bugün

(bkz: mutlu nasıl olunur)
başlığının düzeltilmiş hali.

kısa hedefler koyup onları tamamlayarak. az uyyarak ve çok çalışarak. kendini faydalı hissederek.
s.ktir edersen. ama gerçekten.
mutluluğu düşünmeyerek.
görsel
Hedef koyarak. Büyük küçük farketmez.
içe kapanıklık mutsuzluğa sebep olur. Gezin tozun insanlarla iyi ilişkiler kurun sonra içinize bakın. Beyniniz dıştan topladıklarını yoğurur böylelikle içinize bakınca manevi huzurunuz artar.
Gez, oku, çalış, öğren, yeni insanlar tanı, sev, şükret ve nihayetinde tefekkür et.
Sessiz sakin Boş bi odada düşün.
mutsuz olmaktan vazgeçtiğinizde.
kafaya takmayarak.
"mutluluk güzel ahlaktan ibarettir."

- hz. muhammed s.a.v.
Küçük bir çocukla bir kaç saat oyun oynayarak ya da ona ufak bir hediye alarak yüzündeki gülümsemeyi gördüğünde mutlu olursun.
Mutluluğunu birine bağlamadığında, kendine yetebildiğinde..
eli yüzü düzgün 1 sevgili yapacaksınız.sonra bir tane daha.onu onunla aldatırken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyor aynı zamanda kendinizle gurur duyuyorsunuz.bu da mutlu olmanın bir diğer yolu.
istediklerin ve şansın yanında olduğu sürece mutlusundur.
Müzik dinlerken kızartma kokusu eşliğinde sözlüğe bakarak.

cidden mutluyum lan. Yalnız koku nerden geliyor anlamadım.
1-Kuran'ı kavrayarak.
2-bilime merak salarak özellikle matematik ve fizikle...
3-felsefeye önem vererek.
Hayatı çok takmayarak.
Bakıyorsun bazen amacın yok, bir hedefin yok. Her gün işe git gel. Okul okumamışsın. Geçmişe baktığında ise hep olumsuzluk ve başarısızlık ve bir şeyleri yarıda bırakmışlık...
bir insanı, başladığın bir kursu, bir resmi, okulu, işi her şey yarıda kalmış hiçbiri tamamlanmış. Neden yarıda kaldığı ise muamma.
Aslında en büyük bahane ise kendimiziz. Biraz özgüven eksikliği biraz aileden ve ya çevrenden yeterli desteği görememekle birlikte dakikasına kırılan heves. Bunlar hep mutsuzluk.

Mutluluk ise etrafa gülücükler saçmak, küçük bir çocuk sevmek, sevdiğin şeyi sonuna kadar yapmak, inanmak, aşık olmak, anneye bir çiçek almak...

Mutluluk aslında küçük şeylerden büyük ve güzel anlam çıkarmak, bardağın dolu tarafından bakmak.
Dine yönelme ve bilgisayar oyunlari!

hayatim boyunca tam anlamda yönelemesemde dinden aldığım lezzeti hicbir seyden alamadim sonrasindaysa nayt onlayn ve kantır sıtrayk geliyor!

Tabi len manyak misin!
mutluluk anlık diyelim, genel bi huzurlu olma durumu aranıyorsa bu arayışın en güzel cevabı stoa felsefesindedir.

o bile %100 sürekli huzuru sağlamaz, tolstoy da köye gittikten sonra %100 huzuru yakalamaz. Hayatınızı basitleştirin, parola budur der.

o halde o aradığınız mutlak mutluluk diotima’nın sokrates’a anlattıklarında ya da bazı dinlerin vaadettiklerindedir. burada değil. burada acı, gözyaşı, savaş, açlık, açgözlülük hakim ve öyle olmaya da devam edecek... gerçek, susuz yenen bir portakaldır. tatlıdır ama ekşidir, açlığını giderir ama o kadar da hoşuna gitmez.
tek ve basit bi cozumu var aslinda.
cevrendeki negatif enerji salgilayan hatta o agiz salyalarini 1 km oteden farkedilen insanlari etrafindan uzaklastirmak..
küçük bir sahil kasabasında ya da köydeyseniz bulutsuz bir gecede, milyonlarca yıldızın gökyüzünde oluşturduğu desenlere bakmak size mutluluk verir.
sadece içe yolculuk yaparak olmaz.
hermann hesse nin yaptığı yanlış.
bertrand russel daha haklı önce gez toz, konuş, dışardan alabildiğini al sonra içine bak.
dışardan alamayanın içi karanlıktır. zengin değildir.

benim tavsiyem: gez, öğren, şükür et, düşün ve tefekkür et.
Ve evleneceğin partnerin de böyle bir insan olmasına dikkat et.
hayatta neye üzülüp neye uzulmemen gerektiğini kavrayinca.
geleceğin güzel şeyler getirecegine inanarak.
stresi hayatınızdan çıkararak.
Gelişine yaşayarak ve kabul ederek, yeri geldiğinde vazgeçmeyi bilerek. Ağlaman gerektiğinde ağlayarak, gitmen gerektiğinde giderek...
beklemeden, yormadan, sormadan kendinin değerini bilerek ve sevmesi gerektiğinde karşılık beklemeden severek mutlu olabilir insan.
Bilmiyorum genel hatlar böyle gibi.
mutsuzluğu düzeltmekte ısrar etmeyerek, o orada kalsın, bakmayın oraya. üzerinize illa ki, az çok akan, mutlulukları yakalamaya bakın.