bugün

bıraktığınız yavru, siz olmadan hayata gülebiliyorsa erkekliğinizden şüphe duyarım.

bir kadın, size ve size ait her şeye tutulmadıysa yarım, yitik ve zavallısınız.

onun sizsiz hayata buruk bir kalp ve yaşlı gözlerle bakıyor oluşu, yaleppim bu ne muhteşem bir duygudur? bu histerik duyguyu en az bir kere yaşamamış olanlara acırım.

ilişkilerimin en verimli döneminde; bir kadın, bana ait her şeye taptığında, bir maraz çıkarır, ilişkiyi bitiririm.

toparlayamaz, sendeler, aptala döner

günleri sayar, saatleri, ayları. bensiz geçen her an, saat kadranına becertir yalnızlığını, çevresinden kendinden bir haber uyur, çünkü bu gerçeğe uyanmaktan korkar, acır, kanar, erir?

karın ağrıları ve spazmlarla uyanır, aklında tek bir görüntü vardır, şuan kimi öptüğümü düşünür, bana kimin sarıldığını, ağrıyan ruhunu çıkarmak ister bedeninden, kendi mezarını kazar kirpikleriyle, ölmek ister.

bu ne kadar buhranlı gözükse de bir erkek bunun hazzını aldığında, doyumsuzca denemek ister, baharatçının önünden geçerken, durup bir nefes çekmek gibi bir şey, her geçişte tekrarlanan, her kokuda geçmişi hatırlatan.
ayrıldıktan sonra bile bana uzunca bi sure sadık kalırken benim takıldıgım hatınları gorup kıskanmasından hangımız seytani bir haz duymayız. hangımızın erkeklıgı oksanmaz bu durum karsısında? acı ceken bir kadını kıskandırmaktan daha doyum verıcı ne olabılır kı? hatta bu hale soktugumuz bıkac kızı bırbırıne dusurup onların cekışmelerını ızlerken duyulan mutluluk. bunları arkadaslar arasında anlatırken cevırdıgımız eglence. ve tum adamların benım ıcın yarısan kızları gorup benı deli gıbı kıskanmaları... aman yaleppim

işte o an gözlerim bir boşlukta;

onun, dağınık topuzuyla, ağlamaktan kan çanağına dönen gözlerini ve çene yamacına inen gözyaşlarının resmini çizer, bu hazla bir başkasının kollarında kaybolurum.

hülasa bebeğim insanın yüzünde tarık akan kahkahası.
edit:imla.Alıntı.