bugün

msn messenger isimli sohbet programını açıp pencerenin sol tarafında yukarıdan aşağıya dizilen reklamları görüp görüp çılgına dönmemizdir. bir reklamdan insan neden çılgına döner? gerçi bir reklam da değil... yukarıdan aşağıya doğru altı tane falan... şimdi msn messenger açıp reklamları sayamayacağım. saydırmayın bana.

programımı çalıştırıyorum. karşıma bir anda lost dizisindeki sawyer çıkıyor. josh holloway yani. bu ne ki diyorum. üzerine tıklıyorum. meğer gayet.net sitesinin reklamıymış. arkadaş bulan internet. vay diyorum herkese şapır şupur bize sovyır. kızmıyorum aslında buna.

aradan bir gün geçiyor. bu sefer aynı site reklam olarak matthew fox'un fotoğrafını koymuş. lost'taki doktor jack. site arkadaş buluyor da herkese jack, sawyer buluyor demek ki. ya da sawyer tadında insanlar. buna da kızmıyorum. asabi değilim yani ben. bulan bulsun arkadaşını. bana ne?

aradan yine bir gün geçiyor. ne gündü be. açıyorum msn'i. bu sefer gayet.net'in reklam resmi olarak şirin baba'nın resmi var. işte bu sefer kızıyorum. şirin baba ne lan? arkadaş bula bula şirin baba'yı mı bulacam ben! hayvan herifler... reklamlara bu kızgınlıkla coşmuş coşmuş çemkirirken diğer reklamları inceliyorum. hepsiburada.com'un resmi de beni kızdırıyor. güneş resmi koymuş hayvanlar. güneş mi var lan! hadi ordan...

farkında olmadan asabi etmiş beni bu msn messenger. ya da reklamları. "şimdi reklamlar" denen olay zaten mazide kalmış. radyo zamanlarında. şimdi reklamlar yok. her zaman reklamlar. her yerde reklam görüyoruz. içimiz dışımız b.kumuz sidiğimiz reklam olmuş. reklam zıçıyoruz. zaten reklam zıçmasak da reklamlar da pok gibi.

ne sinir bu? sinirimi yatıştırmak için msn messenger'ı açıyorum tekrar. gayet.net'in resminde ölüm tehlikesi amblemi var. ölümcül bir şeyler var besbelli.

hakikaten sinir oluyorum.
çözümü kolay olan bir sinirlilik halidir. msn ayarlarından reklamların kapatılması yeterlidir.