bugün

Gitmek istenip de bir türlü gidilemeyen filmdir, konusu ve çekim yapılan yerin güzelliği de ayrıca meraklandırır.
acıktıran filmdir.
bir dizide sevilen bir karakterin bokunun çıkarılmasıdır.
türkiye'de mizah yapmak zor arkadaş. her şeye gülmüyoruz biz.
adamlar avatar çekti biz hala mandıra filozofu gibi saçma sapan filmlerle uğraşıyoruz.
cok cok anlamli bi film. cahillik etmeyin insanin bakis acisi degisiyor. cok cok anlam iceriyor. daha dun gittim yani halk begeniyor. vizyona 2.5 ay once girdi halbuki.
bir sürü reklamına rağmen online film sitelerinde sadece fragmanı izlenebilen film.
1 milyon barajına yaklaşan sikko film. reklamlar falan işe yaramış yani.
hayatımda uyuyarak geçirdiğim ilk sinema filmi.
şu an kanald de oynuyor.
insana bir şeyler katan film. komedi izlemek istiyorsanız, izlemeyin. film boyunca 2 defa ancak gülmüşümdür. fakat, bu filmin güzelliği başka. verdiği mesajlara bakmak lazım. fikir dünyanıza yararlı 2 saat geçirmek istiyorsanız, pişman olmazsınız.
yerli into the wild. sinematogratif olarak ondan çok uzak olsada anlatmak istediği olayı iyi anlatmış bence. insanın aslında olmayan ihtiyaçları için hayatını nasıl mahfettiğini farketmemi sağladı benim. "eğer başkalarının alacağından korkmasak hayatımızdan çıkarmak istediğimiz çok şey var." demiş biri. bütün ömrümüz başkalarının sahip olduğu daha iyi arabaları, evleri, kıyafetleri, telefonları almak için çalışmakla geçiyor. yeminle yazık ediyoruz kendimize. keşke bu gerçeği unutmasam. ama bu filmler de vaazlar gibi, o anda çok etkileniyoruz ama etkisi hızlı geçiyor.
uzun zamandır seyrettiğim en sikindirik film, burada en çok rasim öztekin e üzüldüm.

tv de filan denk gelirseniz sakın merak edip seyretmeye çalışmayın, bu kadar net söylüyorum...
türklerin sıkca yaptığı şey.
bir dizide ilk başta çok ön planda olmayan bir karakter çok tutulduğunda, yönetmen onu ön plana alır. daha fazla sahne çekerler.
sonra bakarlar ki çok tutuldu, hoop film yaparlar.
parayı buradan kırabiliriz düşüncesidir.
akasya durağının senaristlerinin yazdığı film.

görsel
Babamın youtubeda bulamayip.kafayı yediği film.
(bkz: fragmanı komik olup kendi komik olmayan filmler).
Para denen şey ortadan kalksa, yani para kazanma derdiniz olmasa, kimse para vermese, vaktinizi nasıl geçirirdiniz? Neler yapardınız, bunu düşündünüz mü hiç? işte bu insanın hangi işte çalışmam gerekiyor sorusuna vermesi gereken cevaptır. Bu cevabı bulursanız zaten buna çalışmak denmez, yaşamak denir. (Mandıra Filozofu)
Güzel bir sinema filmi. insanın içinde işi gücü bırakıp egeye yerleşme isteği uyandırıyor, en azından istanbulda yaşayan insanların.
kendini her şeyden arındıran bir adamın yaşantısını konu eden bir film. bazı diyaloglar fazlasıyla hak verilesi, bazıları da o kadar da olmaz denilesidir.

not: iki bira alamayacaksanız gerek yok filozofluğa.
herşeyi iyi bilen bu filozof arkadaş bir sözünde " dünyanın en uzun yaşayan canlısı en yavaş hareket eden kaplumbağadır " demişti.. fakat dünyanın en uzun yaşayan canlısı kuzey atlantik okyanusunda yaşayan 507 yaşındaki okyanus midyesi olup en az hareket edeni ise dakikada en fazla yarım metre ilerleyen tembel hayvandır..
herkese renkli günler
boşa bütçe. milli servet akıyor.
tam hayalimdeki hayat, kaçınılmaz sonum.
(bkz: ben çalışmaya karşıyım)

50 yaşında o hayatı istiyorum, evet..
tavuklar, yumurtalar falan, ohh mis..
Bir Birol güven tanimi yapacak olursak fikri var beyini yok.
ben de sansa dun izlemis bulundum bu filmi. demek ki turkler de film cekebiliyormus. eli yuzu duzgun, civimayan dram agirlikli bir komedi filmi olmus. boyle filmler yapin canimi yiyin yani.