bugün

Mağazaya girer girmez arkanızdan dolaşan ve o kaçamak bakışlarla size taciz edildiğiniz hissi veren sinir bozucu satış elemanıdır. Bırakmaz ki rahat rahat istediğimize bakalım. "Hoşgeldiniz, yardımcı olayım" falan da demez bunlar. Dese "bakıyoz sadece" diyeceğiz ama yok. Sessiz sessiz ensende dolaşır. Dövülesidir.
la bi git la.
en nefret edilesi tiptir. bir şey olursa çağırırım ben seni yapışmana hiç gerek yoktu.
kızsan vicdan azabı çekersin, kızmasan kafa siker bişey almaya zorlar ve mağazadan soğutur.
Mağazadan çıkma sebebidir.
burada sorun;

'müşterinin kıçından ayrılmayacaksın' diyen patronlar.

Bunda işçinin suçu ne kardeşim.
alışveriş yapmaktan soğutan satış elamanıdır.
Rahatsız edicidir.
maaşını hakkıyla almaya çalışan gerektiğinde yüzsüzlük bile yapabilen insandır.
çoğu zaman ani bir hareketle döner tekme atmak istediğim elemandır. hadi ne alacaksan al s.ktirgit der gibi peşimde dolaşıyor.
mağaza müdürü tarafından sıkıştırılan görevlidir. bilip bilmeden konuşmayın amk. müşteri orada gezerken sen neden bakmıyorsun diyerek kameradan tüm gün izleyen orospu çocukları (ya da kadınsa orospu) ları vardır. yani adam (ya da kadın) işini yapıyor... siz adam olun önce. meraklı değil kimse sizin götünüzde dolanmaya. kıllı götünüze alacağınız kazağın askısı girsin...
Mağazaya girmeniz için pusuda bekleyenlerin yanı sıra, bazı mağazalarda bir tane bile satış elemanı bulamamanız can sıkıcıdır. 'Ya hep ya hiç' sloganı ile çalışırlar.
prim kovalıyordur lan...

sana bir malı beğendirecek aldıracak, satış fişine sicili yazılacak da,

ondan prim alacak işte...

bu kadar da vicdansız olmayın anuna huyuyim.

ayıp la...
En sevdiğim satış elemanıdır. Gelir konuşur konuşur... En son ne bakmıştınız der gerizekalı. Öyle bakıyorum der geçiştiririm. O an ki yüz ifadesi... Dövsem o hazzı alamam eminim.
Sinir hastasi olma sebebi.
yavşaktır.
Nefesini, ensenizde hissettiğiniz, ağız, göz dalmak için kendinizi zor zaptetiğiniz insandır.
Trafikte bile, takip mesafesi vardır yahu!
Alacağım varsa da, almadan çıktığım, çıkmadan evvel de, mağaza yöneticisine mutlaka uğrayıp, ayar verdiğim yerdir. Net!
Gelmeyince de niye ilgilenmiyor diyorsunuz. Helal olsun. Arkandayım. Müşterinin kıçından ayrılmayan satış elemanları yalnız değildir.
bi sey almiycam, sadece bakiyorum diyin, giderler.
bir de bunlara fikirlerini sormayin, sadece objektif sorular sorun. "Bunun x bedeni var mi " gibi. Nasil oldu derseniz "cok guzel oldu" cevabi pek sekmez.
eger insanlara hayir diyemeyen bir kiz arkadasinizla es kaza makyaj malzemesi satan bi yere girmek gibi bir gaflette bulunduysaniz, onu "size Max Factor xt16 subliminal mitokondiyak makyaji yapalim mi, teninizle inanilmaz bir uyumu olacak bence" diyen embesillerden koruyun.
Patronun kamerası da onun kıçından ayrılmıyor olduğu içindir yoksa sanmıyorum aşık olsun senin kelek kafana.
En nefret ettigim sey. Genelde oyle yerleden 2 dk sonra cikiyorum.
Psikolojik baskı oluşturuyor resmen.
satışların azalmasına yol açar.
Sayin arkadaslar geneliniz kendinizce olan kisimdan yazmis bulunmaktasiniz ama soyle bir durumda var.
Bu adam da para kazaniyor.Belkide istemeye istemeye durmaktadir.Hepimiz illaki rahatsizlik duyariz muhakak ki ama bu adamin gorevide bu dur. Kolaylik saglamaliyiz..
müşteri üzerinde baskı oluşturup, aşırı rahatsızlık hissi verir. Ben de mağaza gezinirken sıkça yaşarım bu hadiseyi. Lâkin, bunun bir de diğer tarafı vardır. Yani müşteriyle ilgilenmeyen, uzak duran bir satış temsilcisi bu defa da yöneticilerinden pasif kaldığı gerekçesiyle baskı görür. Müşteriyle diyaloğa geçmesi yönünde talimat alırlar. Yani iki arada bir derede kalırlar.