bugün

duygudan çok yaşam şekli bence. konser için gün saymalar, anıları paylaşmakla başlayan sağlam dostluklar, konserde duruşundan gözünün kırpışına kadar her harekete fikir yürütmeler, daha çok kitap okumalar, şiiri eskisinden daha çok sevmeler,sadece adımlarını duyabilmek için şehir şehir yol almalar.. an'a tanıklık için genç yaşlarına koskoca şarkıları sığdırmalar.. heyecan, ses, bolca duygu ve sezen.. hayatın en karmaşık dönemi de olsa en huzurlu dönemi de, sezen'in tesellisiyle ağlamak ya da gülümsemek.. her yalnızlıkta bir sezen, her aşkta bir sezen, her terkedişte, her terkedilişte bir sezen..çekip gitme isteği geldiğinde, kapıyı çarpmadan az önce ve yola çıkınca.."git"ler, gitme kal yalan söyledim"ler, "geri dön"ler.. sonra teselli yürüyüşleri.."geçer geçer daha öncekiler gibi..yine düşer deli divane gönlüm aşka".. ama o da bilir ki "tesellisi çok zor sözün".. sezen işte.. hayat değil, yaşam demek.. anlatmakla olmuyor, yaşamak gerek..
paçavraya yazıp çöpe atsa onları yine de "- kadın yazıyor kardeşim -söylemi ile tutkusu olunandır.