bugün

gezi eylemcilerinin sürekli dile getirdikleri konu.
Hangi akla hizmet ettiklerini henüz kendilerininde çözememesindendir.

(bkz: beyin bedava)
geziparkı eylemcileri dünyalık boş beleş işlerle uğraşan, aile terbiyesi almamış kimselerdir, onlar sandıkta seçimden değil taşlı sopalı silahlı devrim hevesiyle hareket ettikleri içindir parti istememeleri.
günümüz siyasal hareketlerinin mevcut ortamda isteklerin karşılanması açısından yetersiz kalması, hareketi belirli bir zümre ekseninden çıkararak toplumsal bir hale büründürülmesi amacı güdülmesi nedenlidir. bunu anlayamayan kuş beyinlilerle hala neden bu konu tartışılır, bu da benim ayıbım olsun.
başkaları gibi bir çoban tarafından güdülmeye ihtiyaç duymamalarından kaynaklanmaktadır. evet, aynen öyle. çünkü son on yılda ana akım partiler, istikrarlı ve güvenilir siyaset yapmanın çok çok uzağında kaldılar. ideolojiler dönemi sona erdi, doğru. fakat bu, bugün ak dediğine ertesi gün kara diyen, her fırsatta çark eden, toplumsal huzuru hedeflemenin çok uzağında kalan politikaların üretilmesine sebep olmamalıydı; maalesef oldu.

şimdi gelinen noktada, halkın önemli bir kesimi kendi merkezi fikir ve hassasiyetlerini ifade eden bir parti bulamıyorlar. akp, chp ve mhp sokaklara dökülen bu gençliğin özgürlük arzularına yeterince cevap veremiyorlar. aslında bu bizim sadece 10 yıllık değil, uzun bir dönemdir uyguladığımız kısır siyasi programların doğal bir sonucudur. meydandaki insanlar komünizm istemiyor, tek çareyi devrimde bulmuyorlar. "çare drogba" pankartları bile bunu en güzel şekilde ifade etmeye yeter. ama yapılan araştırmalar da onu gösteriyor. bu insanlar şeriat gelsin de istemiyor, ya da anarşi çıksın, kaos olsun da istemiyorlar. sadece özgürlük istiyorlar. hayatlarına bu kadar yoğun şekilde müdahale edilmesine isyan ediyorlar. memleketin arazilerinin, kurumlarının yok pahasına peşkeş çekilmesine karşı çıkıyorlar. böyle düşününce sormak lazım: kimmiş gerçek çapulcu? kimmiş gerçek marjinaller?
keşke öyle olsa dediğim ama hiçte öyle istemiyor görünmüyorlar.
ideolojik olarak tutunacak dalları olmadığındandır. siyasi partiler onları bir miğfer gibi koruyor olabilir. ama aynı zamanda yine bir miğfer gibi rahatsız da ediyor. şimdi başları yok. çok göz önünde bir temsilcileri yok. dolayısı ile savunma pozisyonuna düşmüyorlar. ama siyasi partilerin maddi desteklerini ve sayıca katkılarını da havada kapıyorlar.
düpedüz bir yalandır eylemcilerin hepsi bir partinin bayrağını ve flamalarını taşıdığını ve taksim meydanına astıklarını rahatça görebiliriz.
kırk yıllık chpliler ve tohumdan onların sıpalarının beyanı yersen tabi.
Daha önce olmayan durum.
bunun bir halk direnişi olduğunu kanıtlama çabasından kaynaklanır.