bugün

peygamberlik olayının işleyişidir.

oku. peygamberlerin en belirgin ve ortak özellikleri hepsinin de zulme maruz kalmalarıdır. aslında bu nokta net bir şekilde açıklar her şeyi. allah'ın varlığından tutta dinin nereden çıktığına kadar. iyi dinleyin.

şimdi peygamberlerin ortak kişilik özellileri şudur, korkak ve zeki olmaları. zulüm gördükleri için insanları etkilemekte daha önce tescillenmiş olay olan varlığın sorgusundan yola çıkarlar. o dönemde bilim ve teknoloji gelişmediği için bu sorgulama insanları korkutur ve merak ettirir. tabi o zamanın insanları ölen yaralanan bir çok insan da gördüğü için varlık ve özlük sorgusu hepsinin dikkatini çeker. bu minvalde peygamberler de varlığın nedenini ve temelini açıklayamaz ve olmayan bir şey ortaya atar; tanrı.

derler ki tanrı sizin bilemediğiniz ve göremediğiniz bir güçtür. sizi ve dünyayı o yaratmıştır ve canınızı o verdiği için o almaktadır. peygamberlere peki ya ölmek nedir diye kazık bir soru sorduklarında yine akıllıca bir cevap verirler ve ölmek diye bir şeyin olmadığını bu dünya gibi öteki dünyanında olduğunu söylerler.

o dönemde kim olsa buna inanır. özellikle mazlumlar. ki mazlumlar çoğunluktadır o dönem. o zaman peygamberlere inanmayanlar kötü olarak gösterilmiştir ki aslında tarihin en büyük yanılgısıdır. o kötü olarak lanse edilen insanlar aslında bunu yemeyen insanlardır.

günümüz şartlarında peygamberlik müessesesi bitmiştir. çünkü artık yemez kimse, hatta inancı sağlam olanlar bile. dini mantıktan gidersek aslında dünyaya bir peygamber inmesinin tam sırası ama yok gelmiyorlar. bahane de hazır tabi, muhammed son peygamberdi. bugün her hangi bir peygamber dünyaya gelecek olsa korkar, çünkü artık çok iyi pazarlamacılar vardır dünyada, peygamberlerin mucizelerini bile satarlar. dünyaya iner inmez direk acun'da bulabilir kendini.
peygamber demek Allah'ın elçisi demektir. peygamber bir kurtarıcı değildir. kurtarmak için gelmez o topluluğa. ezilmişlere gelmiş demiş bir yazar. ezilmişlere peygamber gelmez. yoldan çıkmış toplumlara, doğru yolu bulmaları amacıyla gödnerilir. peygamberler Allah'ın emirlerini insanlara aktarır. bir köprü görevi görür. son kitap ve son peygamber de dünyaya gelmiştir. bu son kutsal kitabın bozulamayacağı Allah tarafından söylenmiştir. dolayısıyla yeni bir kitaba ve bununla ilişkili olarak yeni bir peygambere ihtiyaç yoktur. zaten böyle birşey olsaydı Allah bir peygamber daha gönderirdi.
(bkz: bilmiyorsan yazma yazmak zorunda değilsin)
din; taa zeustan beri (zeusa yazılmış şiirlerde de bizi ezenlerden öcümüzü al demektedir.) halkın ezilmesinin öcünü alma işini kendisinin üstlenmesi yerine tanrılara ve öte dünyaya bırakılarak yönetenlerin erkini korumak için bulunmuş ve kullanılmıştır.

bu algoritmanın gereği olarak da peygamberlerin, ezik ve bu sebepten doğan hırsları olan karakterler olarak en tepeye çıkmaları gerekir ki "tanrının yolundan gidersen sen de bunlara kavuşursun" pompası sonsuza dek sürsün.

peygamberler de buna uygun karakterlerden seçilirler. hepsi ortalama zekada insani hasletleri çok öne çıkmış sıradan bir insanlardır. genelde ailevi ilişkileri sorunludur, baba problemi çözülmemiştir.

musa dereden toplanır. isa babasızdır, muhammedin babası ölmüş amcaları baskı yapmıştır. hepsine yazıktır hepsi hesapta çok acılar çekmiş ama hepsi en sonunda kral olmuşlardır.
hz. muhammed (s.a.v) ile son bulan müessesedir. şimdi "peygamberlerin ortak özellikleri korkak ve zeki olmaları ehum mehum" diyebilmek için ya omurilik soğanını beyin niyetine kullanmak lazım, ya da birayi şişesiyle birlikte tüketmek lazım, ki böyle çelişki barındırabilen bir cümle kurulabilsin.

"korkak ve zeki".. korkaklık eğer, içinde bulunduğu toplumun ahlaksızlıklarına, yanlışlarına ve çürümüş tüm adetlerine -ölümü göze alarak- karşı çıkmaksa, evet dünyanın en korkak (!) insanlarıdır. çünkü hiçbir insan yaşadığı toplumda linç göreceğini bile bile topluma zıt değerler ileri sürmez.. ha bu tezi ortaya atan kardeşin (!) korkaklık anlayışı bizimkinden farklı sanırım, anlayışla karşılayabiliriz.. ama zeka konusunda haklıdır dostum, hak veriyorum.

şimdi biraz gerçekçi olmak lazım. bir insan, biraz ilgi görmek için (!) olmayan bir varlığı* neden ortaya atsın kendini ve sevdiklerini tehlikeye atarak ? yani hangi makul sebep, sevdiklerinden ve toplumdan dışlanmayı, hor görülmeyi, aç kalmayı, işkence görmeyi, hatta öldürülmeyi göze alacak kadar insanın gözünü döndürebilir, biraz fazla ilgi için? biraz mantıksız değil mi? ve bunu yapan, yani ölümü göze alan insan, "korkak" bir insan !? yani zoru ne ki, rahatını bozup "tanrı" diye bir varlık ortaya atıp işkence görsün? hele bi açıklasana sen bunu!

peygamberler ölmek diye birşeyin olmadığını falan da söylemezler ayrıca. bal gibi de söylerler. ölüm var derler ve ölümden sonra tekrar dirilmek var derler. o dönemde de herkes buna inanır demek, inan dostum tam anlamıyla -kusura bakma ama- salaklıktır. çünkü peygamber olarak gönderilen bir çok peygamber ümmetsiz vefat etmiş, bir çoğu da toplumdan kendine inananlarla birlikte kovularak sürgün edilmiştir. e hani herkes inanırdı? e hani herkes peygamberin peşine takılırdı? efenim? demek ki neymiş her havzun dibaynı değilmiş.

o dönemde peygambere inanmayan insanlar kötü olarak gösterilmişmiş dir miş!! hele hele. sırf allah var, ölüm var, ölümden sonra diriliş var dediği için insanları öldüren, yurtlarından kovan, çocukalrını diri diri öldüren, kadınlarına tecavüz eden insanlar tabiki de kötü insanlar değillerdir. iyilik melekleridir. ha dur pardon melek diye birşey yoktu dimi (!!)

(bkz: gel buraya öpüjeem)

ek: birisi de hepsi en sonunda kral olmuşlardır demiş. olm seçerek mi veriyolar lan sizi buraya! jüpiter aşkına** gidin bi peygamberler tarihi falan okuyun da gelin yazın. yazmayın demiyorum hobi olarak gene yazın.
adı üstünde; müessesedir.
ssksi yemegi dahildir.
maymunun götünden düşen ter damlalarının anlayamayacağı konudur. şöyle anlatayım, bu müessesnin kolpa olduğunu anlamanın en iyi yolu mucizelerine bakmaktır.

1- hz. isa: babasız doğmuş. olay aynen şöyle olmuştur. meryem kadın ya tecavüze uğramış ya da kendi isteğiyle cinsel ilişkiden çocuğu olmuştur. nasıl olduğunu bilemeyiz ama babası denen boyu devrilesice sikip bırakmıştır, kaçmıştır. gel zaman git zaman bu sabi peygamber olunca haliyle millet 'ne peygmberi lan, bunun babası belli değil' demişlerdir. e o zamanda halkla ilişkilerden sorumlu havari 'ulan bir seks uğruna yakacaz koca müessseyi' demiş ve 'babası yok işte bu bir mucizedir' diyer ters çevirip sokmuştur. e adam da hazır peygamberken millette yemiştir.

2- hz. musa: denizi yarmış ve sörf sporuna öncü olmuştur. olay aynen şöyle olmuştur musa sahilden denize bakarken balina zıplamıştır ve farklı yönlere yol alan dalgalar oluşmuştur. musada 'ulan olaya bak' deyip başka bir zaman elemanları toplayıp 'panpalar gelin size mucizemi göstereyim capslı' demiştir ve arkasına bir dünya adam toplayıp elleri iki yana kapatıp kapatıp açmaya başlamıştır. millet kıllanınca da 'konsantre oluyorum panpalar' diyerek homurdanmaları azaltmıştır. az bir zaman sonra balina yine zıplamış ve dalgalar yine iki farklı yöne ayrılmıştır. zaten musa'da elleri sık sık sağa sola açarken denk gelmiştir ve panpaları denizi yardığına inanmışlardır.

3- hz. muhammed: ayın yerini değiştirmiş. ay tutulması vardır ya da http://www.msxlabs.org/fo...y-nasil-hareket-eder.html
bu kadar basit işte.

anlayacağınız bu müesseseye inananlar kendi fikirlerinde de çelişirler. misal peygamberleri dünya'ya allah gönderdiyse niye doğumlarından itibaren zorluk yaşattı hepsine. kader diyen olursa yukardaki maddeleri okusunlar onlar da kader işte. nasıl olacak?
(bkz: gerçek olamayacağına göre)

adam, böyle bir inançla başlıyor teorisine. ondan sonra, gir helaya düşün...

bir de şu var: ya gerçekse? *

ölmeden bilebilir misin bunu? bilemezsin...

o zaman bırak dünyayı kurtarmayı da, isteyen inansın, isteyen inanmasın...
acilen beyin nakline ihtiyaç duyanların, altında saçmaladığı kavramdır.

1- ali ata bak.. (bak nasıl da laf soktum herife ehuheue)
2- ali ata biraz daha bak.. (bu ikinci laf sokmam da harikaydı bence)
3- ali yeter baktığın, hadi şimdi üstüne bin. (bu sonuncu şahane oldu gerçekten)

(bkz: ilkokul zekasına sahip bebeye laf anlatmak)

şimdi sevgili kardeşceğizim, bir peygamberin annesine, yani kendi annemiz kadar değer verdiğimiz bir varlığa iftira atmanın hafifliği üzerinde iken hala, aynı şekilde sana yaklaşalım, senin annen hakkında (ki annen senin için kutsaldır sanırım) bir iftira atalım, geçen gün anneni şöyle şöyle biyerde gördüm diyelim, hoşuna gider mi bu? tepkin ne olur? eminim okkalı bi küfür edersin demi? bak işte ben öyle yapmıcam.. neyse kutsallar üzerinden gıpta damarını tahrik etmeyeyim.

1- hz. isa doğduğunda, zamanın yahudileri de senin gibi meryem anamıza iftira atmışlardı ve onu iffetsizlikle suçlamışlardı, allah da meryem anamızın iffetine atılan iftiraları bertaraf etmek için henüz kundakta olan hz. isa'yı konuşturmuş ve yahudileri göt etmişti. bu husus yahudi kaynaklarında da var, incilde de var, kur'an da da var.. he bu mucizenin bütün kutsal kitaplarda bulunması eminim seni yine kesmez, bok atmanın sınırı olmadığı için uydur uydur salla.. (bkz: beyin bedava)

2- hz musa'nın denizi yardığı, halkıyla beraber içinden geçtiği, firavunun da onları takip ettiği ve kızıl denizin firavuna mezar olduğu, kızıldeniz'e suveyş kanalı açılırken bulunan firavun cesediyle ispatlanmıştır. karbon testlerinde de cesedin 3000 yıllık bir geçmişe sahip olduğu da ispatlıdır.

http://yukarikayalar.word...-yillik-firavunun-cesedi/

--biz de bugün senin bedenini arkandan gelenlere bir ibret olsun diye kurtaracağız. bununla beraber, insanların birçoğu âyetlerimizden yine de gafildirler--
(bkz: yunus suresi/92)

ha sen balina üç-dört kere zıpladımıydı deniz ikiye ayrıldı ehum mehum diyerek eğleniyorsan bırakalım eğlenmeye devam et, somut işlemler dönemindeki bir ergen öncesi bireye da anca bu yakışır.

3- hz. muhammed ayı ikiye böldüğünde, bunu kendi gözleriyle görmüş müşrikler bile inanmamışken, senden buna inanmanı beklemem, kalpleri mühürlü vicdanlara, ayı da bölsen ikiye, güneşi de bölsen, tüm galaksiyi de bölsen, inanmayacaktır zaten... hadi ayın evrelerini bilmeyen insanı kandırırsın belki "ay bölünmedi ki o bikerem bilimsel bişi taam mı yane" diyerek.. ama bana masal anlatma.. "ayın evrelerinden olan yarım ay vardı gökyüzünde, o yüzden millet ay bölündü sandı" diyecek kadar cahil değilsindir umarım.. öyle olsa gökyüzünde tek "yarım ay" olur.. 2 tane değil.. karışık işler bunlar, "ram" ister anlamak için.

son olarak, madem peygamberleri allah gönderdi neden eziyet çektiler sorusuna da eğer gerçekten öğrenmek isteyen varsa özel meşaz yoluyla bana ulaşabilirler. dilim döndüğünce anlatmaya çalışırım. küfürsüz.. seviyeli..

saygılar.
ateist bir bakış açısıyla bakarsan ancak bok atarsın ama inanan bir insan tarafından bakıyorsan konuya çok farklıdır.

ateistler neden darwin teorisine taparcasına inanırlar. çünkü allah ve kitabını inkar etmekte olduğu için.
peygamberler, görevlerini tamamladılar.
her bir peygamber ifası nihayete ermiş farizalar nihayetinde aramızdan ayrıldılar.
son peygambere inen şu ayetler bizler açısından varlığın manasına mihenktir;

rahman ve rahim olan allah'ın adıyla;

"Eğer, hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığın bir şeyi bana ortak koşman için seninle uğraşırlarsa, onlara itaat etme.
Fakat dünyada onlarla iyi geçin.
Bana yönelenlerin yoluna uy.
Sonra dönüşünüz ancak banadır.
Ben de size yapmakta olduğunuz şeyleri haber vereceğim."

lokman suresi
(13-15. ayetler)

Ey insanlar, gerçekten, Biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler (şeklinde) kıldık. Şüphesiz, Allah Katında sizin en üstün (kerim) olanınız, (ırk ya da soyca değil) takvaca en ileride olanınızdır. Şüphesiz Allah, bilendir, haber alandır.
(Hucurat Suresi, 13)
teknolojiyle beraber kapanan müessesedir. düşünsenize peygamber iniyor ve mobeseye takılıyor.
güncel Önemli Başlıklar