bugün

başbakan recep tayyip erdoğan' ın meclisten bir şey geçirmek üzereyken kullandığı söz öbeği. genelde grup konuşmalarının sonunda seslendirmektedir ve etrafında muhalif hiç kimse bulunmamaktadır. millet de affetmez kısmı düşük perdeden seslendirilirken, allah hiç affetmez kısmı en üst perdeden seslendirilir ki, alkışlar arasında ortalık çoşsun, kopsun, gelsin!

en son bu söz öbeğini, bdp li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması meselesinde seslendirmişti. dokunulmazlık kalkar kalkmaz, ceza alırlar almazlar bunların hepsi bir yana da, koca akp grubunu, siyaseti allah ile korkutmak ne ola ki?

kaldı ki, iktidara gelmeden önce vaatlerinin arasında bütün milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılacak diyen recep tayyip erdoğan daha sonra bu mevzuyu görmezden gelirken allah' tan hiç korkmaz mı acaba?
zaten ikisi de affetmeyecektir, ne yapsanız boşuna.
suriye'yi kurtaracam derken, daha çok ölmelerine neden olduğu için allah zaten affetmeyecektir. milletin yarısı zaten 10 senedir kendisini affetmemektedir. darısı diğer yarısının başına.
sabah sabah güldürmüş söz öbeğidir.
bir lafa bakarım laf mı diye!
bir de söyleyene bakarım insan mı diye!
(bkz: bir başbakan iki erdoğan) a tam yakışacak bir olay.

bir ara bdpli vekiller yol ortasında, pkklı teröristler ile kucaklaşmıştı ya hani, heh ondan sonra da tayyip bey dokunulmazlıkları kaldırıcaz cezalarını çekecekler dediydi ya! sahi ona ne oldu amk?

neyse bunu geçtik. apo' yla görüşecek heyette teröristlerle kucaklaşanlar olamaz dediydi ya hani, gülten kışanak' ın o heyette ne işi vardı?

başbakan böyle bağıra çağıra kürsüden ayarı veriyor ya, böyle insanın tüyleri diken diken oluyor. işte o an muhteşem amk! sonrası tırt olsa bile!

olsun lan, tırt olsun. hala bu numarayı yiyenler var.