başında güldürürken sonunda ağlatan bir başyapıttır. sırf roberto benigni'nin performansı için bile defalarca kez izlenebilir.
daha yetmişinci dakkalarında ağlamaya başladım sebebi ise o babanın çabalarıydı. önce tebessüm oluşturacak gibiydi sonra ağzım tuhaf bi şekil aldı ve ağlamaya başladım. ve içimden bi kez daha sövdüm. sen ne piç bi herifmişsin lan hitler.
bittiğinde orospu çocuğu almanlar diye bağırmama sebep olan bir şeydir. film demek küçümsemek olur. * *
hayatımda izlediğim en güzel film. yıllar sonra tekrar tekrar izlendiğinde bile ağlatır. net.
izlemeden ölünmemesi gereken eylemlerden biridir.
ilk dövmem.
bir gemi, bir uçak, bir tank gelir elbet. güneş doğar. güç onların olur, hayat bizim.

http://www.youtube.com/watch?v=j7CqcsY6waY
life is beautiful ismi adının önüne geçtiği gibi ingilizce dublajlısı da filmin aslının yerine geçmiş. bir türlü orijinalini indiremiyorum. ingilizce dublajlı filmi türkçe altyazılı izlemek kadar saçma bir şey olabilir mi? evrensel dili batsın, bu neymiş böyle ya ?
izleyebileceğiniz en güzel filmlerden biridir. güldürürken ağlatır.
kukla'nın ansızın birden fazla izlenmesi gereken filmler başlığına bu filmi yazmasıyla, içimdeki film izleme özlemini alevlendirmiş ve bugün izlemişimdir.
mizah, absürtlük, dram hepsi bir arada ve en önemlisi aynı anda işleniyor. tiyatro izlermişçesine izledim. o açıdan da verdiği atmosfer çok iyiydi...
özel filmdir. izlemeyen yaşamasındır.
italyanca geliştirmek için güzel film.
son anda bile gözleri dolu doluyken insanı gülümseten tatlı bir film. şimdi gelir birileri yahudi aklandırma filmi diye bik biklenir. tarafsız, insanlığımızı unutmadan izlenmesi gereken bir film.
izledikten sonra adolf hitler'e hak verdiğim italyan drama filmidir.

(bkz: hayat güzeldir)
yahudi propagandasidir. gozleri dolmusmus, ac bak filistine o yahudilerin torunlari neler yapiyor. bakarken gozlerin yine doluyosa sorun yok, ama bakmaya bile degmez diyip unutup geciyosan vicdanini, samimiyetini sey eddiyim...
türkçe dublajını izleyip köksal engürün sesini duyarak izlediğim, 2.dünya savaşını kapalı bir şekilde anlatan, oyuncuların çok soğukkanlı olduğu -bilhassa başroldeki abi- mükemmel filmdir.
yahudi sempatizanlığı yapılan bir filmdir.
müzikleri güzel film. daha önce izleyen olmamış mı acaba bu güzel italyan filmini.

ekleme: bana schindler s list i andıran film. müzikler ve dramatik sahneleriyle insanları duygulandırıp yahudilere yapılan soykırımı daha dramatize etmeye çalışmışlar. sonunda da amerikalıların yine selam çakıp biz kurtardık demeye getirmesi de ayrı bir yavşaklık olmuş.

genel olarak güzel izlenebilecek bir film.
küçüklüğümden beri almanlardan tırsmama neden olan film. konuşulan o almanca o kadar etkilemiş ki beni her duyduğumda bu filmden sahneler aklıma gelir.
kainatımızın neşesi benigni nin en iyi işi. böyle bir konu üzerine komedi inşa etmek kolay değil, sanırım türünün tek örneği. neşesiz, "ahlaklı", acımasız ölüm kültürüne karşı, elimizde sadece mizah var.
Klasik bir duygusal film. Muzikleri olsun, oyunculuk olsun o babanin evladina anlattiklari. Aglamak icin tekrar tekrar izlenir.
Bastan sona Hüzün kokan film. En neşeli karelerde dahi yitirilmis bir şeylerin hissi var. Eğlendigimiz her sahne aslında ne kadar çirkin bir dünyada yaşadığımızi haykiriyor usul usul. Dünyanın en fedakâr babası, en iyi niyetli annesi, en aklı başında çocuğu için her kelime suskun her Cümle eksik kalır.
Roberto Benigni' nin yönetmenliğini üstlendiği ve yine kendisinin oynadığı bir babanın oğlu için yaptıklarını anlatan muhteşem başyapıt.
neden bu kadar geç izlediğim için kendime kızdığım, her saniyesiyle kusursuz bir başyapıt.
Prenses sözünü duyduğumda aklıma Bingöllü Kenandan önce bu film gelir.