bugün

arsızca sıktığı yalanlara bakarsak, fen bilimleri alanında da derin çalışmalar yaptığını iddia eden akıl hastası sahte peygamber kürt said'in bir hezeyan niteliğindeki bir sanısıdır.
ondan daha komik olansa , 2016 yılında olmamıza rağmen 5 yaşındaki çocuğun bile güleceği bu teoriyi ortaya atan adamın türkiye'de binlerce hayranı olması.
ayrıca yağmur damlalarını meleklerin taşıdığını bilmeyen yazarların bok attığı gerçektir. gidin az şey okuyun, sayit. said. her ne boksa.
iletişim teknolojilerini tek kalemde silen beyan.

elektromanyetik dalgaları okumamış tabi zat.

cahilken dünya ne güzel dönüyor öyle aheste aheste. içinde ne olduğunu hiç merak etmeyin zaten amk.

edit: ayrıca bu insanların meleklere bakış açısını hiç sevmiyorum. tamam yaradılış zamanında insanın önünde diz çökmüş olabilirler ama konuştuklarını taşıyacak kadar ayağa da düşmediler amk. koskoca tanrının melekleri, işleri güçleri yok senin telefonda yaptığın 6 yaşında kız fantezisini mi götürecek sağa sola. lan inanışınızda bile üşengeçlik var amk, dinde bile işinizi kendiniz görmekten acizsiniz.
bedoi nusri dediyse doğrudur...bir fonksiyon yerine getiren meleğin bu üretim sürecinde geliri ne olacak..melek bedavaya mı çalışıyor amk..parayı kim ödüyor..mayış bankdan mı yatıyor..elden verilen kısmı var mı..agi ? vs vs uzar gider..cennet, cehennem, araf denilen bölgelerde sendika var mı?
said'i kürdi yılanının cahil veya cehail ayağına yatan müritlerinin inkar ettiği iddiasıdır.

yavrum senin rütben henüz düşük olduğu için üstadın bu neviden laflarını henüz öğretmemiş olabllirler. ben sana yol göstereyim:

açıyorsun sözler (küfürler)'de onüçüncü söz içindeki "hüve nüktesi"ni. bak ne yazıyor:

--spoiler--
Aynen öyle de, emir ve iradenin bir arşı olan havanın, rüzgârın herbir parçası ve bir nefes ve tırnak kadar olan Hüve lâfzındaki havada, küçücük mikyasta, bütün dünyada mevcut telefonların, telgrafların, radyoların ve hadsiz ve muhtelif konuşmaların merkezleri, santralları, âhize ve nâkileleri bulunsun ve o hadsiz işleri beraber ve bir anda yapabilsin; veyahut o Hüve'deki havanın, belki unsur-u havanın herbir parçasının herbir zerresi, bütün telefoncular ve ayrı ayrı umum telgrafçılar ve radyo ile konuşanlar kadar mânevî şahsiyetleri ve kabiliyetleri bulunsun ve onların umum dillerini bilsin ve aynı zamanda başka zerrelere de bildirsin, neşretsin.
--spoiler--
Bediüzzaman'ı tanımayanların ona çamur atmasını anlamıyorum. Bir araştır bakalım, yada hayatını bir oku o kahramanın.