bugün

70'li yılların şişirilmiş bir medya balonu. bir nevi medyatik maymun.
müziğini sevebilmek ise nasıl bir kulak gerektiriyor anlaşılması zor.
ah bonzo ah bir parmak bal tadında bıraktın bizi...
Bazı insanlar vardır müzik yaparlar, bazıları iyi müzik yapar bazıları muhteşem yapar bu işi ama led zeppelinin yaptıkları birer başyapıttı.
--spoiler--
popüler olanı dinleyip çevre yapmaya çalışan aciz tiplerdir bunlar
--spoiler--

ben birşey demiyorum, led zeppelin popüler değil mi?
tartışmasız gelmiş geçmiş en iyi gruptur. popülerdirler fakat bir ajdar gibi popüler olmamışlardır sonuç itibariyle. ki bu popülerlik keşke herkes tarafından bilinse de türkiye'de dinlense. ama görüldüğü üzere en fazla 7 sayfa yazılabiliyor. ama git bir serdar ortaç veya demet akalın'ın sayfasına bak kaç sayfa? yani bilinmiyor türkiye'de. ah bir bilseler.

çok kalitesiz müzik dinliyoruz. çok.
vakti zamanında konserlerine gitmiş olan babamı deli gibi kıskandığım müzik dehaları.gelmez bi daha.
jimmy page'in insan olduğuna dair şüphelerim var hala.
babe i'm gonna leave you ile her dinlediğimde kendimden geçmeme neden olan grup. insan değilki onlar. valla.
rock müziğini sevmemde deep purple ile birlikte büyük rol oynamıştır. stüdyo kayıtları genel olarak evde olduğu için hücum kayıtla yapılmış (zaten eskilerin hep hücum kayıtla olur) çoğu kez konser hissi uyandırmıştır. vokalde robert plant'in sesinin janis joplin'in erkek versiyonu olması ayrıca grubu sevimli kılan başka bir taraftır.
şarkılarına gelince çoğunu nedense destanın melodiye dökülmüş hali olarak görüyorum. şarkı sözlerinde bunu görmek mümkündür.
gelmiş geçmiş en iyi rock grubudur. gelmiş geçmiş en ruhlu insanlardır. gelmiş geçmiş en sadık olanlardır. candır ve öyle kalmaya devam edecektir. ilahi yeteneklerini müzikleriyle beraber bize armağan etmiş dört büyük adamdırlar... afiyetler ola..
whole lotta love, ramble on, when the levee breaks, dazed and confused, babe i'm gonna leave you ve kashmir, en sevilen şarkılarındandır.

müzik tarihinin en sağlam ve asla eskimeyecek olan gruplarındandır.
bir rock grubu ancak bu kadar iyi müzik yapabilir, büyük hayranıyım kendilerinin, eksik olmasınlar.
bonzo'dan sonra yerine oğlunun geçtiği topluluk. babadan oğula monarşik bir düzen barındırıyor içinde, cumhuriyetçileri rahatsız edebilir...
tüm zamanların en iyi 5 grubundan biridir. b
(bkz: down by the seaside)
eğer bir gün; uzaylılara, dünya üzerinde yapılan kültür-sanat-müzik etkinliklerini anlatmak üzere bir dvd yapılacak olursa, -bakınız biz bunları yaptık gibisinden- o dvdnin müzik kısmında pink floyd ve queen ile birlikte muhteşem üçlüyü oluşturacak gruptur.
ismi de, kendileri de, müzikleri de değişik, orjinal ve eşsiz olan gruptur. isimlerinin hikayesi şöyledir;

gitarist jimmy page' in 68' de the yardbirds' ten ayrıldıktan sonra kurduğu grup başlangıçta the new yardbirds adını taşıyordu. led zeppelin isimini bulanın, the who' dan keith moon olduğu söylense de, grubun emektar turne menajeri richard cole bir reportajda bu konuyu şöyle aydınlatmıştır:

" olay şöyle gelişti; keith moon, john entwhistle ve ben, new york' ta the salvation isminde bir kulüpte oturuyorduk. o sırada hala the yardbirds' deyim, yani 68 mayısında geçmiş olmalı. keith ve john durmadan the who' dan ayrılıp yeni bir grup kurmaktan bahsediyorlardı. gitarist olarak jimmy page' i vokalde de stevie Winwood' u ayarlamaya çalışacaklardı. ve o gece, kulüpte bu ismi buldular. her ne kadar birçok insan bunun moon' un fikri olduğunu söylemiş olsa da, hatırladığım kadarıyla öneri entwhistle' dan gelmişti.
Moon -bu çok iyi, lead zeppelin adını almalıyız çünkü demir bir balon gibi dibe ineceğiz.- yanıtını verdi. işte hikaye bu kadar. bu ilk önce keith ve john' a yeni bir isim olarak tasarlanmıştı. "

stephen davis' in Hammer of the gods adlı led zeppelin biyografisinde, page' in "lead" sözcüğünü hatalı yazarak kalın kafalı amerikalıların bunu "leed" gibi telaffuz etmelerini önlemek istediğini belirtiyor.

efsane grubun en güzel eserleri; stairway to heaven, heartbreaker, immigrant song, kashmir, whole lotta love...
Kashmir şarkısıyla yarmış gruptur, efsanedir.
her bir grup elemanı mükemmel.

jimmy page desen gitarın ilahı.
john bonham desen davulun ilahı.
robert plant desen liriklerin ilahı.
john paul jones desen hem bass'ın ilahı.

pagan topluluğu bunlar. kesin kesin...
led zeppelin bir gruptur.

led zeppelin grubunda calmis olan ustalar vardir:

bu ustalara gelince:

jimmy page: rockstar olmak isteyip olabilmis, ayriyetten orta dogumsu nameleri rock muzige katmis bir ustadir. usta bos vaktinde occult ile ugrasmistir. (bkz: aliester crowley) nin yazdiklariyla epey ilgilenmistir. aliester crowley'nin eski evini bile almistir.

john bonham: egzotik, guclu ve zamani icin alisilmamis ritimleri ile led zeppelin'e renk katmistir. kobra gibi bir kisilige sahip idi bateri calisindan anlarsiniz neyi izah etdigimi.

robert plant: mistik, ask dolu biraz da huzunlu duygularin dolu oldugu sarkilari seslendiren ses'e sahip olan kisi. ne kadar feminen giyinmis olursa olsun. kadinlari goturmustur. harmonika calar ayrica.

john paul jones: daha arka planda olan fakat basslinelari ile led zeppelin'e daha "funky" bir ses katan adamdir.

led zeppelin bana gore rockn'roll'un tamamlanabilmis tek grubudur.

oyledir yani. dinleyin anlayin.
bonzo'nun ölmesiyle dağılan grubu ticari amaçlar için yıllar sonra tekrar toplayıp para için ele ayağa düşmemesi bile ne kadar büyük bir grup olduğunu gösterir.

led zeppelin müziğin ruhudur, ticari kısmı değil.
babe i'm gonna leave you en sevilendir. candır.
whole lotta love ve rock'n roll parçaları çok güzeldir, beni benden alır.
sevgiliden ayrılmanın ardından led zeppelin I albümü dinlenmelidir.

good times bad times çalarken sonlara doğru "I know what it means to be alone, .. , I'm gonna love you each and every day" bölümünü duydugunuzda eliniz telefona gider, bu kadar zamanın ardından bitmesin kafasıyla sacma sapan seyler yazarsınız. tam o sırada babe i'm gonna leave you çalmaya başlar ve "I know, I never leave you, baby.
But I got to go away from this place, Ive got to quit you" dizeleri geldiginde zaten kararsızsınızdır ve verilen sözlerin hiç bir şey ifade etmediğini anlayıp sinirlenirsiniz, önceden yazdığınız mesaj da gönderilmeden silinir.

kararsızlığınız tavan yaptığında üzerine bir de dazed and confused çalar ki artık ne yapacağınızı şaşırırsınız, plant amca "try to love you baby, but you push me away. Don't know where you're goin', only know just where you've been. Sweet little baby, I want you again" derken gayet normal tabi. silinen mesaj cümleleri benzer sekilde tekrar yazılır, numarayı hatırlamaya çalışırken your time is gonna come çalmaya başlar. girişteki klavye solosundan sonra plant amca yine oynar sizinle,

"Lying, cheating, hurting, that's all you seem to do.
Messing around with every guy in town,
Putting me down for thinkin' of someone new.
Always the same, playing your game,
Drive me insane, trouble is gonna come to you,
One of these days and it won't be long,
You'll look for me but baby, I'll be gone.
This is all I gotta say to you woman
Your time is gonna come"

dediğinde ne mesaj kalmıştır, ne de zorlukla hatırlamaya çalıştığınız telefon numarası. üzüntünüz yavaş yavaş sinire ve nefrete dönüşür. plant her "your time is gonna come" dediginde siz de gidip onun yüzüne bagırmak istersiniz. çünkü nedir, "you been bad to me woman, but it's coming back home to you".
(bkz: ve led zeppelin amin)
severek dinlediğim bir gruptur.

ve led zeppelin'i dinlediğim için satanist olduğumu öğrenmiş bulunmaktayım. sadece ben değil, sizlerden öylesiniz! nhahaha.

http://pilgrimcem.tumblr....-led-zeppelin-dinliyor-mu
güncel Önemli Başlıklar