oğuz atay

Yazar. Tutunamayanlar romanı çoğu kişi tarafından yarım bırakılmıştır. Benim ise henüz okumaya fırsatım olmadı.

"Beni hemen anlamalısın, çünkü ben kitap değilim, çünkü ben öldükten sonra kimse beni okuyamaz, yaşarken anlaşılmaya mecburum..."

"Bir şeylerden kaçar gibisin.
Soluk soluğa ama hiç bir şey anlatmayacağına yemin etmiş gibi sakinsin.
Gitmek istediğin belli bir yer yok ama kalmak istemediğinden artık eminsin.
Sadece biraz olsun herkesin ve herşeyin susmasını istemişsin.
Kendini duyabilmek için."

‘+hadi gidelim olric
-nereye efendimiz?
+ o’na olric..
-o artık başkasıyla efendimiz
+ olsun onun mutlu olduğunu uzaktan izlemek de yeter bize olric.’

işte epeydir aradığım dizeler…
birilerinin de benim gibi düşünüp şu güzel satırları yazabilmesine ne sevindim gece gece.

Mutluluk huzur böyle bir şey. Var olduğu, sağ olduğu ve mutlu olduğu için mutlu olabilmek. en gerçeği bu, bana göre tabi..

-hani yarınlar güzel olurmuş diyorlardı olric. Bu yaşadığımız gün de dünün yarını değil mi?
+Kandırıyorlar efendim, kandırıyorlar.

yazdıklarını hazmetmek kolay olmamış, uzun bir zaman almıştır.

“onu öfkeme layık bulmuyorum. öfkem bana ait bir şey. yakınlık hissetmediğim birine nasıl gösterebilirim onu?”

▪︎Oğuz Atay

“yaşar gibi yapmaktan, özlemez gibi yapmaktan, iyiymiş gibi yapmaktan, nefes alıp onu içimde tutmaktan, o nefeste boğulmaktan sıkıldım..”

Oğuz Atay

Oğuz Atay, nefret bile etmeyecek kadar soğuma hissini şöyle tarif ediyor: “Onu öfkeme layık bulmuyorum. Öfkem bana ait bir şey. Yakınlık hissetmediğim birine nasıl gösterebilirim onu?”

Anlatamadın; belki o insanın yüzüne bakar bakmaz anlatmanın yararsızlığını gördün.

"Bana boş boş oturup duvar izlettiren herkese kırgınım..."

Her balığın, içinde yüzeceği, ayrı bir denizi vardı.

görsel

Tehlikeli Oyunlar’ı okudum birkaç yıl önce. Üç dört tane kitabını daha aldım hemen peşine. Ama Tehlikeli oyunlar’ı o kadar beğendim ki büyü bozulmasın diye diğer kitaplarını okumaya korktum hep. Hala da okumuş değilim. Kitaplığımda öylece duruyorlar bir gün çaresiz bir şekilde okuyacak bir şey ararsam diye. Bir nevi cankurtaran gibi bekliyorlar beni.

beyaz mantolu adam diye de bir kısa filmi vardır. maalesef görmek, izlemek nasip olmamıştır. kayıptır.

bana oğuz atay okutan herkese kırgınım.

postmodern romanın üstadıdır. ilk ve en ünlü romanı tutunamayanlar 'dır. o kadar ünlü bir romandır ki hakkında bilgisi olmayanlar bile oğuz atay denilince tutunamayanlar' ı söyler. alışılmış klasik roman tekniğinin dışında bir teknik kullanır. küçük burjuva dünyamız, onun değerleri, özlemleri, davranış ve düşünce tarzları ile zekice alay edilir. romandaki toplumsal eleştiri, toplumun bütün alanları ile ilgilidir. ironi uğruna bazen gerçekleri bir yana bırakır. kişileri, burjuva düzeninin kurallarına, değer yargılarına, beğenisine, yaşayış şekillerine ayak uyduramayan, topluma yabancılaşmış yalnız kişilerdir.

küçük burjuva aydınlarını hırpalamak için, onların kültürel değerleri, ideolojik tutumları, bağlı oldukları alışkanlıklarla alay eder. hatta saldırdığı bu zihniyetin sanat anlayışına da karşı çıkar. tutunamayanlar, söyledikleri ve söyleyiş şekilleri ile bir baş kaldırıdır. atay, türk romanının geleneksel çizgisinden ayrılıp, başka bir roman denemiştir. bu, postmodenist anlayıştır.

oğuzcuğum atay ın doğum günüymüş. kutlu olsun.

"Şu anda, sana güzel bir söz söyleyebilmek için on bin kitap okumuş olmayı isterdim dedi. Gene de az gelişmiş bir cümle söylemeden içim rahat etmeyecek: seni tanıdığıma çok sevindim kendi çapımda." *

(bkz: korkuyu beklerken) isimli hikayesi, özellikle karantina döneminde okunmalıdır. yatırım tavsiyesidir.

"hedef ak yüzü görmek aynada,
Sokakta her yerde satır ve sallama."

Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma, boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı, özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna.

Oğuz Atay, onu ölüme götürecek hastalığını öğrendikten sonra günlüğüne; "Geleceğini kaybetmek, yaşanan zamanı boşlaştırıyor" diye yazmıştı.. Bu böyledir. . insanı yaşama motive eden yegane şey yarının merakıdır.. Bir insanın elinden yarınını alırsan, bu gününü öldürürsün..

"...incitmedensezdirmedenacıtmadanduyurmadan anlatmak..."

(Tutunamayanlar - Oğuz Atay)

-En tehlikeli kelime nedir Olric?

-Amadır efendim bana göre.

Türkolog bir arkadaştan güzel bir yazı öneririm gençler.

https://kibrisnews.com/co...omani-uzerine-birkac-soz/

Oğuz atay da dostoyevksi gibi bir mühendistir.
Bir bilim adamının romanı adıyla hocası prof. Mustafa inanı anlatır.