bugün

lisedeki edebiyat hocamıza göre fuzuli nin açık ara kazanacağı müsabaka. hatta fuzuli ye shakespeare in yazdıklarını götürseler fuzuli nin epey dalga geçeceğini iddia etmişti.
(bkz: leyla ile mecnun romeo ile juliet arasındaki fark)
(bkz: doğu şiiri vs batı şiiri)
(bkz: şekspir den de büyük bir şair)
juliet ölürken bile şehvete vurur işi romeonun dudaklarından içer zehri ama leyla mecnunun allah la arasındaki bağdır. mecnun ona bakarak kavrar ilahi aşkı.
belki de iki büyük edebiyat insanının muhabbeti kurup gayet güzel anlaşmalarıyla sonuçlanabilecek fiktif "karşılaşma"dır. ne de olsa sanatın dili bambaşka bir şeydir.
iskender Pala' nın ısrarla dile getirdiği ve Fuzuli' yi üstün tuttuğu bir karşılaştırma.
şiirin dilinin dünyada en az bilinen ve onu konuşabilenlerin sadece has ve öz şairler olduğu göz önüne alınacak olursa bu dili bir de en iyi konuşan fuzuli ve şekspir gibi iki devin kıyası bile rekabetkarane değil şems mevlana aşkı gibi üçüncü şahsa da haz veren ve doğurgan bir kurgu olacaktır. çok şey alacağız, çok şey hissedeceği ve mest olacağız''dır'' bu kıyastan.

ve hiç şüphesiz ehil ellerden çıkmış böyle bir kıyasın seyri güneşin tuluunu seyretmekten daha haz verici olacaktır.