çocukluk günlerimizin en komik dizilerdendi. hiç kaçırmazdık. betüş ve sadık baş karakterlerdi.
görsel

seni unutmadık yazmış twitter'da birisi harbi lan bu adamdaki inanç neydi öyle hep o görürdü dedim dedim inanmadınız bak noldu şimdi olduydu sonu. sizin ulvi'niz varsa bizim avni'miz vardı periskobuna kurban olduğum. *
beni küçükken hep şişko ceme benzettiklerinden mütevellit, diziyi bir türlü sevememiştim.
görsel
izlemediğimiz dizi yokmuş vesselam bunu da izledik.
Sanırım takip ettiğim en son diziydi.
Favori karakterim piyangodan para cıktıgı icin bütün gün evden cıkmayan komsu idi.
Kendimi onla özdeşleştirdiysem demek..
Ahahaha bana parada çıkmadı durum daha vahim.
Sabah sabah aklıma düşen dizi.
Öğretmenimiz izlememizi yasaklamıştı fakat biz yine de izler ertesi gün okulda gizli gizli konuşurduk adeta birer badgirl idik.
Boktan dizi.
köpeğin ağzı konuşma ile uyum sağlasın diye yiyecek ver vere köpeği obez ettilerdi.
Şuan ki evlilik Programalrından hatta aşk dizilerinden daha güzel diziydi yada o Zaman'lar öyle geliyordu.
Tacinin sürekli insan olması için bekletmiş olan eski efsane dizilerdendir.
O suzan avni'ye neler yaptı öyle abovv..
"lugu lugu luk" ışınlanma sesini akla getirtiyor
insan yap len trrek.
pembe rüyalar beyaz düşler
artık gerçek bizim evde
peri annem babam ve bizlerle
hayat renkli günler şeker ehe xD diye az bağırtmayan diziydi.

ehe.
Bir neslin psikolojisini bozmuş absürd dizidir. Dizi yayınlandığı zamanlarda haberlerde ruh hastası olan çocuk haberleri vardı.
(bkz: sadık geliyor çabuk evi şatoya çevirin)
Küçükken tekrarlarını bile kaçırmadan izlediğim dizi. Karakterleri taklit ederek oyunlar oynamanın zevki başkaydı. Şimdi bakınca çocuk psikolojisi için zararlı olduğunu düşünüyorum.
görsel
görsel
Ulan ne kadar saçma olduğunu yeni yeni anlıyorum. Baştan sona kadar izledim kaçırmadan. En fazla bir kaç kere kaçırmışımdır. Ama sanırım star tv ye geçtiğinde sapıtmışlardı soğumuştum diziden. Ama iyiydi be. Toz neskuikler var ya onu kaşıkla yiyerek izliyodum. Taci gerçekten konuşuyor mu diye düşünerek geçti çocukluğum. Maldım ama mutluydum. Arkadaşlarla saklambaç oynarken yakalandığımda iki elimi birleştirip zaman geriye aksıın diye bağırdığım, elimi şıklatıp onları dondurma hayallerimle mal mal işlerle uğraştığım ve iki elimi birleştirip balık gibi süzülerek aşşağı doğru indirdiğimde ışınlanacağımı beklediğim günleri unutamıyorum.
bu dizi çıktığında ilk bölümünü izlemek için nasıl heveslendim sözlük anlatamam. ilkokula gidiyorum daha. okulda hep bunu konuşuyolar.

başlayacağı gün geldi, akşam oldu baktım abim kurtlar vadisi açıyor.

"ya ama sihirli annemi izlicektim ben :(" dedim.
"ya ne bu peri meri salak salak, bunu mu izlemek istiyosun gerçekten? adam gibi bi şey olsaydı açardım. açmıyorum." dedi.

ve küçük sipidinin kalbi milyonuncu defa kırıldı..

okulda herkes bunu konuşuyodu, benim anlatabileceğim ise çakırın tombalacıyı kumar masasında sopayla vıcık yapmasıydı. anlatmadım tabi.
buradaki dombili tatile kumlaya gelirdi, belki elli defa görmüşümdür. ayrıca küçükken çok da havalıydı.
Eminem le edanın sihirli aynadan konuşma sahnesini gerçek sanmıştım.

https://m.youtube.com/watch?v=i8pUzB1JjUQ

Eminem in dublajına bakın ya abaza dublajı resmen.
Şuan yayınlanan dizilerden daha orijinal ve izlenilesiydi kabul edelim.

şimdi tüm diziler aynı klişelerle birbirini tekrar ediyor. Sihirli annem farklı bir yorumdu.