bugün

Rafael de Nogales Mendez ya da bizde bilinen adıyla venezuela'lı nogales bey...
görsel

nogales bey zengin bir ailenin çocuğuydu.
eğitimini almanya'da tamamladı.
henüz 17 yaşındayken ispanya ordusuna yazılmış, 1898'de abd'ye karşı savaşmıştır.
sonra sırası ile meksika devrimine katılmış,
nikaragua'daki sandinistlere katılmış,
daha sonra da memleketi venezuela'da diktatörlüğe karşı savaşmıştır.

tabi nogales bey bunlarla yetinmemiş.
gidip abd'ye yerleşmiş önce.
sonra orada bir cinayete adı karışınca abd'den kaçıp çin'e gitmiş.
çin'de ingiltere lehine casusluk faaliyetlerinde bulunmuş, japonya hesabına çalışmış.

daha sonra 1914'te 1. dünya savaşı patlak verince, nogales bey önce fransa, sonra belçika ordusuna katılmak istemiş.
lakin bu her iki ülke de nogales'i kabul etmemiş.
bunun üzerine nogales bey bulgaristan'a gitmiş.
işte bu bulgaristan'da van der goltz ve fethi okyar ile tanışmış.
onlarla arkadaş olmuş, bizimkiler de ona "isterse osmanlı ordusuna katılabileceğini" söylemişler.
bunun üzerine nogales bey 1915 yılının başında istanbul'a gelmiş.

1915'ten 1919 yılına kadar da üzerine şeref yemini ettiği askerlik mesleğini osmanlı ordusunda bir subay olarak ifa etmiştir.
doğu cephesinde ermenilere karşı mücadele etmiş ve başarılı olmuştur.
ileride yazdığı hatıralarında osmanlı'nın ermeni soykırımı yapmadığını söyleyerek tepki toplamıştır.

nogales bey kanal seferine de katılmış, alınan mağlubiyet üzerine tam bir osmanlı ve türk subayı gibi yüreği yanmıştır.
nogales bey osmanlı subayı olarak geçirdiği yılları; "hilal altında dört yıl" adlı kitabında yayımlamıştır.

1919 yılında osmanlı ordusundan istifa ederek memleketine geri dönmüş, 1937 yılında vefat edene kadar da abd, panama, nikaragua gibi ülkelerde maceralarına devam etmiştir.

kim bilir nogales bey 2. dünya savaşına kadar yaşasaydı daha neler yapar, hangi cephelerde savaşırdı.
ilginç ve hiç boşluğu olmayan bir yaşam gerçekten...

görsel