bugün
- ups boobss nickli yazar20
- saraca silsüpüroğlu12
- özge özacar'ın memeleri12
- anın görüntüsü18
- thusneldaa11
- diamond tema33
- türkiyeyi mülteci kampına dönüştüren abd11
- true bir martı olsa olacaklar8
- ülkesi savaştayken başka ülkede keyif süren kansız9
- çinliler her şeyi üretebiliyor türklerin neyi var23
- evlenmeyenlerin seks yapmadan ölüp gitmesi9
- ne zaman evleneceksin diye soran akraba11
- oktay kaynarca'nın türkiyeliyim açıklaması22
- kayseri de atatürk heykeline baltalı saldırı13
- millet öğle yemeğine çıkarken yeni uyanan tipler8
- özgür özel13
- abber'ın ruh hastası olması26
- babalar günü17
- kitap okuyan erkek10
- sevgiliyle aynı evde yaşamak9
- kaka'nın eşinin boşanma gerekçesi9
- diyanetin türkleri araplara şikayet etmesi14
- sözlükteki 11 yaşında yazar olması19
- buralarda dinsiz denen bir tarzan varmış17
- ne hissediyorsun8
- larisalisa12
- steven s power law10
- gideon reid morgan jj25
- kurban eti dağıtmak mecburi mi12
- yazarların başarılı olduğu dersler11
- kendini hunharca teşhir eden liberal türk kızları12
- ismeti yazar yapan moderatör13
- memati1923'ün gelişiyle başlayan süreç13
- yatakta fırtına gibi esen erkek12
- inciden yazar nakli13
- yazın göt boyunda şort giyen kızlar9
- dünyanın en güzel kızlarının olduğu ülkeler9
- yazarlarin orgazm olurken kurduklari cumleler8
- 15 haziran 2024 macaristan isviçre maçı9
kadinlarda hamilelik esnasinda ve sonrasinda gorulen depresyon. psikotik bir boyut kazanmasi durumunda postpartum psikoz adini alir.
(bkz: dogum sonrası depresyonu)
psikotik boyutu alien film serilerine konu olmuş gerçeklik reddi.
doğum sonrası ilk yıl içinde psikiyatrik hastalıklar açısından risk altında olan kadınlarda en sık görülen doğum sonrası psikiyatrik hastalık depresyondur. Doğum yapan her 10 kadından birinde doğum sonrası depresyonunun ortaya çıkma ihtimali vardır. ayrıntılı bilgilenmek isteyenler için;
http://www.istanbulsaglik...mligi/dr_tijen_i_eren.pdf
http://www.istanbulsaglik...mligi/dr_tijen_i_eren.pdf
Hormonal ve farklı değişimlerin yol açtığı bir tür tehlike. tehlikeli bir durumdur bu.
ağlama krizleri, aşırı üzüntü, bebeğe ilgisizlik, intihar, halüsinasyon, korku, karamsarlık gibi bir çok şey görülebilir. bu dönemde anne bebeğini bile öldürebilir.
ülkemizde 40 gün boyunca lohusa kadın yalnız bırakılmaz, bunun açıklamasını da onlar genellikle farklı şeylere bağlar. cin, bir dudağı yerde bir dudağı gökte olan şey, al yazmalı bilmem ne diye diye anneyi daha korkuturlar. ayrıca bu dönemde anne ve bebek asla yalnız bırakılmaz, anneliği öğreten bir çok kadın, akraba, eş dost eve yığılır. bizim ülkemizde böyledir çünkü. öğretilmiş kadınlık diye bir şey var. kadıncağızın bebeğinin orasını burasını sıkarlar, çok zayıf buna bakamıyorsun derler, sütün var mı diye bunaltırlar vs vs. ayrıca eski kadınlar bu tür şeyler yaşamadığını sandıkları, yaşadılarsa da bunu salak salak şeylere yordukları için bu dönemi şımarıklık olarak adlandırırlar. kıç yesinler onlar.
ayrıca cinsellik yaşayamayan, çocuk ağlamasına alışamayan ve eşindeki değişiklikler yüzünden sıkıntıya giren erkekte aynı şekilde kadını bunaltır.
zaten zor bir dönem geçiren kadını postpartum psikoza sürüklerler.
yeni doğum yapmış anne ilerleyen durumlarda kendini bir yerden attığını görebilir, bebeğine baktığında bebeğin yüzünde kan görebilir, bebeğinin yüzünü farklı bir yüz olarak görebilir, bebeğini öldüreceğiz ya da bebeğini öldür sesleri duyabilir. bu noktadan sonra bebeğini öldüren annelere de rastlanmaktadır.
Doğum yapmış kadının evine bir süre gidilmemesi daha uygun sanki, gidilecekse de ziyaret süresinin 10 dakika tutulması lazım. er kişinin eşine ilgili ve anlayışlı olması da ayrıca pek bir gerekli. eşinin davranışlarını da çaktırmadan kontrol etmeli. ayrıca yeni doğum yapmış kadın ile son zamanlarda yaşadığı korkuları, sıkıntıları da konuşmak lazım. o anlatacaktır. olayı cine mine bağlamadan bir doktor yönlendirmesi yapmak daha mantıklı.
ağlama krizleri, aşırı üzüntü, bebeğe ilgisizlik, intihar, halüsinasyon, korku, karamsarlık gibi bir çok şey görülebilir. bu dönemde anne bebeğini bile öldürebilir.
ülkemizde 40 gün boyunca lohusa kadın yalnız bırakılmaz, bunun açıklamasını da onlar genellikle farklı şeylere bağlar. cin, bir dudağı yerde bir dudağı gökte olan şey, al yazmalı bilmem ne diye diye anneyi daha korkuturlar. ayrıca bu dönemde anne ve bebek asla yalnız bırakılmaz, anneliği öğreten bir çok kadın, akraba, eş dost eve yığılır. bizim ülkemizde böyledir çünkü. öğretilmiş kadınlık diye bir şey var. kadıncağızın bebeğinin orasını burasını sıkarlar, çok zayıf buna bakamıyorsun derler, sütün var mı diye bunaltırlar vs vs. ayrıca eski kadınlar bu tür şeyler yaşamadığını sandıkları, yaşadılarsa da bunu salak salak şeylere yordukları için bu dönemi şımarıklık olarak adlandırırlar. kıç yesinler onlar.
ayrıca cinsellik yaşayamayan, çocuk ağlamasına alışamayan ve eşindeki değişiklikler yüzünden sıkıntıya giren erkekte aynı şekilde kadını bunaltır.
zaten zor bir dönem geçiren kadını postpartum psikoza sürüklerler.
yeni doğum yapmış anne ilerleyen durumlarda kendini bir yerden attığını görebilir, bebeğine baktığında bebeğin yüzünde kan görebilir, bebeğinin yüzünü farklı bir yüz olarak görebilir, bebeğini öldüreceğiz ya da bebeğini öldür sesleri duyabilir. bu noktadan sonra bebeğini öldüren annelere de rastlanmaktadır.
Doğum yapmış kadının evine bir süre gidilmemesi daha uygun sanki, gidilecekse de ziyaret süresinin 10 dakika tutulması lazım. er kişinin eşine ilgili ve anlayışlı olması da ayrıca pek bir gerekli. eşinin davranışlarını da çaktırmadan kontrol etmeli. ayrıca yeni doğum yapmış kadın ile son zamanlarda yaşadığı korkuları, sıkıntıları da konuşmak lazım. o anlatacaktır. olayı cine mine bağlamadan bir doktor yönlendirmesi yapmak daha mantıklı.
büyükannemin nedense girmediği depresyon çeşidi.
güncel Önemli Başlıklar