bugün

arkadaşlar sizi hiç üzmek istemem ama karşımızda duran bir gerçektir bu. türkiye'de milliyetçi hareket soğuk savaş yılları için tasarlanmış ve o günlerde iyi de ekmek yemiş bir oluşumdu, ama artık size gerek kalmadı. miadını doldurmuş bir hareket olarak bir an önce tarihin raflarına kalkmanızı diliyorum. halen daha "milliyetçi hareket engellenemez" gibi abuk sabuk sloganlarınız ise yeterince komik.

ben bu yazıyı 31 ağustos 2010 tarihinde bu sözlüğe not düşüyorum. göreceksiniz ki milliyetçi hareket 5 bilemediniz 10 yıla türkiye'den silinip gidecektir.
çok geç kalınmış bir durum.

zaten bir gereği yok ki? her milliyetçi bu ülkesini sevmek zorundadır, ama her ülkesini seven milliyetçi olmak zorunda değildir. değildir de zaten. evrensel bir dili yok bu salak milliyetçiliğin, üzülmeye gerek yok. iyiye işaret bu. herkes herkesi severse ortada bişey kalmaz.

menfaatçiliğe de onun yavşaklarına da lanet olsun.
ölüm öncesi çırpınışlarını pkk üzerinden yapmaktadırlar. o da bitince üretecekleri bir siyaset kalmayacaktır bu ülke için.

"milliyetçilik bir çocukluk hastalığıdır."

albert einstein
milliyetçi hareket partisinin 1969 yılında bu ismi aldığını öncülünün tam fevzi çakmak'A ulaştığını bilmeyenlerin yorum yaptığı konu. pkk ile kurulmadı pkk ile bitmez, köpekler istedi diye de atlar ölmez. ayrıca uyuyor mu bu moderasyon anlamıyorum aynı şekil açılan 5. veya 6. başlık.
mustafa pehlivanoğlu' nun mektubundan bir bölümle daha doğrusu recep beyin okumadığı o son bölümle cevap vereceğimiz aç tavuk rüyasıdır.
" bilinsin ki mustafalar ölür,allah davası ölmez. milliyetçilik yaşar. uğruna kellemi verdiğim bu davanın zaferi yakındır."
hiç bir siyasi partideki mevcut oylar ve yandaşları daha iyi bir siyasi oluşuma kaymadıkları sürece siyasi partinin yaşam hayatı bitemez(kapatılması dışında)
örneğin: saadet partisi niye oy alamıyor. çünkü oyları ak partiye kaydı.
mhpnin oyları nereye kayacak peki ?