bugün

attila ilhan'ın mustafa kemal atatürk için yaptığı çok hoş bir yakıştırma. benzerleri için (bkz: o kumral kene rte)
okurken yanında osmanlıca sözlük bulundurulması tavsiye edilir. senaryo tadında bir yazım stili vardır. yazar* her sahneyi kamera açısına ve kadrajına kadar detaylandırarak anlatmıştır. her türk vatandaşının bilmesi gereken yakın tarihimizin en önemli kesitini görsel bir roman ile daha akılda kalıcı kılmıştır.
üstat attilâ ilhan'ın, 1920 martı'nda istanbul'un işgal sahneleriyle başlayıp, 1926'da izmir suikast planlarını öğrenen gazi'nin "benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ama türkiye cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır" sözlerini söylemesiyle sona eren, gazi, milli mücadele ve devrim temalı fim senaryosudur. görsel roman olarak iş kültür tarafından 14 liraya satışa çıkarılmıştır.

özellikle son günlerde türeyen "insan atatürk'ü anlatmaya çalıştık" diye hönküren güruhun gözüne sokulası bir senaryodur. günün özelliklerini tamamen yansıtmak amacıyla dili oldukça eskidir. ayrıca atatürk'ün rumeli ağzıyla konuşturulmasına dikkat edilmiştir. atatürk'ün fikriye ve latife hanımlar ile özel hayatlarında yaşadıkları, fikriye hanım'ın karşılıksız duyguları, latife hanım'ın genç yaşında kaldıramayacağı yükler altına girerek gazi'ye ayak uyduramayışı, etrafındakilerin gazi'ye karşı aşk derecesinde bağlılıkları, bazı milli mücadele kahramanlarının cumhuriyet'e karşı tutumları ,ingilizlerin fırıldakları hepsi bu senaryoda evcuttur.

özellikle gazi ile fikriye'nin öpüştükleri sahne muhteşemdir.

gazi'nin konuşması rumeli ağzının bilmeyenleri şaşırtacaktır, özellikle konuşmasını hele hele zübeyde anne'nin konuşmasını romanların konuşmalarına benzetebilirsiniz. ancak aynı değildir. rumelililerin konuşmalarına şahit olanlar farkı hemen anlayabileceklerdir.

osmanlıcaya vakıf değilseniz, teknik sinema terimlerinden hazzetmiyorsanız, betimlemeler sizi yoruyorsa okumamanız tavsiye edilir. sıkılırsınız. ancak hayatımıza damga vuran olaylar çok güzel hikaye edilmiş senaryoya yedirilmiştir. belgesel film değildir. hatta pek çok tarihi olay gazete manşeti şeklinde geçiştirilmiş bunun yanında gazi - fikriye ve latife üçgeni geniş geniş anlatılmıştır. gazi'nin ev halini, ayaküstü konuşmasını mimiklerine kadar merak edenler mutlaka okumalıdırlar.