bugün

görsel
Beklenmedik bir zamanda gelen hediye kitaptır. Bugünün mutluluğudur.
elektrik süpürgesi çalıştığı sırada metal borusundan çıkan çıt çıtktrd sesi.
yastığın arka yüzünü çevirip bir an için, bir nebze de olsa soğuk tarafına denk gelmek. özellikle yaz aylarında iyi oluyor. ayıptır söylemesi yoğurtlu soslu makarna yemek. metroya indiğiniz anda hiç beklemeden hemen metronun gelmiş olması. trafikte ışıklarda sürücü koltuğunda beklerken, bebek arabası koltuğunda ki çocuğun size el sallayıp, gülümsemesi. gibi gibi. şöyle baktığınız zaman mutluluk veren basit şeyler gibi durmuyor yani gayet de mutluluk işte. basit mutluluklar diyoruz. olağanüstü mutluluk ne ola ki. mesela, çok sevdiğin sevdiceğin tarafından aynı şekilde sevilmek olabilir olsa olsa. çünkü herkese nasip olmuyor. neyse çok uzattım. iyi geceler.
Çekirdek paketinden çıkan Kabuksuz çekirdek.
sabah erken kalkacak iken alarmdan 2 saat önce gözlerini açıp, daha 2 saat varmış oh be deyip sıcacık yorgana sarılmak. kalkarken yine de sinir bozar ama o anlık da olsa mutluluk verdiği bir gerçek. en azından psikolojik olarak.
avucuma oturduğu zaman içinden gelen mırıltı.
Gerçekten çok ilginç derece mutlu ediyormuş. ben de yeni yeni öğreniyorum.
görsel
Gün doğumu.

Bu basit olmuyor galiba.
yolda yürürken uzaktaki çöp kutusuna basket atmak.

kendimi stephen curry gibi hissetmemi sağlıyor. çok basit.
trafikte arabayla seyir halindeyken geçen yayaya yol verirken , teşekkür selamı almak. sırf yakışıklı veya sırf güzel olmak için ya da gösteriş için giyinmemenize rağmen, giydiğiniz kıyafetin size çok yakıştığını söyleyen birini duymak. annelerimizin gün veya cuma kuran'ından sonra pasta, kurabiye türevi şeyler getirmesi. gibi gibi. mutluluk veren basit şeyler aslında en büyük en saf mutluluklardır. yitirmeyelim.
1) nevresim değiştirip, banyo yapıp uyumak.
2) banyodan sonra çay içmek
işe gitmek için evin kapısını kapattığımda asansörün katta olduğunu görmek,

kredi kartında birikmiş puanları harcamak,

sürdüğün ojenin bozulmadan kuruması,

güzel bi rüya görmek,...
insanlardan biraz uzaklaşmak, kendine daha yakın durmak.
ismini bir türlü bulamadığın bir şarkıyı bulmak.
yürümek. özgürce ve bir yere yetişme çabası içinde olmadan.
kargodan gelen kitapları koklamak.