bugün

Irak’ın güneyindeki bulunan bir kent. Nasiriye Muharebesi
burada yaşanmıştır.
Nasiriyeli Müslüman kadınlar bölgede 15 yaşından küçük kızların evlenmesinin yasak olmasına karşı çıkmakta ve 9 yaşındaki kız
çocuklarına evlenme izni verilmesi için savaş vermektelermiş.
ırak işgali sırasında bir avuç askeriyle general ali hasan el mecid'in üstün direniş gösterdiği kentin adıdır. şuan bu bayrağı saddam fedaileriyle birlikte ırak milli cephesi taşımaktadır. başlı başına harp akademilerinde tez konusu olacak bir muharebedir nasıriye muharebesi.

şöyle ki; 2003 yılındaki işgal sırasında işgalci koalisyon güçleri şehri ele geçirdiklerini sanırlar lakin gen. ali hasan el mecid'in emrindeki birlikler conileri tuzağa çekerek şehirde dolaşmalarına izin verirler. hatta ırak cumhurbaşkan yardımcısı taha yasin ramazan'ın da böyle bir açıklaması vardır "kontrol bizde, çölde dolaşmalarına müsaade ediyoruz." demiştir. amerikan birlikleri pusuya düştüklerini umursamadan şehirde dolaşırlar, halbuki kendilerini büyük tehlike beklemektedir. general el mecid iki taburunu yem eder, hemen akabinde ırak'ın zayıf öncü birliği teslim olur. yemi yutan coniler ilerlemeye devam ederler. pusuya yatan ırak'ın artçı birlikleri rpglerle, roketatarlarla ve tanksavarlarla amerikan zırhlı birliğiyle süvari birliğinin önünü keser. muharebe günlerce sürer ancak ırak lideri saddam sözde bağdat'ın düşmesi neticesinde resmi birliklerini lağvedip gayri nizami harba geçince şehir güya işgalci güçlerin kontrolüne geçer.

neticesi; ırak direnişi hala devam etmektedir. ırak'ın elbet son derece teknolojik, kara savaşında ise bir o kadar beceriksiz coni ordusuna karşı nizami direnişi kısa sürmüştür bu çok normaldir. elbet ırak'ın fetösü olan kesnizani tarikatının da saddam'ı satmasının payı büyüktür. ancak direniş devam etmektedir, ırak diye bir ülke kalmamıştır, böylesi tarihi ve alimler şehirleri zulümün, gözyaşının kentleri haline gelmiştir.