bugün

çoğu durumda kendinde bulamadığı özgüveni sevgilisi üzerinden dolaylı olarak depolar.
fazla tolerans gösterilmesi tavsiye edilmez.

güzelim ben seninle arkadaş olmak, sevişmek, yemek yemek, film izlemek, belki hayat kurmak için beraberim.
sanane lan donumun renginden.
Bağlılık ve bağımlılık farklı şeylerdir. Bağımlı insan kısıtlar, bıktırır. Bağlı insan ise bu tür şeylere ihtiyaç duymaz.
aslında kısıtlamak istemeyen ama kısıtlaması için nedenleri olan sevgililerdir. sevgilinin mal olması gibi nedenlerden dolayı olur genelde. şimdi ben bu kızı seviyorum, ama kız mal, belki biraz ergen, belki biraz fazlasıyla rahat, kendisini korumayı bilmiyor hatta belki bunu yapmak dahi istemiyor. ya kısıtlayacaksın ya da güle güle diyeceksin bu durumda. başka önerisi olan?
karşısındaki köle olarak gören sevgililerdir.
insanin ozgurlugunu elinden almaya calişan erkek arkadaştır. Ne giydiginize, kimle konuştugunuza, sutyen askınızın rengine bile karışir. Devamlı sizi gozetler hem sizi hem de etrafınızdakileri tedirgin eder. Kısaca, size dunyayı dar eder, sonra da niye mutlu degilsin diye sorar..
Gebermesi gerekendir. Boyle insandan uzak durun , psikolojk siddete maruz kalirsiniz bacilar.
Bu tarafta sınırsız özgürlük var deyin yamacima gelmesini istedigim hem cinsimdir.
serbest bıraktığında sen ne kadar gevşeksin lafıyla irdelenecek olan adamdır.

çiçek alsa esnek, almasa odun olur.

giyebilirsin dediğinde mezhepsiz, giyemezsin dediğinde yobaz olur.

sonra kıza siktiri çeken erkek arkadaştır.

(bkz: valla yarram bizde ortam böyle)
kısıtladığını sanan erkek arkadaştır. bir süre sonra tekmeyi yer.
gerçekten seviyor mu sorusunu tekrar tekrar akla getirir.
Er ya da geç terk edilir.
benim. açık ve net. Kızlar eksiler gelsin
(bkz: huyum kurusun)
tekme falan yemez. aksine el üstünde tutulur, baskıcı tutumu aşka yorumlanır. hatta eğer özgürlüğü kısıtlayıcı bir yapıya sahip değilse "ya sen beni hiç kıskanmıyorsun" diye bir güzel eleştirilir.

klavye başına geçtiğinde kişiliği metamorfoz geçiren hanımefendilerin bu erkek hakkındaki eleştirilerini dikkate almayınız.
bazı erkekler durumu hala anlayamamış. yeri geldiğinde maço yeri geldiğinde de kılıbık olacaksınız. kısacası nabza göre şerbet vereceksiniz.
erkek kezbaaan.
Kaçılması gereken erkek arkadaştır.
zekası düşüktür.
özgüven yoksunudur. karakteri de oturmamıştır. aynı kısıtlamalar, kendine yapılsa kabullenmeyecektir.
ömür geçmez bunla, terk et gitsin.
kızın özgürlük anlayışına göre tipoloji yaratılacak erkektir. kucaktan kucağa gezmeyi özgürlük sanan kızlar var zira.
Bu kısıtlamanın dozunu ayarlayabiliyorsa aşık olunası adam, fakat benim ki gibi bokunu çıkartıyorsa ızdıraba dönüşen ilişkinin kahramanıdır..
Eğer karşı taraf bir hatayı artan şiddetle tekrar ediyorsa, haklı olan sevgilidir. Kısıtlamanın asıl sebebi aradaki güvensizliktir ve sorulması gereken soru bu güvensizliğin ortaya çıkmasında en çok kimin payı olduğudur. Yani en fazla yalan söyleyen tarafın hangisi olduğu. Fakat her türlü yalana dolana rağmen iki tarafta birbirini sevmeyi bırakmıyorsa orada gerçek bir aşk vardır. Kimin sevip sevmediği açıkça bellidir yani...
ileride bir gün Geçmişi düşünüp kafamı sikeyim diyecek kişilerdir.
çok saçma buluyorum böyle insanları. sevgili olmayı birşeyleri yasaklamak, yasaklar çiğnenince kıyameti koparmak, trip atmak sanıyorlar. Böylelikle birbirlerine olan saygılarını kaybediyorlar ve kavga gürültüden sevgiye, aşka zaman bulamıyorlar. Oysa ne gerek var böyle şeylere? aklında gitmek olan birini bu şekilde tutamazsın. aksine, onu itmiş olursun. Kısacası kıskançlık yapacağım diye ipin ucunu kaçırmayın.