bugün

efendim durum şudur:
eskiden film izlerdik. araya reklam girerdi. biraz reklamdan sonra kaldığı yerden devam ederdi film. ancak durum şu şekilde değişti artık:
1. aşama: film kesilir. bu aşamayı garsona sipariş vermek olarak düşünebilirsiniz.
2. aşama: köşede reklam yazarak çıkan kosla oksi ekşın reklamı girer. pembe kıyafetli, kıvıcık kafalı bir abi çıkar. bir şeyler gösterir. bu arada galatasarayın mor formasına laf edenler kosla kullanmasın*. neyse bundan sonra buna benzer üç dört tane daha reklam çıkar. bunlar yemekten önceki salata vb. şeyler yerine geçer.
3. aşama: ana yemek olan ve sonu olmayan reklamlar başlar. beş dakika, on dakika derken on beşe kadar çıkar bu süre. bir güzel reklama doyarsınız.
4. aşama: tatlı. her kanalın kendine özel bir reklam yazısı çıktıktan sonra* tatlı niyetine yine küçük bir reklam yazısı altında üç dört tane daha reklam izlersiniz. varsa diğer programların fragmanlarını izlersiniz.
5. aşama: filme sponsor olan reklam. 2 saniye süren bu reklamda hesabı ödeyip kalkma faslıdır. 2 saniye süren bir reklamın ardından* film başlar ve artık mutlusunuzdur.*
"tanıtıcı reklam" adı altında kaktırılan reklamları göstermektir.
reklamın amacı zaten ürünü tanıtmak ise neden tanıtıcı reklam kandırmacası ile kazıklanıyoruz ki diye kişiyi düşünceye sevk eden reklamları izlemektir.
Rtük'ün, Kurtlar Vadisi problemi nedeniyle reklamların kısıtlaması kanunundan sonra kanalların, yine bir açıklıktan yararlanarak gösterdikleri - bizim televizyon izlememizi engelleyen - olay.