bugün

şimdilerde baş ağrıtan, gün gelip uzak bir şehre gidince özletecek, kavgalarını bile aratacak bir kardeşe sahip olmak.
insanı hayattan soğutur. öyle bakmayın gerçek bu. evlenmek istemezsiniz bir kere. evlenseniz de çocuk yapmak istemezsiniz. neden mi? her sabah saat 6 buçukta kalkıp işe giden birisi olarak haftasonları öğleye kadar uyuma hakkına sahip olduğunuzu düşünürsünüz öyle değil mi? tabiki öyle!ama evdeki şeytan(film ismi gibi oldu bu arada) haftasonları kocaman bir çığlıkla sizi yatağınızdan zıplatır. "ben teeeeeeeeen aç! ben tennnn!" diye bu cümleyle uyanırsınız sabahlara. kahredersiniz hayata. bu yine iyidir. mızmız olmasının üstüne bir de obsesif bir veletse vah size vahlar size! dışarı çıkmayı kafaya koyduysa gecenin bir körü olsun vallahi de billahi de alıkoyamazsınız onu bu düşünceden. çıkacaktır. küfür ede ede çıkacasınız, deli sikmiş gibi dolacaksınız sokaklarda başka çıkarı yok. banyo yapmak istemezse yaptıramayacaksınız. yemek yemek istemezse yemeyecek. onun izlediği kanallar izlenecek. onun uyandığı saatte uyanılacak, onun yattığı saatte yatacaksınız. işte diktatör rejim diye buna derim!
insanı hayattan soğutan, yaşama sevinci bırakmayan, sürekli birşeyler isteyen ve hayatı mutlaka size dar eden insan figürüdür.*
(bkz: bacakta koala hayatı süren küçük kardeş)
chucky gibi her dediğinin yapılmasını isteyen, yüzümde, ellerimde vb yerlerde derin izler bırakan cadaloz bi kardeşe sahip olmaktansa mızmız bir kardeşe sahip olmayı tercih ederdim.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar