bugün

ilginç bir fetvadır ama benim merak ettiğim konu hocayı 90'da durduran ne olmuş acaba.
neden 91. km mi haram?
Bu sözün söylendiği dönem ve coğrafya ile günümüzü kıyaslamayın. Sözün söylendiği dönemde yollar güvensizmiş. insanların can ve mal güvenliği yokmuş. Günümüzde hocalar artık güvenlik olduğundan dolayı yapmakta sakınca yoktur diyorlar. Burada 50 tane polisten geçip uçağa biniyorsun. Herşeyi abartmayın.
yani saçma bir düşünce çünkü bekârsa gidebilir. tuzla'dan büyükçekmece'ye gitse 90 km olur herhalde zaten.
şöyle ki, uzun yolda gerçekten felaket şoförler.. kısa yolda da felaketler ama uzun yolda bambaşkalar.. hakikaten gitmesinler..
gidemez zaten 20 km hızda bile gaz fren karıştırıyorlar 90 üstü olursa kaza yaparlar.
karayolları Ölçüler ve Ayarlar Kanunu'na göre kadınlara takograf taktırmak.
Ohooo o da bir şey mi?!

2650 km uzaktayım. Sıkıntı yok.

Evet
Hayatımda duyduğum en saçma düşüncelerden biri.
Yok yaw...

(bkz: kaynak kıçım)
Çok doru.
89 km gidip geliyor ne güzel.
bu bedevileri 90'da durduran neydi acaba *
Eskiden insanlar tuttugunu halledebiliyormuş ondan.şimdi daha insanlaştiğimiz için bu olaya gerek yok ama eskiden insanlar vahşiymiş.birak tek başına kocasinin yaninda bile kocayi ağaca bağlayip tollu tecevuz olaylarini izlemedik mi yeşilçamda.onlarin hepsinin doğruluk payı var.
Kırk yıl düşünsem böyle bir kısıtlama aklıma gelmez. Ne içiyorlar bunlar anlamıyorum.
internet gibi sanal bir ulaşım aracıyla dünyanın en ücra yerlerine gidilebilen bir çağda. Dikkatle sorgulanması gereken iddia..
metre kilometre hesabı daha iki yüz yıllık geçmişi var. o tarihlerde mesafeyi vakitle günle gece ile ölçüyorlardı.
deve hızı ile mi spor araba ile mi?
Adiy b. Hâtim anlatıyor:

Ben Peygamber (asm)'in şehrinde iken ona birisi gelip yokluktan yakındı, sonra bir başkası gelip yol kesme (haydutluk) olayından yakındı. Bunun üzerine Hz. Peygamber bana dönerek sordu:

- Adiy, Hîre şehrini gördün mü? (Hîre, Irak'ta, Kûfe'ye üç mil mesafede eski bir şehirdir).

- Hakkında bilgiler aldım, ama onu görmedim.

- Eğer ömrün uzun olursa, devesine binmiş bir kadın yolcunun, Allah'tan başka hiçbir kimseden korkusu olmaksızın Hîre'den kalkıp, Kâbe'yi tavaf etmek üzere yolculuk edeceğini kesin olarak göreceksin!

- Kendi kendime "Tay kabilesinin, ortalığı kasıp kavuran haydutları ne olacak." dedim...

Hadisin devamında Peygamberimiz (asm), iran hükümdarının hazinelerinin, Müslümanlar tarafından ele geçirileceğini, insanların verilen altını (zekat) kabul etmeyecek kadar zenginliğin artacağını haber vermekte, elde imkan varken insanları hayır işlemeye teşvik buyurmaktadır.

Adiy, "Ben Hîre'den yalnız başına yola çıkan bir kadının Allah'tan başka korkacağı bir şey olmaksızın gelip Kâbe'yi tavaf ettiğini ve iran hazinelerinin ele geçirildiğini gördüm, yaşayanlar diğerlerini de göreceklerdir." diyor. (Buhârî, Menakıb, 25; Hac, Kadınların haccı bölümü)

Günümüzde üç gün üç gece süren bir yolculuk yok denecek kadar azdır. Mesela, hac yolculuğu hava yoluyla gidildiğinde üç saat sürer, kara yoluyla gidildiğinde de üç günden az çeker.

Bir kadın, oturduğu yerleşim yerinden çıkıp varacağı yere üç günden önce varabiliyorsa, başta Hanefîler olmak üzere birçok müctehide (mezhebe) göre, mahremsiz olarak yola çıkmasında bir sakınca yoktur.

Daha uzun süren bir yolculuk yapacaksa, bu takdirde de yolun ve yolculuğun güvenli olup olmadığına bakılır. Güvenlik varsa, yukarıda Adiy'den nakledilen hadis bunun da caiz olduğunu açıkça ifade etmektedir.

(bkz: https://sorularlaislamiye...ina-yolculuk-yapabilir-mi)
hadislerde var...

Abdullah ibni Ömer’e dayandırılan hadis şöyle diyor: “Resulallah, ‘Bir kadın, yanında kendisine nikah düşmeyen bir mahremi bulunmaksızın üç günlük bir yolculuğa çıkamaz’ buyurdu.”

Ebu Said el-Hudri’ye dayandırılan hadise göre ise mesafe üç değil iki gün: “Yanında kocası veya mahremi olmayan kadın, iki günlük mesafeye yolculuk yapmasın!’ buyurdu.”

Ebu Hureyre’ye dayandırılan hadiste ise süre bir gün bir gece: “Allah’a ve ahiret gününe iman eden bir kadının, bir gün bir gece sürecek bir mesafeye, yanında bir mahremi olmadan gitmesi helal değildir’ buyurdu.”

Abdullah ibni Abbas’a dayandırılan hadiste ise sahabelerden birinin “Ey Allah’ın Rasulü! Ben şu ve şu askerlerle savaşa gitmek istiyorum; eşim de hacca gitmek istiyor” deyince Hz. Muhammed’in “Sen de eşinle beraber git” yanıtını verdiği belirtiliyor.
arapların hangi mesafe ölçüsünü kullandıklarına dair bir açıklama yapılmadan ve hangi çevrim tablosunundan yararlanıldığı belirtilmeden, bu çelişki vuzuha kavuşamaz.
Adam islamdaki fıkıh kuralını anlatmış. istemeyen zaten inanmaz. Bir de o dönemin şartları ile bu dönemin şartları eşit değil. Artık dünya daha güvenli, kadınlar ıssız çöllerden geçmiyor artık.
bal gibi de gider.
90 km sonra kadın baz istasyonu ile bağlantı kuramıyor mu? Kadınların çekim gücü mü düşük? "Kadına başka nasıl hakaret ederim" diye zirvalayan bir Nurettin Yıldız klasiği.

Ne 90 km'si? Kapısının önünde, evinde kadına saldırıyorlar.
Doğruca kafese kapatalım kadınları ne dersin?
31 kilometredir o.. yanlış teşhis
güncel Önemli Başlıklar