bugün

beceriksizler ya da sahtekarlar diyarıdır. daha fenası ise beceriksiz sahtekarlar diyarı olma ihtimalidir. bir iki değil, irili ufaklı belediyelerle yüzlere ulaşan itirazlar var. üstelik yapılan itirazlardan sonra ilk kararın değişme oranı çok yüksek. bazı beldelerde, ilçelerde ve hatta ankara örneğinde olduğu gibi büyükşehir belediyelerinde "hata" değil, kasıtlı müdahaleler, "hile" sözkonusu. bu da demektir ki seçimler yasaya uygun değil, dolayısıyla sonuçlar insanların tercihlerini değil, bir çetenin kararlarını yansıtıyor.

neredeyse yapılan her yeni sayım ve kontrolden sonra kazanan partinin değişmesi gösteriyor ki, bazı uyanıkların "kaybettiniz işte, kabul edin" telaşı ve yaygarası maksatlı, dahası bu hataların kaynağının ve sorumlusunun hangi parti olduğunu işaret ediyor: akp. kendisinden başka herkesi çete, paralel, hain, dinsiz vs. ilan etmeye pek meraklı ve çabuk davranan bu yeraltı örgütünün aslında kendi kendisinden bahsediyor olduğu anlaşıldı. reddetmiyorlar da zaten: "çaldıysak çaldık, ne yapacaksınız ulan" tarzında pişkin bir meydan okuma var. seçmeni de üçe ayrılıyor: bu hadiseleri bilen, hatta bu cürumları bizzat gerçekleştirenler, "bunlar mühim değil, istikrara birşey olmasın" diyen yani akp'den yemlenmelerini meşrulaştırmak için çocuğunu bile satabilecek olanlar, ve olan bitenden haberi bile olmayan hüloğlar. neyse. yani hepsi koyun değil, bazıları tilki ve sansar...

ancak tüm bu detayların sonuca bir katkısı yok: ülke olarak oy sayamayan bir yeteneksizlik sergileniyor. vay efendim iktidar partisi oyun yapıyormuş da, yok efendim muhalefet her sandığa sahip çıkamamış da, falan filan: sonuca ne faydası var. hani meşhur "çalıyor ama çalışıyor", yani "becerikli" algısı var ya, işte şimdi balon oldu. çünkü gerçekten becerikli olsaydı aldığını geri vermezdi. biliyoruz içten içe "hehe, diğerlerini göremedi enayiler" diye seviniyor, "ne kaçırdıysak yanımıza kar kaldı" diye düşünüyor olabilir. gelgelelim bu "beceriksiz" imajının bir maliyeti olacak, hiç merak etmesinler. gelecekte oylarına daha sistematik ve örgütlü sahip çıkan bir muhalefeti yaratması bir yana, "bunlar beceremiyor ya" ağız tadıyla kaybedeceği oylar da cabası.

yani çal, zaten çalıyorsun, biliyoruz, artık dünya biliyor. ancak biraz matematik öğren ki çaldıkların eline yüzüne bulaşmasın. şu eli yüzü çukulataya bulaşmış çocuğun "bilmem ki, kim yemiş" acemiliğine düşme bari...
tabiki turkistandir.