bugün

derler ki;
deveye sormuşlar;
neden sırtın eğri,
demiş ki deve;
nerem doğru ki.

internette demokratik ortamı savundukça cemaatçilikle, sorosculukla vs. ile suçlanmaktan bıkmadık, usanmadık, yılmadık.
yine de iyi haber; başlığı açanın; bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz demesidir.
(bkz: demokrasi amaç değil araçtır)
(bkz: kilit noktaları ele geçirene kadar sinsi olun)
demokrasi de tıpkı;
marksizm, kominizm, sosyalizm gibi araçtır. çünkü amaç demokrasi olsun; güzel olsun değildir. amaç yönetilen ve yöneten arasındaki ilişki ile insanların mutluluğudur.

eğer insanlar demokrasi aracı ile mutlu olacaklar ise bu iyi bir şeydir. herkesin bu aracı kullanmasında iyilik vardır. herkes haklarına kavuşacaktır. insanlar özgür, müreffeh içersinde yaşayacaklardır ve belki de devlet başkanının bile ismini unutacaklardır.

eğer amacının bütün insanlar değil de kısıtlı bir zümre ise o zaman başka araçlara binmek zorundasınız. buna (yerseler tabi) laiklik filan diyebilirsiniz. başka izmler de ekleyebilirsiniz. ama amaç gerçekleşmemişse araç yanlış demektir. kendinizi yaşadığınız çağa göre up to date etseniz iyi olacaktır. yoksa çağ ya sizi kendine uyduracaktır ya da arkeologlara alan olacaksınızdır.

ilk adım olarak; karşıt fikilere hakaret etmemek öğrenilmelidir. ne demek azmak, kuyruk filan.
(bkz: yanıldık ey halkım)

konuyu parça parça ele alalım;

kuyruğuna basılan cemaatçi: "kuyruğuna basılmak" bir deyim olup, burada deyim anlamında kullanıldıysa ne ala diyecekken, alında başlığı açıklayan entry okununca bunun deyim maksatlı değil, karşısındaki insanlara(ki bu insanlar "kuyruksuz olduğunu iddia eden ileri zekalı zümrenin"nin en az 100 katı sayıdalar) "gerizekalı hayvanlar" demeye çaışmanın bir ürünü olduğunu görürsünüz.

ikinici durum ise "kuyruğuna basılınca azmak" gibi bir olay varmış da bin yıldır bu olay keşfedilememiş, bunu da sözlük sayesinde keşfetmiş olduk.

yorum: kişinin en büyük hatası kendisini akıllı, başkalarını "gerizekalı" olarak görebilmesidir. oysa cenab-ı allah hem gramaj olarak hem de düşünme yeteneği olarak üç aşağı beş yukarı tüm insanlara aynı beyini vermiştir. hal böyle iken birileri kendisini neden başkalarına hakaret etme konumunda görür bilinmez. unutulmaması gereken şey; hakaretin, hakareti doğuracağı ve memlekette "akıllı" diye tabir edilen insanların sadece fikirdaşlarımızla sınırlı kalacağı realitesidir. akıl akıldan üstündür der, tüm kendisini "bilgi ve fikir sahibi ilan etmiş arkadaşlara" selam ederiz.
bir cemaatçi düşünün kuyruğu olan ve bu cemaatçinin kuyruğuna basıldığını hayal edin, sonra cemaatçinin azdığını tasavvur edin...*
"işte öyle bir şey"