bugün

Hitit Üniversitesi Fen - edebiyat Fakültesinin Bahçesindeki küçük bir tabelada yazan yazı.
yıllardır görmek istediğimiz tabeladır.
türk insanın yapmaktan keyif aldığı eylemlerden biridir. türkiyenin çorak leş gibi toz toprak kokan bir memleket haline gelmesinde pay sahibi olanların doğru buldugu davranıstır. avrupada heryer yemyeşil çim, basmak ise yasak, kazara basanı ayıplar derecede süzen insanlar var, ama bizim milletimiz köylü altyapısından birtürlü kurtulup şehirleşemediği için o çimleri katletmeye pek meraklı. çim üstünde oturup piknik yapayım, çocuğum bassın, koparsın, zihniyeti ile sürekli basılan çimler belli bir zaman sonra toprak halini alıyor. o toprakta bir rüzgarda toz olarak bize geri dönüyor. o yüzden lütfen çimlere basmayınız.
Boyle yazilan bir yerde buyuk ihtimal kimsenin cimlere basmayacagini dusundugum sey.
çimlere basınız zira çimler basıldıkça büyür,bize bunu anlatmadılar.
konutkent 1*'deki parklarda görülen tabela yazısı.
çarşının hemen karşısındaki yeşil alanda yazar bu yazı. millet evcil hayvanıyla, çoluğu çocuğuyla gezer dolaşır yatar yuvarlanır, mutlu eder, huzur verir.
Bazı çim türlerinin basıldıkça büyüdüğünü bilmeyen ama avrupa görmüş ayağına yatan cahil söylemi. Türkiye'de parklardaki yeşillikler çim değil ki yabani ot! Bildiğin 3 yapraklı yonca çıkıyor arasından!!