bugün
- dünyanın en güzel kızını tarif et17
- kendini bir görsel ile anlat17
- gideon reid morgan jj9
- anın görüntüsü15
- icardi190556
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak15
- gizli samyelin moderatör olması12
- kuresel ikinma'nın sevgilisi17
- herkesle iyi geçinmek16
- meral akşener16
- magicovento12
- sekse doymuş erkek12
- jose mourinho26
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- xdearm9
- kemalistler 15 temmuzda ne yapıyordu19
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel24
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi11
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak8
- albay kemal22
- kadir mısıroğlu mezarı18
- en sevmediğiniz sözlük yazarları10
- ankarayı sel aldı25
- haysenin1210
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna8
- eksi ruyalar için diktiğim tulum12
- sarılma ihtiyacı10
- bursa8
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur13
- uludağ sözlük aktrollerinin uçurulması9
- içinde hiç'a harfi geçmeyen bir cümle yazınü19
- fethullah gülen8
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız14
- güçlü kadınların ortak özellikleri22
- yazarların en sevdikleri diziler11
- okula gidiyorum sözlük10
- gay olanları toplum niye sevmiyor12
- yazarların cinsel tercihi15
- hangi sözlükçüyü dövmek istersiniz21
- peygamberlerin yahudi olması9
- zalbert ramstein18
- bugün yaşadığınız en üzücü olay13
- şanlıurfa da damattan istenilenler listesi15
- dini eleştirmeyi dün düşmanlığı ile bir tutmak8
Bugüne kadar hep, büzülüp uzaklaşması gereken şeyin dünya olduğunu sanmıştı. Oysa dünya değildi, insanlardı. Öyle görünüyordu ki dünyada, insanları boşalmış bir dünyada pekala yaşanabilirdi.
Koku- Patrick Süskind
Koku- Patrick Süskind
Herkesi Mutlu Edemezsin, Çünkü Pizza Değilsin.
Selam ve nafaka ile
Selam ve nafaka ile
"Var olmak ya da olmamak, işte bütün mesela bu."
Hamlet, William Shakespeare
Hamlet, William Shakespeare
iyi deneme montaigne.
ona kalsa, eline hala siyah geliyordu. ama kör birisi için renklerin ne anlamı olabilirdi ki?
hiç.
ama darian kör değil.
empati, sayfa; 11, adam fawer.
hiç.
ama darian kör değil.
empati, sayfa; 11, adam fawer.
Bugün ölmek için güzel bir gün mü?
O gün bugün mü?
Bugün değilse,ne zaman?
O gün bugün mü?
Bugün değilse,ne zaman?
görsel
Hiç unutmam, sen gitmiştin...
Eğer ki hafızan sana ihanet edecek olursa Soner, kitap adam...
Gel bu yazıyı oku
Saat 22 ve 23 ü hiç unutma
26 şubat ı asla unutma
Bugün senin ne kitaplığın ne adamlığın kaldı, kocaman bir kel kafan bir de arda kalmış kırılan kalbin parçacıkları kaldı...
Toplanıp birleşir mi hayır,
Bir daha ben bu kitabı okumam
Hiç unutmam, sen gitmiştin...
Eğer ki hafızan sana ihanet edecek olursa Soner, kitap adam...
Gel bu yazıyı oku
Saat 22 ve 23 ü hiç unutma
26 şubat ı asla unutma
Bugün senin ne kitaplığın ne adamlığın kaldı, kocaman bir kel kafan bir de arda kalmış kırılan kalbin parçacıkları kaldı...
Toplanıp birleşir mi hayır,
Bir daha ben bu kitabı okumam
"matemlerin çoğu göstermeliktir. onun için zaten bu kadar abartmalıdır. onun için hafife alınır. "
nimet arzık.
nimet arzık.
Tekno-bilim hastalıkla mücadele etme aracı değil onu yayma aracı haline geldi. Biz artık bu gelişmeye eskiden olduğu gibi ilerleme diyemeyiz. Bu gelişme artık kendi başına var oluyor gibi görünen, bağımsız bir güç tarafından yönlendirilen ya da önünegeçilemez bir durum haline geldi. insanın ihtiyacından kaynaklanan bir durumdan kaynaklanmıyor artık. Aksine, insan toplulukları bu gelişme yüzünden çarpık bir hale geldi. insanın artık şu yeni düşünce ve eşya tüketme sürecinde olduğunu söyleyebilirim
son okuduğum ioanna Kuçuradi'nin Uludağ Konuşmaları'ndan " Özgürlük, insanın gönlünde varolan bir varolmayandır." dizesi. insanın gelişimini nasılda güzel özetliyor.
O zaman yine ioanna hocadan gelsin.
“can sıkıntısının insanlara yaptırmadığı şey yoktur: insanlar gibi birbirlerini bu kadar az seven varlıkların, birbirlerini bu kadar çok aramalarına sebep olur.”*
“can sıkıntısının insanlara yaptırmadığı şey yoktur: insanlar gibi birbirlerini bu kadar az seven varlıkların, birbirlerini bu kadar çok aramalarına sebep olur.”*
Gülüşünü,hiç eksiltme yüzünden/
Şimdi kalkar bir çay demlerim sana/
Sonra oturur tanımlamaya çalışırız/ Seninle ölümü de ,hayatı da...
Şimdi kalkar bir çay demlerim sana/
Sonra oturur tanımlamaya çalışırız/ Seninle ölümü de ,hayatı da...
Eskiden yaşansa dokuz köyü ateşe vereceğin şeylere zamanla kibrit bile yakmıyorsun. Tahammül etmeyi ve şaşırmamayı öğreniyorsun. Artık hiçbir şeye şaşırmadığını fark ettiğin gün büyüdüğünü de fark etmiş oluyorsun aslında.
-Nilgün Marmara-
-Nilgün Marmara-
...mutlak yalnızlığının ve bağımsızlığının garip, acı ama yine de hoşuna giden o kesinliği, içinde büyüyüp onu tekrar tekrar geri çağıracak ve her seferinde daha uzaklara götürecek ölçüde kuvvetleninceye kadar ilerledi.
Atuan mezarları
Atuan mezarları
görsel
gözümü kör, aklımı darmaduman, tüm hüviyet ve hürriyetimi yerle bir ediyorsun sevgili sabahattin ali.
içimizdeki şeytan.
gözümü kör, aklımı darmaduman, tüm hüviyet ve hürriyetimi yerle bir ediyorsun sevgili sabahattin ali.
içimizdeki şeytan.
“Bir çok şey hakkında ‘neden’ diye sorarsan ve bunu sürdürürsen, sonunda epey mutsuz olabilirsin” fahrenheit 451.
şimdi köşeme çekilmişim. öte yandan akıllı insanların bir baltaya sap olamayacaklarını, yaşamda başarılı olanların ise aptallar olduğunu düşünerek yararsız bir biçimde avunuyorum.
evet on dokuzuncu yüzyılın insanı önce iradesiz olmalıdır. böyle olmak zorundadır. becerikli, iradeli bir insansa oldukça dar kafalıdır. ben kırk yillik bir yaşamdan sonra bu karara ulaştım. artık kırk yaşındayım. şaka değil bu, kırk yıllık bir ömür, koca bir yaşam ve yaşlılığın ta kendisi. kırk yaşından fazla yaşamak bence ayıp bir şeydir. bayağılığın ve ahlaksızlığın ta kendisidir. bana açıkça, onurunuz üzerine söyleyebilir misiniz kırk yaşının üzerine kimlerin çıktığını? isterseniz bunların kimler olduğunu size bir söyleyeyim: ancak aptallar ve namussuzlar yaşar kırk yıldan sonra. ben bunu, o saygın, beyaz saçlı, güzel kokular sürünmüş yaşlıların yüzüne bile söylerim! benim buna hakkım da var. çünkü ben de altmış yaşına, hatta yetmişe kadar yaşayacağım. hatta seksen yaşımı da bulacağım! durun biraz. izin verin de biraz soluk alayım.
yeraltından notlar- dostoyevski.
evet on dokuzuncu yüzyılın insanı önce iradesiz olmalıdır. böyle olmak zorundadır. becerikli, iradeli bir insansa oldukça dar kafalıdır. ben kırk yillik bir yaşamdan sonra bu karara ulaştım. artık kırk yaşındayım. şaka değil bu, kırk yıllık bir ömür, koca bir yaşam ve yaşlılığın ta kendisi. kırk yaşından fazla yaşamak bence ayıp bir şeydir. bayağılığın ve ahlaksızlığın ta kendisidir. bana açıkça, onurunuz üzerine söyleyebilir misiniz kırk yaşının üzerine kimlerin çıktığını? isterseniz bunların kimler olduğunu size bir söyleyeyim: ancak aptallar ve namussuzlar yaşar kırk yıldan sonra. ben bunu, o saygın, beyaz saçlı, güzel kokular sürünmüş yaşlıların yüzüne bile söylerim! benim buna hakkım da var. çünkü ben de altmış yaşına, hatta yetmişe kadar yaşayacağım. hatta seksen yaşımı da bulacağım! durun biraz. izin verin de biraz soluk alayım.
yeraltından notlar- dostoyevski.
-Biliyor musun Yakup, diyorum. Üzerinde yaşadığın kürenin dörtte üçü sularla kaplı ve sen hiç deniz görmemişsin... Dahası da var, yaşadığın ülkenin üç yanı deniz...
Yakup yüzüme bakıyor.
-Boş ver, diyorum. Biz gördük de ne oldu? Dörtte üçü sularla kaplı bir küre üzerinde temiz kalabildik mi? Kirlettik üstelik. Kirletiyoruz. Boş ver Yakup. Senin denizlerin sana yeter. Turna gözlü dağ pınarların var senin. Şu deniz kabuklanma tekne diye düşlerini bindirip çıktığın uzak yolculuklara ben tanığım. Senin yolculuklarını biz şu çokbilmiş hâlimizle haritalarda görsek, ürpeririz. Senin denizlerini haritalarda görsek, boğuluruz. Biz düş yoksulu olduk Yakup. Benim sevgili çocuğum.
küller ve kemikler. a.u.
Yakup yüzüme bakıyor.
-Boş ver, diyorum. Biz gördük de ne oldu? Dörtte üçü sularla kaplı bir küre üzerinde temiz kalabildik mi? Kirlettik üstelik. Kirletiyoruz. Boş ver Yakup. Senin denizlerin sana yeter. Turna gözlü dağ pınarların var senin. Şu deniz kabuklanma tekne diye düşlerini bindirip çıktığın uzak yolculuklara ben tanığım. Senin yolculuklarını biz şu çokbilmiş hâlimizle haritalarda görsek, ürpeririz. Senin denizlerini haritalarda görsek, boğuluruz. Biz düş yoksulu olduk Yakup. Benim sevgili çocuğum.
küller ve kemikler. a.u.
"korkmayı, en iyi o bilirdi. ekmeği kesen bıçak kadar keskindi korkusu ve korkarak sevdi her şeyi."
odds n' cons *** richard prettyboy
odds n' cons *** richard prettyboy
"Güç erkeğe, güzelllik kadına verilir. Ama her şeyi yenen güç, yalnız güzelliğe yenilir".
-Güç Mevsimi kitabından alıntıdır, hayatımdan bundan iyi bir kaç söz okudum sanırım.
-Güç Mevsimi kitabından alıntıdır, hayatımdan bundan iyi bir kaç söz okudum sanırım.
"şehvet, bulaşıcı olsaydı bütün vilayet karantinaya alınırdı. ondaki tutku, tüm insalığa yeterdi. ben ise, o'na körkütük aşıktım. polyanna bile, benim durumum için umutsuz aşk diyemezdi. ölüyordum..."
semtin afeti *** bülent parlakkayalar
semtin afeti *** bülent parlakkayalar
''... o kendisini ne kadar sevdiğimi hiç bilmeyecek; hem onu yakışıklı filan diye sevmiyorum, Nelly; benden daha çok bana benziyor da, onun için seviyorum. Ruhlarımız her neden yoğrulmuşsa, ikimizinki de aynı. Linton'ınki ise, ay ışığının şimşekten, buzun ateşten ayrı olduğu kadar bizimkinden ayrı.''
Uğultulu Tepeler. S.100
Çok şey istiyorum buraya yazmak.
Ruhlarımız her neden yoğrulmuşsa...
Kalabalıklar hep bunalım hikayeleri izlemeyi sever.
Mesafemi koruduğum bir rastlantısınız efendim, yolda yürürken başını bilmeden eğdiğin son bunalımını unutma.
Herhangi bir maruzatınız var mı?
Yara izim,
ilk nefesim!
Nefessizlik yalnızlıktır.
Uğultulu Tepeler. S.100
Çok şey istiyorum buraya yazmak.
Ruhlarımız her neden yoğrulmuşsa...
Kalabalıklar hep bunalım hikayeleri izlemeyi sever.
Mesafemi koruduğum bir rastlantısınız efendim, yolda yürürken başını bilmeden eğdiğin son bunalımını unutma.
Herhangi bir maruzatınız var mı?
Yara izim,
ilk nefesim!
Nefessizlik yalnızlıktır.
"Bu iki âşık ve âşıkanenin bir dakikadan beri birbirine dokunarak o halden ayrılmak istemeyen dudakları, hiç durmaksızın kalplerine sevda taşıyordu.
Bu fani güzergâhta, ebedi olmaya layık ne kadar an ve saniyeler vardır. Semada sihirli renkler, yerde bir sabah çığırı, çiçeklerden bir gerdek odası, kuşların uyumu ile alkışlanan ilk âşıkane öpücük ebedi olmaya layık değil midir?
Derin hayaller içinde kaybolup gittiği zaman insanın, kelimelerle tarif edemeyeceği, ruha karşı güneş gibi açıldığı anda biten bir gülümseme ebedi olmaya layık değil midir? Zavallı hafıza!.. günden güne yok olduğunu hissettiğimiz şu vücut denilen toprak yığınının üzerinde hiç durmadan bekaya çalışır durur."
Bu fani güzergâhta, ebedi olmaya layık ne kadar an ve saniyeler vardır. Semada sihirli renkler, yerde bir sabah çığırı, çiçeklerden bir gerdek odası, kuşların uyumu ile alkışlanan ilk âşıkane öpücük ebedi olmaya layık değil midir?
Derin hayaller içinde kaybolup gittiği zaman insanın, kelimelerle tarif edemeyeceği, ruha karşı güneş gibi açıldığı anda biten bir gülümseme ebedi olmaya layık değil midir? Zavallı hafıza!.. günden güne yok olduğunu hissettiğimiz şu vücut denilen toprak yığınının üzerinde hiç durmadan bekaya çalışır durur."
"kimse thedora kadar güzel ölemezdi. bir martı bile sessizliği, çığlığıyla yararken daha özenli davranırdı. oysa thedora'nın katili, öylece, savruk ve ilgisizce deşmişti. dedektif, bu güzelliğe bir kez daha bakıp katile daha da öfkelendi. onu bulacak ve bu çirkinliğin bedelini ödetecekti. iş, artık kişiselleşmişti."
amansız kovalama *** lessley freidrech
amansız kovalama *** lessley freidrech
güncel Önemli Başlıklar