. çocuk zihnimde kazılı kalmış o zaman tribüne tırmanan tipler vardı. stadın yapısı müsaitti tabi. eski zaman. adamlar bildiğin stada tırmanarak giriyordu falan. neyse oturduk tribüne...

yahu 7 yaşında çocuğum elime bayrak tutuşturdular. boyuna sallıyorum. sarıyer'le oynuyoruz o maçı. 5-2 yenildik birader. ve o 5 golün 3'ünü bizden sarıyer'e giden biri atmıştı. adını anımsayamadım şimdi. neyse maç bitti. döndük bir sürü insan bostancı'ya. peder beyler mekanda kaldılar ben de oradan elimde fenerbahçe bayrağı eve döndüm.

hiç olmadıysa en az yolda 10 kişi n'oldu maç ufaklık demişti...

5-2 amk nolacak diyememiştim...

yenildik demiştim.

ama ben mabed'i o gün tanıdım. o gün bildim. o gün kazıdım kalbimin her bir noktasına. ben doğduğumda değil ilk nefesimi o gün o mabed'de almıştım. farkında olmadan.

ingilizlerin futbol sevgisini ve stadyumları doldurmalarının nedenini ben çok iyi biliyorum.

stadyum... evdir.
oldukça keyiflidir. yeter ki tribün soytarılarına denk gelmeyin.
hele, amatör ruhunun olduğu yerde ve amatör bir stadyumda coşkuyla izliyorsan, bu zevki iyi bir şekilde yaşıyorsun demektir.
stadyuma maç izlemeye değil tribün yapmaya gidilir. çiğdemci tayfa evinde izleyebilir.
Ilk maci hatirlatmistir.
Babayla gidilen.
her fırsatta gidip galatasarayımla beraber bir güzel deşarj olurum. tek sıkıntı sonraki iki gün sessiz film oynamak zorunda kalıyorum.
her gidişimde ilk günkü heyecanı yaşarım. hele yeşil sahayı gören kapıdan girme anı her şeyden başkadır. maçlara gidin , tavsiye edin.
çok keyiflidir. izlenen maç kaliteli bir maç güzel stadyumda ise daha keyiflidir. evet.
3 istanbul takımını tutan zavallıların ömürlerinde bi kaç kere tadacakları güzellik.

Muğla'daki hıyar kaç kere kalkıp gidecek istanbul'a.
Çok şükür ankaragüçlüyûm de hiç yoksa ayda bir gidiyorum stada.
Hele bir de kendi şehrinin takımını stadta destekliyorsa tadından yenmez.
içerik bulunamadı.
bambaşka bir tecrübe. tek başına aynı sevdayı haykıran onbinlerce insan düşünün.