bugün

katiyyen doğru olan; geçerliliği tartışılamayacak önerme. burada kast ettiğim grup, özellikle edebiyat dünyasında bulunmayan ya da ders kitapları dışında kitaplar okuyan çoğunluk gruptur.

evet hamidolar, kitap okuyan insanların tamamı boş ve gereksiz tiplerdir. hayatı tadında yaşamak varken, salak salak adamların hayat hikayelerini ve desteksiz, tıynetsiz zırvalarını dinleyerek zaman doldurmaktadırlar. bana ne lan x adamın düşünce dünyasından. bana ne o'nun bunun sıçtığı testpitten.

açın bi' kur'an okuyun desen hepsi rerörerö yapar, antoni quinn. gidip embesil kitapları okumayı iyi biliyorlar ama. kitap okuyan adam boştur. ne anlıyorlarsa kitaptan, kitapçılarda geze geze egolarını okşuyorlar kendilerince.

okuyan ile okumayan arasında zerre fark olmadığını da herkes biliyor zaten. tek fark varsa, o da, okuyanların beyni bulanmış, birer melankoliğe dönüp, kötümser birer götveren oldukları. kitap okumayanlar ise yaşam sevincini daha uzun süre yaşatıyorlar.

oturup, boş boş kitap okuyacaklarına bir işin ucundan tutsalar ya bu gereksiz adamlar; çoğu okumak için okumuyorsa; okuduklarından da bir bok anlıyorsa bir şey bilmiyorum.

sanki gündelik hayatta bir işe yarıyor o kitaptaki bilgiler, ehe.
kitap okumayan yazarrın açtıgı baslık. keske okusaymıs beyin hücreleri gelişirdi biraz. maalesef anadan doğduğu gibi kalmış.yazık.
(bkz: kara cahil)
kitap okuyanlar zır cahildir. yani bilmiyor ki okuyor. ama çoğusu da yine on bin kitap okusa aynıdır.
sanırım okumayanların hissettiği durumdur.
kitap okuyacak kadar zekası olmayanların egolarını tatmin etmeleri.
(bkz: eğlenmek için başlık açan uuser)
(bkz: osuruktan teyyare selam söyle o yare)
en çok bu kısmına güldüğüm yazının başlığıdır:
*
dünyada böylelerine de ihtiyaç vardır. * *
saçmanın saçması, eğlenmek amaçlı gerçektir. biz pek eğlenmiyoruz ama eğlenen var sanırım. tamam kitap okumayı kesiyoruz beyler, bayanlar.

(bkz: uzak mesafeye kitap fırlatabilen yazar) ki o ben oluyorum.
doğru tespit.

okumayan insan mutlu olur. Çünkü cahildir.
okuyan insan mutsuz olur. çünkü bilir gerçekleri, ve gerçeklerde acıdır.
okumayanların hep işinde gücünde olduğu gerçeği ile örtüşür. *
son 10 yılın en güzel sözüdür.
Kitap okuyan ile okumayan adamın ufku arasında dağlar vardır. Kitap okuyan adamın kelime dağarcığı ve okuduğunu veya dinlediği sözleri anlama ve sentez yapma kapasitesi çok daha yüksektir. Bilgi güçtür azizim.
okuduğu kitaba bağlıdır.
dönem, eğitimsizlerin, yaltakçıların ve yalakaların el üzerinde tutulduğu, itibar görmeyi hak eden donanımlı insanların horlandığı bir dönem olunca, kitapların da bir anlamı kalmamış görünüyor doğal olarak.

- lakin bu bir dönemdir ve her dönem gibi gelip geçer. peki ya! sonra...
ülkenin durumu ile bu tespiti yapan mal sayısının fazlalılığı doğru orantılıdır.

millet 1800'lü yıllarda şahane eserler çıkartarak hala okunurken 2014 türkiyesinde yaşayan bir dingil boşluk beleşlik tanımı yapmaktadır. Neden 3. Dünya ülkesi olarak görülüyoruz sorusuna cevap olan, memleketin ekmeğini, suyunu, havasını gereksiz tüketen varlığın tespiti. Bu tip hayvanları eğitebilirsek seviyemizi yükselteceğiz ama işimiz gerçekten zor.
hadis fıkıh yasin ve allah de gerisini boşver gibi kitaplardan bahsediyorsak doğru diyeeceğim önermedir.

ancak klasikler makaleler yuksek edebiyat ile bilim yazarlarının harika makalelerini okuyanlar kastediliyorsa tam anlamıyla yanlış diyeceğim kesindir.
görsel
komik videolar ve bilgisayar oyunlariyla gencligini curutup kendini gelistirmeden bocek gibi yasayan insan beyani . sonra ulke gelismiyor , ne olacak benim bu halim der .
Kitap okusaydin kitap okuyan insanların boş beleş insanlar olmadığını anlardin.
Komiktir, güldürmüştür başlık. Kitap okumayan kimselerin sağlıklı iletişime geçemediği,tek düze bir hayat yaşadığı daha gerçektir.
dunning kruger sendromu'na yakalanmış boş beleş tiplerin boş beleş lafları işte...

http://tr.wikipedia.org/wiki/Dunning-Kruger_etkisi
(bkz: başlık ve nick uyumu) espri yapmak için kelime dağarcığının geniş olması gerektiğini bilmeyen,
öğrenmeye karşı olan, cahil kalmayı tercih eden,

ayrıca bir işin ucundan tutmak için pratik yapmanın yanında o iş ile ilgili kitabın okunması gerektiğini bilmeyen kişinin veya kişilerin beyanıdır. (#11702312).
Bu kişiler ucundan tutukları işi tam olarak öğrenemezler. Elde ettikleri yarı doğru yarı yanlış bilgileri öğrenmek için de çok uzun bir süre geçmesi gerekir.
işin kötü tarafı edindikleri bu yarı doğru yarı yanlış bilgileri kendilerinden sonra gelen ve aynı fikirde olan kişilere öğretirler. (bkz: kısır döngü)
güncel Önemli Başlıklar