(bkz: sennheiser)
uzun süre kulakta kaldıktan sonra çıkarıldığında hâlâ kulaktaymış hissi verebilen aygıttır.
elini kulağına götürüp anlaşıldı merkez takipteyim diyebileceğiniz karizma bir cihazdır.
sağ veya sol bağlantı kablolarından birinin boyunun ölçüsüzce kısa olması durumda insana kafayı yedirtebilecek kadar önemli ve bir o kadar da vazgeçilmez bir aksesuar.
bir saat boyunca taktığımızda kulağımızdaki bakteri miktarını 700 kat arttıran gereksiz şey...
baştan belirtmek gerekir ki hiçbir kulaklık mükemmel değildir,

ister dünyanın en iyisi kabul edilen phillips, isterse mp3 walkman player ları ile dünyayı kavuran sony. ikisinin de kulaklıklarının ses kalitesi muhteşem düzeyde olsa da o kaçınılmaz son hiçbir zaman ortadan kalkmaz. yıllardır kulaklık üreticileri, kulaklığın giriş kısmındaki telin temassızlık yapıp da tek kulaklığın bozulmasına, ses vermemesine önlem alalamamışlardır. 5 milyonluk kulaklıkta da 60 milyonluk kulaklıkta da kaçınılmaz son budur.o kulaklık eninde sonunda bozulacaktır.

bu kadar kaliteli kulaklıkların bile bu kadar ucuz ve basit bir sorunu olması insanlık ayıbıdır.
bir tarafından ses gelip diğer tarafından gelmediğinde bünyenizi berbat eden elektronik alet.
aldiginiz yeni kulakligi zaman icinde hoyrat kullanarak sadece bir tanesinden ses almaya basladiginizda kendinize kufur eder, onca para verdiginiz kulakliga da yanarsiniz..
kulaklik boyle bir seydir..siz onun varligini unuttugunuzda kendisini hatirlatir..
nerede ve ne amaçlı kullanıcağı çok önemli olan birincil monitördür.

-eyer sessiz odada ve mixer başında referans amaçlı vede uzun süre kullanacaksa:(a).

-eyer gürültülü bir yerde (sahnede 'fohm' (front over head monitor)) mixer veya davul başında referans ve/veya duyma amaçlı kullanacaksa:(b).

-eyer studyoda ve müzisyene kendini duyması için referans amaçlı kullanıcaksa: (c).

-dj amaçlı:(e).

-"yok ben daha basit amaçlı kullanıcam" denirse de:(d).

a:------------------------------------------------------------------------
Beyer Dynamic DT 770 PRO 80ohm Closed Back.
Sony MDR-7506.
Beyer Dynamic DT 770 Pro 250 Ohm.
Beyer Dynamic DT 990 Pro Closed Back

b:------------------------------------------------------------------------
Beyer Dynamic DT 770 M Closed Back.
Sony MDR 7506.
AKG K 271 Studio Closed Back.
Sennheiser HD25 MKI.

c:------------------------------------------------------------------------
Beyer Dynamic DT 150 -bass gitarist için uygun-
Beyer Dynamic DT 100 400 Ohm - dünya çapında standart studio uygulamaları için ideal kulaklıktır. (vokal ve diğerleri için)
Sennheiser HD25 MKI.
AKG K 271 Studio Closed Back.
AKG K 240 Studio monitor.
AKG K 140 studio.

d:------------------------------------------------------------------------
Beyer Dynamic DT 250.
Akg K 701 Open Back.
Audio Technica ATH-M30.

e:------------------------------------------------------------------------
Sony MDR-V500 DJ Open Back.
Sony MDR V700 DJ Closed Back.
Technics RPDH 1200 Closed Back.
Pioneer SEDJ 5000.
Pioneer HDJ 1000.

edit: bu entry'nin hangi bilgiye dayanarak eksilendiği merak konusudur.
amacı hep yanlış bilinmiş alet. kulaklığın amacı sesi sadece kişinin duyabilmesi değildir, sesi toplayabilmesidir. hoparlörden çıkan ses kulağa havaya karışarak gelir; çevreye dağılır bu yüzden. kulaklık sesi toplayıp direk kulağa ilettiği için daha kaliteli bir ses çıkar. düşük seste "sadece kişinin duyabilmesi" için kullanılabilir bu cihaz. pencerem açık müzik dinlerken babam geldi, sesin aşağıdan duyulduğunu söyledi. öyle bir alet işte.
Şahsen benim çok kullandığım bir araçtır avantajları süper bi kere dışarı ses gitmiyor.Sabah okula giderken otobüste dinliyorum hem güne ruhum hazır oluyor hem uyumuyorum.Ama yüksek sesle ve çok uzun süre kulakta kaldığında kulağa ciddi zararlar verdiği söyleniyor.Öncede full yüksek ses dinlerdim son 1 aydır kısık dinlemeye çalışıyorum.
Mucizevi bir alet. O kadar ki, şehirlerarası otobüs yolculuğumda yan koltuk tepesinde seyahat eden ve 25 dakika boyunca aynı cümleyi bıkmadan bağırarak söyleyebilme yeteneği konusunda aşmış bir minik kız çocuğu (böyle yazınca sevimli göründü ama değil) katili olmaktan kurtarmışlığı var beni. cezaeviydi vicdandı uğraşıyor olacakken evimde çay içebiliyorum sayesinde.
geceleri kablolarla boğazını sıkmak kanalıyla sahibini boğmaya çalışan aygıttır.
zırt pırt bozulandır.
kabloları itinayla birbirine karışır.
laptop, netbook, notebok kullanıcılarının mutlaka kullanması gereken alet. kullanılan cihaz ne kadar pahalı olursa olsun hoparlörleri yeteri kadar kalitede ses veremez.
sol taraftan ses gelmemesi ile sizi sağdan sağdan gelen itici müzik ve en içten küfürlerle baş başa bırakan, sağlamken sevimli bozukken tam bir piç olan nesne.
şu kulağa giripde görevini yerine getirenlerin, kulaktan düşme potansiyeli çok olan şeytan icadı.
kendi keşfim olarak onlar kulağınızdan düşüyorsa bir tanesini burnunuza sokarsanız ve esnerseniz normalden daha kaliteli ve rahat bir müzik duyabilirsiniz. hatta tam anlamıyla müziği orta kulağınızda hissedebilirsiniz.
sennheiser'dan sorulur.
kulaklık denilen bir avuç aletin insanda sinir tahribatına yol açması muhtemeldir.
2 ayın biri kulaklık alır oldum. rutin bir harcama gibi görünüyor. her markayı da denemişimdir.
çoğunun kablosu anormal uzundu,
mühendis kardeşim bu salak aygıtı tasarladın da kulaktan çıktı mı hooop yeri öpüyor mikrobun allahı yapıştı bile, biraz kısa tut şu meleti, noel ağacı gibi dolanmayacağız herhalde!
kimide kulağın içine yerleşen özel bir aparata sahip, ki yerinde sabit durabilirse tabi...sürekli temizlemeniz şart.

avec marka kordonun iki ucunu eşit yapıyor genelde bu iyi birşey
çünkü bi ucu kısa dizayn edilmiş versiyonları bayanlar için kabustur, saçlara dolanır.

ister sony ister creative ister philis ne kadar para saçarsnız saçın 1 sene ömrü yoktur.
umarım bu konuda yeni icatlar çıkarda bir ilerleme kaydedilir.
kulakta unutulduğu taktirde tuvalete koşarak giderken paramparça olabilen alettir.*
(bkz: bu hikayedeki mal benim)
bilgisayar oyunarken hiç bir ses sisteminin yerini tutamadığı alet.
sennheiser olanı makbuldür. ödenen 3 basamaklı sayılara sonuna dek değer.
işin ucuzuna kaçıp bir tl gibi süper fiyata aldığım eşyadır. en fazla bir hafta gider. sonra tekrar başka renginden alırım. böyle sürüp giden bir maceranın başrol oyuncusudur.
uzun takipler sonucu gerçekten canlı olduklarına inandığım varlıklar. cebimede koysam masadada bıraksam mutlaka bi yolunu bulup karıştılar. bu işte biş var diyor insan kendine...